Yargıtay Kararı 22. Hukuk Dairesi 2017/14375 E. 2018/20202 K. 26.09.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 22. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2017/14375
KARAR NO : 2018/20202
KARAR TARİHİ : 26.09.2018

MAHKEMESİ :İş Mahkemesi

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

Davacı İsteminin Özeti:
Davacı, kıdem ve ihbar tazminatı ile bir kısım işçilik alacaklarının tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı, davanın reddini talep etmiştir.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, yapılan yargılama sonucunda yazılı gerekçeyle davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine karar verilmiştir.
Temyiz:
Karar, davalı tarafından temyiz edilmiştir.
Gerekçe:
1-Taraflar arasında davacının hizmet süresi hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Somut olayda; davalıya ait işyerinde taş kırma işçisi olarak çalışan davacının 27.01.2004- 20.11.2009 tarihleri arasında toplam 5 yıl 6 ay (2005 gün) çalıştığı kabul edilerek dava konusu alacaklar hesaplanarak hüküm altına alınmıştır. Ancak, dosyadaki belgelerden ve hizmet döküm cetvelinden davacının çalışmasının kesintili olduğu, genel olarak yılın tamamında çalışmasının olmadığı görülmektedir. Davacının yaptığı işin niteliği ve davacı tanığı … ile davalı tanıklarının beyanları, hizmet döküm cetveli ve diğer belgelerle birlikte değerlendirildiğinde, fiilen çalışılan günlerin Sosyal Güvenlik Kurumuna bildirilen ve hizmet döküm cetvelinde yer alan günler olduğu anlaşılmaktadır. Bu nedenle, davacı işçinin hizmet dökümü kayıtlarında geçen sürelerde davalı işverene ait işyerinde fiilen çalıştığı kabul edilmeli ve hesaplama buna göre yapılmalıdır. Mahkemece davacının hizmet döküm cetvelinde bildirilen sürelerde çalıştığının kabulü gerekirken davacının hizmet süresinin kesintisiz olduğunun kabulü hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
2-Taraflar arasında davacının unvanı ve buna bağlı olarak ödenen aylık ücretin miktarı konusunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Dava dilekçesinde işçi olduğu belirtilen davacının sonraki beyanlarında taş ustası olduğu iddia edilmiştir. Yapılan yargılamada, davacı işçi taş kırma ustası olarak değerlendirilerek ücretinin belirlendiği alacakların da buna göre hesaplandığı görülmektedir. Ancak somut uyuşmazlıkta; tüm dosya kapsamı, taraf ve tanık beyanları birlikte değerlendirildiğinde davacının taş ustası olarak çalıştığı ispatlanamamıştır. Bu nedenle, davacı taş kırma işçisi olduğu kabul edilerek ücretinin belirlenmesi, alacak kalemlerinin de buna göre değerlendirilmesi gerekmektedir.
Eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
Sonuç:
Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebeplerle BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 26.09.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.