Yargıtay Kararı 22. Hukuk Dairesi 2016/4124 E. 2019/1087 K. 16.01.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 22. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2016/4124
KARAR NO : 2019/1087
KARAR TARİHİ : 16.01.2019

MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

Davacı İsteminin Özeti:
Davacı, kıdem ve ihbar tazminatı ile fazla mesai alacağının tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalının Cevabının Özeti:
Davalı, davanın reddini istemiştir.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, yapılan yargılama sonucunda yazılı gerekçeyle davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine karar verilmiştir.
Temyiz:
Karar, davacı tarafından temyiz edilmiştir.
Gerekçe:
Taraflar arasında davacı işçinin iş akdinin davalı tarafça feshinin haklı nedene dayanıp dayanmadığı noktasında uyuşmazlık vardır.
Somut olayda; davacı taraf, 15.10.2014 tarihinde daha öncesinde hiçbir ihtar ve ihbar yapılmadan iş akdine haksız olarak son verildiğini, iş akdine son verilme sebebinin ise sorumlu döküm şefi ile aralarında bir tartışma yaşanması, tartışmanın konusunun da spektro odasının kırılan camı olduğunu, tartışmanın üzerine işyerine küfrettiğinden bahisle sorumlu döküm şefinin işverene şikayette bulunduğunu, işverenin kendisine “neden ekmek yediğin yere küfrediyorsun” dediğini, kendisinin de kesinlikle küfretmediğini, kırılan bir cam nedeniyle sorumlu döküm şefi ile aralarında tartışma olduğunu, asla hakaret ve küfürleşme olmadığını işverene belirttiğini ancak işverenin sorumlu döküm şefinin anlatımlarına inandığını ve iş akdine son verdiğini iddia etmektedir. Davalı taraf davaya cevabında, davacının iş akdinin haklı nedenle feshedildiğini, yaşanmış olan tartışma sebebi ile tutulmuş olan tutanaklar, alınmış olan savunmalar sonrasında Disiplin Kurulu kararı ile davacı işçinin iş akdinin İş Kanununun 25/II-(d) bendine göre bildirimsiz ve tazminatsız olarak feshedildiğini savunmuştur.
Dosya içeriğinden, yaşanan tartışmanın tarafları davacı ile …’ın savunmalarının, davalı şirket işçilerinden …’nin yazılı beyanlarının alındığı ve daha sonra 14.10.2014 tarihli disiplin kurulu kararı ile davacının şirket malına zarar verdiği ve diğer personelin şahsı ve işyeri hakkında küfür ettiğinin şahitlerin ifadeleri ile anlaşıldığından bahisle daha önceki olumsuz davranışlarının da göz önünde bulundurulduğu belirtilerek davacının iş akdinin İş Kanununun 25/2-d bendine göre derhal feshine oybirliğiyle karar verildiği, olaya tanık olduğu belirtilen işçi …’nin davalı şirkete verdiği yazılı beyanında ise, davacının ve …’nin tartıştığını, davacının (kullandığı kelimeler belirtilerek) küfrettiğini belirttiği görülmektedir. Yargılama esnasında dinlenilen davacı tanıklarının görgüye dayalı olayı aydınlatıcı beyanda bulunmadıkları anlaşılmaktadır. Davalı taraf ise olaya tanık olduğu belirtilen …’yi dinletmediği gibi hiçbir tanığı da delil olarak göstermemiştir. Mahkemece, iş akdinin haklı nedenle feshedildiği sonucuna ulaşılarak davacının kıdem ve ihbar tazminatı taleplerinin reddine karar verilmiştir.
Her ne kadar dosyaya sunulan davalı şirket işçilerinden …’nin davalı şirkete yazılı beyanında davacının olayda sinkaflı küfür ettiği belirtilmiş ise de davalı şirket bu kişiyi tanık olarak yargılama esnasında dinletmemiş olup taraf iddia ve savunmaları ile dosya kapsamına göre, iş akdinin haklı nedenle feshedildiğine ilişkin ispat külfeti kendisinde olan davalı işverence davacının iş akdinin haklı nedenle feshedildiği ispat edilemediğinden kıdem ve ihbar tazminatı taleplerinin kabulü gerekirken reddi hatalı olup bozma sebebidir.
Sonuç:
Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebeplerle BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 16.01.2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.