Yargıtay Kararı 22. Hukuk Dairesi 2016/8343 E. 2019/8340 K. 11.04.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 22. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2016/8343
KARAR NO : 2019/8340
KARAR TARİHİ : 11.04.2019

MAHKEMESİ:İş Mahkemesi
DAVA TÜRÜ: ALACAK

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, davalı işveren tarafından ödeneceği belirtilen maaş alacağının ödenmemesi üzerine iş akdinin davacı tarafından haklı nedenle feshedildiğini öne sürerek kıdem tazminatı ve ücret alacağının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili, davanın reddini savunmuştur.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, toplanan delillere ve bilirkişi raporuna göre, yazılı gerekçe ile davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz:
Karar davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre ve özellikle temyiz nedenlerine göre davacının aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Taraflar arasında davacının aylık ücret miktarı konusunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
4857 Sayılı İş Kanunu’nda 32. maddenin ilk fıkrasında, genel anlamda ücret, bir kimseye bir iş karşılığında işveren veya üçüncü kişiler tarafından sağlanan ve para ile ödenen tutar olarak tanımlanmıştır.İş sözleşmesinde ücretin kararlaştırılmadığı hallerde ücretin miktarı, işçinin kişisel özellikleri, işyerindeki ya da meslekteki kıdemi, meslek unvanı, yapılan işin niteliği, iş sözleşmesinin türü, işyerinin özellikleri, emsal işçiler, o işyerinde ya da başka işyerlerinde ödenen ücretler, örf ve adetler göz önünde tutularak belirlenir.Çalışma yaşamında daha az vergi ya da sigorta primi ödenmesi amacıyla zaman zaman, iş sözleşmesi veya ücret bordrolarında gösterilen ücretlerin gerçeği yansıtmadığı görülmektedir. Bu durumda gerçek ücretin tespiti önem kazanır. İşçinin kıdemi, meslek unvanı, fiilen yaptığı iş, işyerinin özellikleri ve emsal işçilere ödenen ücretler gibi hususlar dikkate alındığında imzalı bordrolarda yer alan ücretin gerçeği yansıtmadığı şüphesi ortaya çıktığında, bu konuda tanık beyanları gözetilmeli ve işçinin meslekte geçirdiği süre, işyerinde çalıştığı tarihler, meslek unvanı ve fiilen yaptığı iş bildirilerek sendikalarla, ilgili işçi ve işveren kuruluşlarından emsal ücretin ne olabileceği araştırılmalı ve tüm deliller birlikte değerlendirilerek bir sonuca gidilmelidir. Mahkemece, Türkiye İstatistik Kurumunun resmi internet sitesindeki “kazanç bilgisi sorgulama” kısmından da faydalanılması ve emsal ücret araştırması sonucunda elde edilen verilerle birlikte, anılan Kurumun resmi internet sitesindeki bilgiler de dikkate alınarak emsal ücretin belirlenmesi mümkündür.Somut olayda, davacı net 1.300,00 TL ücret aldığını beyan etmiştir. Davalı, davacının asgari ücret ile çalıştığını savunmuştur. İş sözleşmesinde davacının asgari ücret aldığı yazılı olup ücret bordroları da imzasızdır. Davacı tanığı … davacının 1.300,00 TL ücret aldığını, diğer davacı tanığı … ise davacının 1.300,00 TL’nin üzerinde ücret aldığını belirtmişlerdir. Davalı tanıkları ise bordro ücretinin gerçek ücret olduğunu bildirmişlerdir.Mahkemece davacının bordroda yazılı ücret ile çalıştığı kabul edilerek sonuca gidilmiş ise de; ücret konusunda yapılan araştırma yeterli değildir. Mahkemece emsal ücret araştırması yapılmış ise de yetersizdir. Emsal ücret araştırması genişletilerek, işçinin meslekte geçirdiği süre, işyerinde çalıştığı tarihler, meslek unvanı, fiilen yaptığı iş bildirilerek ilgili işçi ile işveren kuruluşlarından ve ayrıca Türkiye İstatistik Kurumu Başkanlığı internet sitesinde bulunan “Kazanç Bilgisi Sorgulama” ekranından emsal ücretin ne olabileceği araştırılmalıdır.
Bu durumda Mahkemece yapılacak iş, davacının yaptığı iş, kıdemi de esas alınarak ilgili meslek odalarından ve diğer kuruluşlardan yapılacak emsal ücret araştırması ve Türkiye İstatistik Kurumu’nun resmi internet sitesindeki “Kazanç Bilgisi Sorgulama” kısmındaki bilgiler dikkate alınarak ve tüm deliller birlikte değerlendirilerek davacı işçinin aylık ücret miktarının belirlenmesidir. Diğer yandan ücretin belirlenmesi noktasında; davacının 20.04.2012 tarihinde Türkiye İş Kurumu’na yaptığı şikayet nedeniyle kurum tarafından tutulan tutanakta, davacının 2011 Eylül ayından 1.300,00 TL alacağı olduğunun işverence kabul edildiğinin yazıldığı dikkate alınarak Türkiye İş Kurumundaki tüm belgelerin temini ile davalı işverenin davacının şikayeti üzerine ücret konusunda bordrodan farklı bir kabulde bulunup bulunmadığının da araştırılması, sonucuna ve tüm dosya kapsamına göre bir karar verilmesi gerekmektedir.
3- Taraflar arasında bir diğer uyuşmazlık davacının kıdem tazminatı alacağı bulunup bulunmadığı konusundadır. Mahkemece;yapılacak ücret araştırmasının sonucuna göre, davacının iş akdini feshetmesinin haklı bir nedeni bulunup bulunmadığı yeniden değerlendirilmeli buna göre kıdem tazminatı talebi hakkında yeniden bir karar verilmelidir.Mahkemece bu hususlar gözetilmeden, eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ:Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebeplerden BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 28/03/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.