Yargıtay Kararı 22. Hukuk Dairesi 2016/32603 E. 2019/2399 K. 05.02.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 22. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2016/32603
KARAR NO : 2019/2399
KARAR TARİHİ : 05.02.2019

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi taraflar vekillerince istenilmekle, temyiz taleplerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

Davacı İsteminin Özeti:
Davacı dava dilekçesinde özetle, davalı işyerinde tekstil işçisi olarak çalışan müvekkilinin İş Kanundan kaynaklanan hak ve alacakları ödenmediği için iş sözleşmesini haklı nedenlerle feshettiğini, işyerinde tatil günlerinde de çalışıldığını ve fazla çalışma yapıldığını ancak karşılığının ödenmediğini, yıllık izinlerinin tam olarak kullandırılmadığını beyanla, kıdem tazminatı ile bir kısım işçilik alacaklarının tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle, davacının işe gelmeyerek devamsızlık yaptığı için iş sözleşmesinin haklı nedenlerle feshedildiğini, işyerinde fazla çalışma yapılmadığı gibi tatil günlerinde de çalışılmadığını, davacının yıllık izinlerini kullandığını beyanla davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, yapılan yargılama sonucunda yazılı gerekçeyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz:
Karar, davacı vekili ve davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının tüm, davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Taraflar arasındaki uyuşmazlık davacının davalı işyerinde fazla çalışma yapıp yapmadığı ve fazla çalışma ücretine hak kazanıp kazanmadığı noktasında toplanmaktadır.
Fazla çalışma yaptığını iddia eden işçi bu iddiasını ispatla yükümlüdür. Ücret bordrolarına ilişkin kurallar burada da geçerlidir. İşçinin imzasını taşıyan bordro sahteliği ispat edilinceye kadar kesin delil niteliğindedir. Bir başka anlatımla bordronun sahteliği ileri sürülüp kanıtlanmadıkça, imzalı bordroda görünen fazla çalışma alacağının ödendiği varsayılır.
Fazla çalışmanın ispatı konusunda işyeri kayıtları, özellikle işyerine giriş çıkışı gösteren belgeler, işyeri iç yazışmaları delil niteliğindedir. Ancak, fazla çalışmanın yazılı belgelerle kanıtlanamaması durumunda varsa tanık beyanları ile sonuca gidilmesi gerekir. Bunun dışında herkesçe bilinen genel bazı vakıalar da bu noktada göz önüne alınabilir. İşçinin fiilen yaptığı işin niteliği ve yoğunluğuna göre de fazla çalışma olup olmadığı araştırılmalıdır.
Fazla çalışmanın yazılı delil ya da şahitle ispatı imkan dahilindedir. İşyerinde çalışma düzenini bilmeyen ve bilmesi mümkün olmayan şahitlerin anlatımlarına değer verilemez.
Yukarıda fazla çalışmanın ispatı konusunda anlatılan ilkeler, hafta tatili günlerinde yapılan çalışmaların ispatı açısından da geçerlidir.
Mahkemece davacının fazla çalışma konusundaki talebi reddedilmiş ancak hangi gerekçe ile red kararı verildiği belirtilmemiştir. Bu durum mahkeme kararlarının gerekçeli olması gerektiği hususundaki Anayasa amir hükmüne aykırı olduğu gibi verilen karar dosya içeriğine de uygun düşmemektedir. Dosya kapsamında dinlenilen taraf tanıkları işyerinde fazla çalışma yapıldığını, özellikle üretimin yoğun olduğu dönemlerde geç saatlere kadar çalışıldığını beyan etmişlerdir. İşçilik alacaklarının hesaplanması için yapılan bilirkişi incelemesi neticesinde, tanık beyanlarından hangi tarihlerde, ne sıklıkta ne kadar süreyle çalışıldığı anlaşılamadığından ve çalışma saat aralıkları belirli olmadığından hesaplama yapılamayacağı yönünde rapor düzenlenmiş ve Mahkeme, davacının bu konudaki talebini reddetmiştir. Ancak, aynı Mahkemece yargılaması yapılan ve davalı işyerinde uyuşmazlık konusu dönemde çalışıp davacı ile aynı işi yapan başka bir çalışan tarafından açılan ve Dairemizde temyiz incelemesine tabi tutulan benzer mahiyetteki 2016/8909 esas sayılı dosyada, fazla çalışma alacağı hüküm altına alınmıştır.
Davacı işyerinde aynı işi yapan ve aynı koşullarda çalışan işçiler arasında çalışma koşullarında ve ücret kabilinden diğer haklarında farklı uygulamalar yapılması Anayasa’nın 10. md.’sinde düzenlenen eşitlik ilkesine aykırılık teşkil etmektedir. Hal böyle olunca Mahkemece yapılacak iş tanıklar yeniden dinlenerek davacının haftanın kaç günü hangi saatler arasında çalıştığı hususundaki beyanları somutlaştırılarak fazla mesai alacağının belirlenip hüküm altına alınmasıdır. Aksine uygulama ile yazılı şekilde fazla çalışma alacağı talebinin reddi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebeple BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgililere iadesine, 05/02/2019 gününde oybirliği ile karar verildi.