YARGITAY KARARI
DAİRE : 22. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2017/11858
KARAR NO : 2020/5073
KARAR TARİHİ : 12.03.2020
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalılar vekilleri tarafından istenilmekle, temyiz taleplerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı vekili, davacının alt işveren işçisi olarak kapatılan Çakıllar Belediyesinde çalıştığını, Belediye kapatıldığında iş sözleşmesine haklı bir neden olmadan son verildiğini öne sürerek kıdem ve ihbar tazminatları ile yıllık ücretli izin alacağının tahsilini talep etmiştir.
Davalı vekili ve davaya dahil edilen kurumun vekilleri davanın reddine karar verilmesini istemişlerdir.
Mahkemece, yapılan yargılama sonucunda toplanan delillere göre ve bilirkişi raporu doğrultusunda yazılı gerekçe ile davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararı davalı … ve davalı … vekilleri temyiz etmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle temyiz edenlerin sıfatına göre davalı …’in tüm Akşehir Belediyesinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Dava, alacak davası olup Hukuk Muhakemeleri Kanununa göre dava usulüne uygun şekilde aleyhine dava açılan taraf hakkında yürütülüp bitirilmek zorundadır.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu ve yargılama hukukumuzda alacak davalarında zorunlu dava arkadaşlığı dışında, davaya dahili dava yolu ile davalı ithali mümkün olmadığı gibi bir kişinin bu şekilde davaya dahil edilmesi ve hakkında hüküm kurulması da mümkün değildir. Sadece husumette yanılma halinde gerçek tarafa dava dilekçesi tebliğ edilir ve taraf teşkili sağlanır.
Somut uyuşmazlıkta, dava dilekçesinde davalı olarak sadece … gösterilmiş, yargılama sırasında davacı vekili tarafından … davaya dahil edilmiştir.
Ancak davalı … ile Akşehir Belediyesi arasında zorunlu dava arkadaşlığı olmadığı gibi, husumette yanılmaya dayalı taraf teşkili de olmadığından mahkemece, aleyhine usulüne uygun olarak açılmış bir dava bulunmayan ve taraf sıfatı kazanmayan …’nın taraf kabul edilerek hakkında hüküm kurulması hatalıdır.
Mahkeme bu husus dikkate alınmadan karar verilmesi bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ:Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebeplerle BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgililere iadesine, 12.03.2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.