Yargıtay Kararı 22. Hukuk Dairesi 2016/8839 E. 2019/14915 K. 03.07.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 22. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2016/8839
KARAR NO : 2019/14915
KARAR TARİHİ : 03.07.2019

MAHKEMESİ :İş Mahkemesi

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, müvekkilinin davalı şirkette 20/01/2004-15/01/2014 tarihleri arasında kesintisiz çalıştığını, iş sözleşmesinin davalı işveren tarafından haksız olarak 15/01/2014 tarihinde feshedildiğini, müvekkilinin işe ilk girdiğinde Anlar Kauçuk Ltd. Şti.’nde çalıştığını, 13/07/2008 tarihinde bu şirketin davalı Anıllar Kauçuk şirketine devredildiğini ve müvekkilinin 15/07/2008 tarihinden itibaren devir alan şirkette çalışmaya başladığını, müvekkiline davalı işyerinde çalışmaktayken 15-16/01/2014 tarihlerinde 2 gün istirahat verildiğini, davalı işverenin ise iş sözleşmesini raporlu olduğu 15/01/2014 tarihinde feshettiğini, işten çıkış bildirgesinde fesih nedeninin istifa olarak bildirildiğini, davalı işverenin müvekkilinin iş sözleşmesini haksız ve hukuka aykırı olarak feshettiğini, müvekkilinin raporun bitmesinden sonra işbaşı yapması gereken 17/01/2014 tarihinde davalı işverene gönderdiği ihtarname ile 4857 sayılı İş Kanunu’nun 24/II-e maddeleri gereği iş sözleşmesine son verdiğini bildirse de müvekkilinin 17/01/2014 tarihinde gönderdiği fesih bildiriminin zaten geçerli bir iş sözleşmesi olmadığından hukuki sonuç ve etki doğurmayacağını, iş sözleşmesine öncesinde 15/01/2014 tarihinde davalı tarafça son verildiğini ileri sürerek kıdem ve ihbar tazminatları ile fazla mesai ve ulusal bayram genel tatil ücretlerinin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili, davacının 20/01/2004 tarihinde işe başladığını iddia ettiği Anlar Kauçuk Ltd. Şti. ile müvekkili şirket arasında işyeri devrinin söz konusu olmadığını, davacının müvekkili şirkette 15/07/2008 tarihinden itibaren çalışmaya başladığını, davacının iş sözleşmesinin 28/10/2013 tarihinde vermiş olduğu istifa dilekçesi ile sona erdiğini ancak bir hafta sonra yeniden çalışmaya devam ettiğini, ikinci dönem çalışmasının 06/11/2013-15/01/2014 tarihleri arasında olup, her iki dönem çalışmalarının da davacının istifası ile sona erdiğini, bu nedenle kıdem tazminatına hak kazanmak için gereken koşulların oluşmadığını, ayrıca davacının fazla çalışma yaptığı dönemlerde hak etmiş olduğu mesailerin kendisine ödendiğini beyan ederek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporu doğrultusunda davanın kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz:
Kararı davalı vekili yasal süresi içerisinde temyiz etmiştir.
Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2- Davacının kıdem ve ihbar tazminatlarına hak kazanıp kazanmadığı konusunda ihtilaf vardır.
Davacı 20/01/2004-13/07/2008 tarihleri arasında dava dışı Anlar … şirketinde çalışmış, iddiasına göre bu şirketin davalı Anıllar Kauçuk şirketine devri sonrasında 15/07/2008 – 28/10/2013 ile 06/11/2013-15/01/2014 tarihleri arasında davalı Anıllar Kauçuk şirketinde çalışmıştır. Davalı tanıklarından … “2004-2013 yılları arasında davacı ile birlikte çalıştım. Davacı kauçukta taşlamacı olarak çalışıyordu. Benim çalışmaya başladığımda Orhan Demir isimli şahıs vardı ve şirket Anlar kauçuktu, daha sonra Anılar kauçuk olarak biz aynı işyerinde çalışmaya devam ettik.” şeklinde beyanda bulunduğundan, Anlar şirketi ile Anıllar şirketinde geçen çalışmaların hizmet süresindeki fasılalar çıkarılmak suretiyle birleştirilmesi yerinde olmuştur.
Diğer yandan davacının kıdem ve ihbar tazminatı talepleri bakımından 28/10/2013 tarihli ve 15/01/2014 tarihli ayrılışları irdelenerek davacının kıdem ve ihbar tazminatları hakkında bir sonuca ulaşılmalıdır.
Davacının 28/10/2013 tarihindeki işten ayrılma sürecine ilişkin olarak; davalı tarafından el yazılı ve imzalı istifa dilekçesi sunulmuş, davalı Anıllar … Limited Şirketi’ne hitaben yazılan dilekçede “……28/10/2013 tarihinde kendi isteğimle ayrılmak istiyorum. Gereğinin yapılmasını arz ederim. 28/10/2013” yazmaktadır. Davacı dava dilekçesinde işverenin, diğer işçilerin yanında tüm hakları ödeyeceğine dair verdiği söze güvenerek işverenin verdiği metni yazarak tarih belirtmeksizin imzaladığını, imzalanan bu kağıtların işveren tarafından iradeleri sakatlanmak suretiyle alındığını ileri sürmüş ise de, davacı tanığı olarak bilgisine başvurulan Recep Polat “İşverenin bizi istifaya zorlaması söz konusu değildir. Davacı da ben de işi kendimiz bıraktık, ” şeklinde beyanda bulunmuştur. Buna göre davacı ile davalı arasındaki iş sözleşmesinin davacının işyerinden istifa etmesi sureti ile sona erdiği ve davacı tarafın istifa iradesinin fesada uğratıldığını ispatlayamadığı, haklı sebebe dayalı olmayan davacının fesih bildirimine göre, 28/10/2013 tarihine kadar olan dönemdeki çalışmaları için kıdem ve ihbar tazminatlarına hak kazanamayacağı anlaşılmıştır.
Davacının son dönem çalışması olan 15/01/2014 tarihindeki ayrılma sürecine bakıldığında; 28/10/2013 tarihinde sona eren çalışma dönemi davacının istifası ile sona erdiğinden, istifa yoluyla sona eren önceki dönem çalışmaları kıdem tazminatı hesabında dikkate alınmayacaktır. Buna göre 1 yıllık çalışma koşulunu gerçekleştirmesi şartıyla işçiye kıdem tazminatı ödenebileceğinden ve davacının son dönem çalışması 06/11/2013-15/01/2014 tarihleri arasında olup 1 yıl şartını sağlamadığından, 15/01/2014 tarihli ayrılış içinde kıdem tazminatına hak kazanamayacağının kabulü gerekir. İhbar tazminatı bakımından; dosyada 15/01/2014 tarihine ilişkin davacı tarafından verilen istifa dilekçesi yoktur, iş sözleşmesine haklı sebeple son verdiğini yada işçinin haksız olarak işten ayrıldığını ispat yükü işveren üzerindedir. Davalı, bu dönemin de işçinin istifası ile sona erdiğini ileri sürse de bu durumu kanıtlayamadığından son dönem kabul edilen 06/11/2013-15/01/2014 tarihleri arasındaki çalışmaları için davacının ihbar tazminatının kabulü gerekir.
Sonuç:
Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebepten BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 03/07/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.