Yargıtay Kararı 22. Hukuk Dairesi 2017/17158 E. 2018/26388 K. 05.12.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 22. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2017/17158
KARAR NO : 2018/26388
KARAR TARİHİ : 05.12.2018

MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

Davacı İsteminin Özeti:
Davacı, fazla mesai, hafta tatili ve ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacağının tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalının Cevabının Özeti:
Davalı, davanın reddini talep etmiştir.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, yapılan yargılama sonucunda yazılı gerekçeyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz:
Karar, davalı tarafından temyiz edilmiştir.
Gerekçe:
Taraflar arasındaki uyuşmazlık konusu davacının fazla mesai alacağının olup olmadığı noktasındadır.
Fazla çalışma yaptığını iddia eden işçi bu iddiasını ispatla yükümlüdür. İşçinin imzasını taşıyan bordro sahteliği ispat edilinceye kadar kesin delil niteliğindedir. Bir başka anlatımla bordronun sahteliği ileri sürülüp ispatlanmadıkça, imzalı bordroda görünen fazla çalışma alacağının ödendiği varsayılır.
Fazla çalışmanın ispatı konusunda iş yeri kayıtları, özellikle işyerine giriş çıkışı gösteren belgeler, iş yeri iç yazışmaları, delil niteliğindedir. Ancak, fazla çalışmanın bu tür yazılı belgelerle ispatlanamaması durumunda tarafların dinletmiş oldukları şahit beyanları ile sonuca gidilmesi gerekir. Bunun dışında herkesçe bilinen genel bazı vakıalar da bu noktada gözönüne alınabilir. İşçinin fiilen yaptığı işin niteliği ve yoğunluğuna göre de fazla çalışma olup olmadığı araştırılmalıdır.
İmzalı ücret bordrolarında fazla çalışma ücreti ödendiği anlaşılıyorsa, işçi tarafından gerçekte daha fazla çalışma yaptığının ileri sürülmesi mümkün değildir. Ancak, işçinin fazla çalışma alacağının daha fazla olduğu yönündeki ihtirazi kaydının bulunması halinde, bordroda görünenden daha fazla çalışmanın ispatı her türlü delille söz konusu olabilir. Buna karşın, bordroların imzalı ve ihtirazi kayıtsız olması durumunda dahi, işçinin geçerli bir yazılı belge ile bordroda yazılı olandan daha fazla çalışmayı yazılı delille ispatlaması gerekir. Bordrolarda tahakkuk bulunmasına rağmen bordroların imzasız olması halinde ise, varsa ilgili dönem banka ve tüm ödeme kayıtları celp edilmeli ve ödendiği tespit edilen miktarlar yapılan hesaplamadan mahsup edilmelidir.
Fazla çalışmanın yazılı delil ya da tanıkla ispatı imkan dahilindedir. İşyerinde çalışma düzenini bilmeyen ve bilmesi mümkün olmayan tanıkların anlatımlarına değer verilemez.
Fazla çalışmanın belirlenmesinde 4857 sayılı İş Kanunu’nun 68. maddesi uyarınca ara dinlenme sürelerinin dikkate alınması gerekir.
Somut olayda; davacı çalışma saatlerinin 08:00-18:00 olduğunu, cumartesi-pazar günleri tatil olmasına rağmen cumartesi günleri tam çalıştığını, hafta içi ise sabah 08:00-akşam 21:00’e kadar çalıştığını, yine ortalama ayda 2 pazar saat 18:00’e kadar çalışmak zorunda kaldığını iddia etmiştir. Her ne kadar hükme esas alınan bilirkişi raporunda günlük çalışma sürelerine göre haftalık olarak fazla çalışmalar hesaplanmış ve dosyada bulunan giriş-çıkış kayıtlarını içeren CD içerisinde giriş kayıtları “00” olan günler 08.00-20.00 saatleri baz alınarak doldurulmuşsa da, bu girişler yönünden husumetli olmayan tanık beyanları(temyize konu karardan önce açtığı davaya ilişkin kararı 19.09.2013 tarihinde düzeltilerek onanmış olan tanık …) ve davalı işyerindeki çalışma düzenine göre 08.00-18.00 saatleri arasındaki çalışma saatleri (Dairemizden geçen emsal dosyalar -örneğin 2017/9700 Esas sayılı dosya- gibi) dikkate alınmak suretiyle haftalık bazda hesaplama yapılarak fazla çalışma alacağının hüküm altına alınması gerekirken yazılı şekilde sonuca gidilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda gösterilen sebeplerle BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 05.12.2018 tarihinde oy birliği ile karar verildi.