Yargıtay Kararı 22. Hukuk Dairesi 2016/3972 E. 2019/369 K. 10.01.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 22. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2016/3972
KARAR NO : 2019/369
KARAR TARİHİ : 10.01.2019

MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, müvekkilinin iş akdine haklı bir neden olmadan işveren tarafından son verildiğini öne sürerek kıdem ve ihbar tazminatları ile bir kısım işçilik alacaklarının davalıdan tahsilini talep etmiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, hükme esas alınan bilirkişi raporu doğrultusunda ve yazılı gerekçe ile davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz:
Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere göre hükmü temyiz eden davalının aşağıdaki bentlerin kapsamı dışındaki temyiz itirazlarının reddine,
2-Taraflar arasında davacının fazla çalışma yapıp yapmadığı konusunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Fazla çalışma yaptığını iddia eden işçi bu iddiasını ispatla yükümlüdür. Ücret bordrolarına ilişkin kurallar burada da geçerlidir. İşçinin imzasını taşıyan bordro sahteliği ispat edilinceye kadar kesin delil niteliğindedir. Bir başka anlatımla bordronun sahteliği ileri sürülüp kanıtlanmadıkça, imzalı bordroda görünen fazla çalışma alacağının ödendiği varsayılır.
Fazla çalışmanın ispatı konusunda işyeri kayıtları, özellikle işyerine giriş çıkışı gösteren belgeler, işyeri iç yazışmaları delil niteliğindedir. Ancak, fazla çalışmanın yazılı belgelerle kanıtlanamaması durumunda tarafların, tanık beyanları ile sonuca gidilmesi gerekir. Bunun dışında herkesçe bilinen genel bazı vakıalar da bu noktada göz önüne alınabilir. İşçinin fiilen yaptığı işin niteliği ve yoğunluğuna göre de fazla çalışma olup olmadığı araştırılmalıdır.
İmzalı ücret bordrolarında fazla çalışma ücreti ödendiği anlaşılıyorsa, işçi tarafından gerçekte daha fazla çalışma yaptığının ileri sürülmesi mümkün değildir. Ancak, işçinin fazla çalışma alacağının daha fazla olduğu yönündeki ihtirazi kaydının bulunması halinde, bordroda görünenden daha fazla çalışmanın ispatı her türlü delille yapılabilir. Bordroların imzalı ve ihtirazi kayıtsız olması durumunda, işçinin bordroda belirtilenden daha fazla çalışmayı yazılı belge ile kanıtlaması gerekir.
İşçiye bordro imzalatılmadığı halde, fazla çalışma ücreti tahakkuklarını da içeren her ay değişik miktarlarda ücret ödemelerinin banka kanalıyla yapılması durumunda ise işçinin ihtirazi kayıt ileri sürmesi beklenemeyeceğinden, ödenenin üzerinde fazla çalışma yapıldığının her türlü delil ile ispatı mümkündür.
Somut uyuşmazlıkta, davacı tanık beyanlarından hareketle 08.00-20.00 saatleri arasında günde 12 saat 1.5 saat ara dinlenme ile haftanın 6 günü çalışarak haftada 18 saat fazla çalışma yapıldığı kabul edilmiştir. Ne var ki; varılan sonuç dosya içeriği ve davacı tanığının dosyası ile örtüşmemektedir. Davacı tanıklarından …’in işverene karşı aynı mahiyette davası olduğu bir başka deyişle işverenle aralarında husumet bulunduğu görülmektedir. Bu nedenle yan deliller ile desteklenmedikçe beyanının tek başına hükme esas alınması mümkün değildir. Diğer davacı tanığının davalı işyerindeki çalışması ise 1.5 yıl kadar olup bu tanık davacının 4 yılı aşkın çalışma döneminin tamamını bilebilecek görgüye sahip değildir. …’in temyiz incelemesi için Dairemize gelen 2015/16782 esas sayılı dava dosyasında, haftalık fazla çalışmanın kış aylarında 6 saat, yaz aylarında ise 12 saat olduğu kabul edilmiş, dosyada 28.09.2017 tarihinde davalının temyiz isteminin feragat nedeniyle reddine karar verilmiştir. Tüm bu hususlar birlikte değerlendirildiğinde, …’un çalışma dönemi ile sınırlı olarak haftada 18 saat fazla çalışma yapıldığının kabul edilmesinde bir isabetsizlik bulunmamakta ise de; bu tanığın çalışma süresini aşan dönem için davacının kış aylarında haftada 6, yaz aylarında haftada 12 saat fazla çalışma yaptığı kabulüne göre sonuca gidilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
3- Mahkemece hüküm altına alınan alacakların net mi yoksa brüt tutarlar mı olduğunun hüküm yerinde açıklanmaması da hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebeplerden BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 10.01.2019 gününde oybirliği ile karar verildi.