Yargıtay Kararı 22. Hukuk Dairesi 2017/14631 E. 2018/20310 K. 27.09.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 22. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2017/14631
KARAR NO : 2018/20310
KARAR TARİHİ : 27.09.2018

MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalılar vekilleri tarafından istenilmekle, temyiz taleplerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

Davacı vekili, davacının asıl işveren davalı … Tıp Fakültesi Hastanesinde değişen alt işverenler nezdinde son olarak da diğer davalı şirkette hasta bakıcı olarak 1999 Eylül ayı ile 13/08/2012 tarihleri arasında çalıştığını,iş sözleşmesinin emeklilik nedeniyle sona erdiğini,son ücretinin net 930,00 TL olduğunu,fazla çalışma ve tatil çalışma ücretlerinin ödenmediğini, çalıştığı süre boyunca sadece 2012 yılında 14 gün yıllık izin kullanan davacıya bakiye izin sürelerine ilişkin ücretlerinin de ödenmediğini belirterek kıdem ve ihbar tazminatı ile birlikte bir kısım işçilik alacağının davalılardan tahsilini talep etmiştir.
Davalı … vekili, üniversitenin ihale makamı olduğunu, ayrıca müvekkili rektörlüğe bağlı hastane ile yüklenici firma arasında 4857 Sayılı Yasa anlamında asıl-alt işveren ilişkisinin bulunmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı Merdan Sağlık Bilg. İşl. Ltd. Şti. Vekili, müvekkili şirket Kamu İhale Kanunu kapsamında ihale usulü ile … Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi bünyesinde sözleşmeye tabi olarak hizmet verdiğini, davacının … Üniversitesi Tıp Fakültesine bağlı hastane işyerinde hizmet işinin ihale ile verildiği şirketlerin işçisi olarak görünmesine rağmen aslında asıl işverene ait işyerinde ve ilgili hastane yönetiminin emir ve denetimi altında çalıştığını, bu nedenle kendilerine husumet yöneltilemeyeceğini, davacının emeklilik nedeniyle iş sözleşmesini sona erdirdiğine ilişkin müvekkili şirkete herhangi bir bildirim yapmadığını,kamu kurumu olan kurum bünyesinde fazla çalışmanın bulunmadığını, asgari ücretle çalışan davacının bayram ve genel tatillerde çalışmasının da olmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece,yapılan yargılama sonucunda toplanan deliller ve bilirkişi raporuna dayanılarak, yazılı gerekçe ile davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Karar davalılar tarafından temyiz edilmiştir.

1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre,davalıların aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Taraflar arasındaki uyuşmazlık davacının yıllık izin alacağı bulunup bulunmadığı noktasındadır. Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda davacının kıdemine göre 1475 sayılı İş Yasasına göre ilk üç yıl için 36 gün sonrasında 4857 sayılı İş Yasasına göre 2 yıl için 28 gün son 7 yıl içinde 140 gün olmak üzere toplam 240 gün yıllık izne hak kazandığı, kullandığı 20 gün iznin mahsubu ile 220 gün üzerinden yıllık izin alacağının hesaplanmış ise de; davacının hizmet süresine göre hak kazandığı yıllık izin günleri toplamının 204 gün olduğu, bilirkişi tarafından hatalı olarak 240 gün olarak belirtildiği anlaşılmaktadır. Buna göre 204 günden davacının kullandığı 20 günlük iznin mahsubu ile bakiye 184 gün yıllık izin süresi üzerinden yıllık izin alacağının hesaplanması gerekli iken yazılı şekilde karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.

SONUÇ:Temyiz olanan hükmün yukarıda açıklanan sebepten BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 27/09/2018 tarihinde oybirliği ile karar verildi.