Yargıtay Kararı 22. Hukuk Dairesi 2017/17246 E. 2018/24251 K. 13.11.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 22. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2017/17246
KARAR NO : 2018/24251
KARAR TARİHİ : 13.11.2018

MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalılar vekilleri tarafından istenilmekle, temyiz taleplerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle müvekkilinin davalı kurumun asıl işveren, diğer davalı şirketin ise alt işveren olarak faaliyette bulunduğu şirkette çalışmakta iken emekli olması nedeniyle iş akdinin işveren davalılar tarafından haksız olarak feshedildiğini, yasal alacaklarının ödenmediğini ileri sürerek kıdem tazminatı ve yıllık ücretli izin alacağının hüküm altına alınmasını talep etmiştir.
Davalılar Cevabının Özeti:
Davalı … Kurumu Genel Müdürlüğün vekili cevap dilekçesinde özetle davanın mükerrer açıldığını, müvekkili kurumun davaya ilişkin işveren sıfatının bulunmadığını ve kendilerine husumet yöneltilemeyeceğini, diğer davalı ile aralarında asıl işveren-alt işveren ilişkisi bulunamadığından davanın reddini talep etmiştir
Davalı … İnş ve Tic. A.Ş. vekili davanın reddini talep etmiştir.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz:
Kararı, davalılar vekilleri temyiz etmiştir.
Gerekçe:
1- Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, hükmün Dairemizce de benimsenmiş bulunan yasal ve hukuksal gerekçeleriyle dayandığı maddi delillere ve özellikle bu delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre davalı Türkiye Kömür işletmeleri Genel Müdürlüğü vekilinin tüm temyiz itirazları ile davalı … İnş. ve Tic. A. Ş. vekilinin aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2- Taraflar arasında davacının kullandırılmayan izin sürelerine ait ücretlere hak kazanıp kazanmadığı noktasında uyuşmazlık bulunmaktadır.
4857 sayılı İş Kanununun yıllık ücretli izin hakkı ve izin sürelerini düzenleyen 53. maddesinde işçilerin kıdemine göre hak edebilecekleri asgari izin süreleri belirlenmiştir. 4857 sayılı yasanın 59 uncu maddesinde ise, iş sözleşmesinin herhangi bir nedenle sona ermesi halinde, işçiye kullandırılmayan yıllık izin sürelerine ait ücretlerin son ücret üzerinden ödeneceği hükme bağlanmıştır.
Somut olayda Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda davacının kıdemine göre 56 gün yıllık ücretli izne hak kazanacağı, sunulan belgelere göre toplamda 18 gün yıllık izin kullandığı belirtilerek bakiye 38 gün için izin ücreti hesaplanmıştır. Bilirkişi davacının 31.10.2012-03.11.2012 tarihleri arasında 4 gün, 03.11.2012-08.11.2012 tarihleri arasında 3 gün, 11.01.2013-24.01.2013 arasında 11 gün olmak üzere toplamda 18 gün izin kullandığını belirtmiştir. Ancak davalı … İnş. Ve Tic. A.Ş. vekili tarafından dosyaya sunulan izin cetvelinden davacının ayrıca 03.08.2010-25.08.2010 tarihleri arasında 14 gün, 18.10.2011-01.11.2011 tarihleri arasında 12 gün ve 02.11.2011-24 11.2011 tarihleri arasında 16 gün olmak üzere toplamda 42 gün daha izin kullandığı görülmektedir. Davalı şirket vekilince dosyaya sunulan imzalı izin cetveli davacıya gösterilerek imzanın davacıya ait olup olmadığı sorulmalı ve sonucuna göre davacının yıllık izin alacağı konusunda bir değerlendirme yapılması gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı nedenlerle BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde davalıya iadesine, 13.11.2018 gününde oybirliği ile karar verildi.