Yargıtay Kararı 22. Hukuk Dairesi 2017/16396 E. 2018/23580 K. 05.11.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 22. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2017/16396
KARAR NO : 2018/23580
KARAR TARİHİ : 05.11.2018

MAHKEMESİ :İş Mahkemesi

DAVA TÜRÜ : ALACAK

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalılar vekilleri tarafından istenilmekle, temyiz taleplerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

Davacı vekili, müvekkilinin iş sözleşmesinin haksız ve kötüniyetli olarak feshedildiğini belirterek kıdem ve ihbar tazminatları ile ödenmediğini iddia ettiği bir kısım işçilik alacağının davalılardan tahsilini talep etmiştir.
Davalı … vekili; davalılar arasında asıl işveren- alt işveren ilişkisinin bulunmadığını, davacı işçi ile ihaleyi üstlenen şirket arasında iş ilişkisinin bulunduğunu, bu sebeple davacı iddialarını kabul etmediklerini beyanla, davanın reddini savunmuştur.
Davalı … İnş. Nak. Gıda Bil. Yakacak Tem. Teks. Özel Eğit. San. Ltd. Şti. vekili; davacının işveren olan Milli Eğitim Müdürlüğünün talebi üzerine işten çıkarıldığını, müvekkilinin tüm işçilik alacaklarından sorumlu olmadığını savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece, yapılan yargılamaya, toplanan deliller ile bilirkişi raporlarına göre, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Kararı davalılar vekilleri temyiz etmiştir.
1- Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalı şirket vekilinin tüm, davalı Bakanlık vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Taraflar arasında davacının fazla çalışma yapıp yapmadığı konusunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Fazla çalışma yaptığını iddia eden işçi bu iddiasını ispatla yükümlüdür. İşçinin imzasını taşıyan bordro sahteliği ispat edilinceye kadar kesin delil niteliğindedir. Bir başka anlatımla bordronun sahteliği ileri sürülüp ispatlanmadıkça, imzalı bordroda görünen fazla çalışma alacağının ödendiği varsayılır.
Fazla çalışmanın ispatı konusunda işyeri kayıtları, özellikle işyerine giriş çıkışı gösteren belgeler, işyeri iç yazışmaları delil niteliğindedir. Ancak, fazla çalışmanın yazılı belgelerle ispatlanamaması durumunda tarafların, tanık beyanları ile sonuca gidilmesi gerekir. Bunun dışında herkesçe bilinen genel bazı vakıalar da bu noktada göz önüne alınabilir. İşçinin fiilen yaptığı işin niteliği ve yoğunluğuna göre de fazla çalışma olup olmadığı araştırılmalıdır.
Somut olayda, davacı fazla çalışmasına rağmen karşılığının ödenmediğini ileri sürerken, davalı şirket vekili husumet itirazında bulunarak sorumluluklarının bulunmadığını savunmuş, davalı Bakanlık vekili ise davacının fazla çalışma ücret alacağının bulunmadığını beyan etmiştir. Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda, fazla çalışma ücret alacağı hesabında, okulların kapalı olduğu Haziran – Eylül döneminin hesap dışı bırakıldığı görülmektedir. Ancak davacı tanıklarınca okulların kapalı olduğu zamanlarda davacının çalışmadığı ifade edilmiş olmakla, yaz tatillerinin yanısıra sömestr tatillerinin de fazla çalışma hesabında hariç tutulması gerekmektedir. Bu nedenle Mahkemece yapılacak iş, sömestr tatili tarih aralıklarını gerekirse İl Milli Eğitim Müdürlüğünden sorarak bu dönemlerin dışlanması suretiyle yapılacak hesaplamaya göre fazla çalışma ücret alacağı konusunda hüküm kurmaktan ibarettir.
Sonuç: Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebeplerle BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edenlerden … İnş. Nak. Gıda Bil. Yakacak Tem. Teks. Özel Eğit. San. Ltd. Şti’ye iadesine, 05.11.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.