Yargıtay Kararı 22. Hukuk Dairesi 2017/16010 E. 2018/22976 K. 23.10.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 22. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2017/16010
KARAR NO : 2018/22976
KARAR TARİHİ : 23.10.2018

MAHKEMESİ :… Mahkemesi
… …
DAVA TÜRÜ : ALACAK

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, davacının davalıya ait işyerinde ön muhasebe elemanı olarak çalıştığını, … sözleşmesinin davacı tarafından haklı sebeple feshedildiğini ileri sürerek bir kısım işçilik alacaklarının hüküm altına alınmasını talep etmiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporu doğrultusunda davanın kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz Başvurusu:
Karar, yasal süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmiştir.
Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalı vekilinin aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Taraflar arasında davalının ıslah tarihi itibariyle zamanaşımı def’inin değerlendirilmesi yönünden uyuşmazlık bulunmaktadır.
Somut uyuşmazlıkta, davacı vekili fazlaya ilişkin haklarını saklı tutmak suretiyle kısmi dava açmış olup, daha sonra ıslah harcı yatırmak suretiyle davasını ıslah ettiği, mahkemece de davacının kısmi dava açmakta haklı olduğu belirtilerek ıslah işlemi doğrultusunda karar verildiği açıktır. Davanın kısmi dava olarak açılması karşısında, davacının sonradan sunduğu talep artırım dilekçesi adı altındaki dilekçenin davanın niteliğini değiştirmeyeceği dikkate alınmalıdır. Davanın kısmi dava olduğu ve kısmi davada ıslah işlemine karşı zamanaşımı def’i ileri sürülebileceği açıktır. Dosya kapsamından davalının ıslah dilekçesine karşı yasal süresi içinde zamanaşımı def’i ileri sürdüğü anlaşılmaktadır. Davalının zamanaşımı def’i değerlendirilmeden karar verilmesi bozmayı gerektirmiştir.
3-Taraflar arasındaki bir diğer uyuşmazlık davacının ihbar tazminatına hak kazanıp kazanamadığı noktasındadır.
İhbar tazminatı … sözleşmesini fesheden tarafın karşı tarafa ödemesi gereken bir tazminat olduğu için, … sözleşmesini fesheden tarafın feshi haklı bir nedene dayansa dahi, ihbar tazminatına hak kazanması mümkün olmaz.
Somut uyuşmazlıkta davacı … sözleşmesini haklı sebeple feshettiğini ileri sürerek, kıdem ve ihbar tazminatı alacaklarının tahsilini talep etmiştir. Mahkemece … sözleşmesinin davacı tarafça ücretlerin ödenmemesi sebebiyle feshedildiği, feshin haklı bir sebebe dayandığı gerekçesiyle kıdem tazminatı ve ihbar tazminatı alacaklarının kabulüne karar verilmiştir. Dosya kapsamına göre … sözleşmesinin davacı tarafından feshedildiği açık olduğuna göre, Mahkemece ihbar tazminatı talebinin kabulüne karar verilmesi hatalıdır. Kararın bu sebeple bozulması gerekmiştir.
4-Hükmedilen alacakların brüt veya net olduğu hususunun hükümde belirtilmemesi infazda tereddüt yaratacak nitelikte olduğundan, kararın bu sebeple de bozulması gerekmiştir.
Sonuç: Temyiz olunan hükmün yukarıda açıklanan sebeplerden BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 23/10/2018 tarihinde oybirliği ile karar verildi.