Yargıtay Kararı 22. Hukuk Dairesi 2016/3279 E. 2019/262 K. 09.01.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 22. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2016/3279
KARAR NO : 2019/262
KARAR TARİHİ : 09.01.2019

MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, müvekkilinin davalı işveren nezdinde 01.07.1997-24.06.2013 tarihleri arasında hizmetli olarak çalıştığını, 24.06.2013 tarihinde herhangi bir gerekçe gösterilmeden iş akdine davalı tarafından son verildiğini beyan ederek kıdem ve ihbar tazminatı ile bir kısım işçilik alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili, davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, toplanan delillere ve bilirkişi raporuna göre, yazılı gerekçe ile davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz:
Karar süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Fazla çalışma yaptığını ve genel tatil günlerinde çalıştığını iddia eden işçi, bu iddiasını ispatla yükümlüdür. Fazla çalışma ve genel tatil çalışmasının ispatı konusunda işyeri kayıtları, özellikle işyerine giriş çıkışı gösteren belgeler, işyeri iç yazışmaları delil niteliğindedir. Ancak, fazla çalışma ve genel tatil çalışmasının yazılı belgelerle ispatlanamaması durumunda tarafların tanık beyanları ile sonuca gidilmesi gerekir. Bunun dışında herkesçe bilinen genel bazı vakıalar da bu noktada göz önüne alınabilir. İşçinin fiilen yaptığı işin niteliği ve yoğunluğuna göre de fazla çalışma olup olmadığı araştırılmalıdır.
Mahkemece hükme esas teşkil eden bilirkişi raporunda davacının, tanık beyanlarına göre 01.07.1997-24.06.2013 tarihleri arasında haftada ondört saat fazla çalıştığı, dini bayramların bir günü dışındaki ulusal bayram ve genel tatil günlerinde çalıştığı kabulü ile hesaplama yapıldığı anlaşılmıştır.
Fazla çalışma ve genel tatil çalışmasının tanık beyanlarına göre tespit edildiği, beyanı esas alınan tanıkların davacı ile bir süre birlikte çalıştıkları, tanıkların davacı ile birlikte çalıştığı süre dikkate alındığında, davacının çalışma süresinin tamamında çalışma düzenini bilebilecek durumda olmadıkları anlaşılmaktadır. Bu halde, Mahkemece, tanıkların davacı ile hangi dönemde birlikte çalıştıkları hususu açıklığa kavuşturulduktan sonra davacının tanıklar ile birlikte çalıştığı dönem ile sınırlı olarak fazla mesai ve genel tatil çalışma iddiasını ispatladığı değerlendirilerek alacaklar hüküm altına alınmalıdır.
Bu husus gözetilmeden, davacının tüm çalışma dönemine ilişkin olarak hesaplanan fazla mesai ve genel tatil çalışma alacağının hüküm altına alınması isabetsiz olup, kararın bu sebeple bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebepten BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 09.01.2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.