YARGITAY KARARI
DAİRE : 22. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2016/31934
KARAR NO : 2020/3395
KARAR TARİHİ : 25.02.2020
MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, davacının 09.07.1990 tarihinden itibaren, davalı kurumun çeşitli kamp ve şefliklerinde önce geçici işçi sonrasında kadrolu işçi olarak çalışmasına devam ettiğini, fiilen arazi görevinde çalışmasına rağmen asıl görevinin belirtilmediğini, asıl görevinin bulunduğu ilin bölgesinin davalı kurumca beyan edilmediğini, Harcırah Kanunu’nun 50. maddesine göre, asıl görevli bulunduğu ilin davalı kurum genel müdürlüğünün bulunduğu Ankara olması halinde arazide çalıştığı günler için davacıya harcırah ödemesi gerektiğini, asıl görevli olduğu yerin davacının çalıştığı kamp ve şeflikler olması halinde ise davacıya gündelik tazminat ödemesi gerektiğini, davalının her iki şekilde de davacıya tam ödeme yapmadığını beyan ederek 6.500.00 TL harcırah alacağının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili, husumet itirazı ve zamanaşımı def’inde bulunarak davacının EİEİ Genel Müdürlüğünde işçi statüsünde çalışmalarına dair talepte bulunduğunu, 662 sayılı Yasa ile EİEİ işçilerinin sözleşmelerinin 31.12.2011 tarihi itibariyle DSİ’ye devredildiğini, davacının görev mahalli dışındaki tüm görevlendirmeler için Harcırah Kanunu ve toplu iş sözleşmesi hükümleri gereği harcırah gündeliği ve nakil harcırahlarının ödendiğini beyan ederek açılan davanın reddini savunmuştur.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve bilirkişi raporuna göre davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz:
Kararı davacı vekili temyiz etmiştir.
Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki tüm temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Mahkemece davacının davalı iş yerinde ambarcı olarak çalıştığı, SGK kaydından 15/07/2009 – 14/01/2010 tarihleri arasında Seyitömer Sondaj Kampı Şefliğinde TKİ Kurumu Maden Sahası …Pansiyon Tavşanlı Yolu / Kütahya adresinde kurulu iş yerinde çalıştığı, davacının bu işyerinde çalışması nedeni ile harcıraha hak kazanabilmesi için 6245 sayılı Yasanın 50. maddesine göre arazide çalışmasının zorunlu olduğu, Kütahya Valiliğine bu iş yerinin arazi olup olmadığının sorulduğu valilik tarafından merkezde böyle bir adres bulunmadığının belirtildiği bu nedenle adresin arazi olduğunun anlaşıldığı gerekçesiyle bilirkişi tarafından hesaplanan 819,00 TL harcırah alacağının kabulüne, 01/01/2010 – 31/12/2011 tarihlerini kapsayan dönem için ise Yatağan Sondaj …. Yatağan/Muğla adresi olan işyerinin arazi olup olmadığının Yatağan Kaymakamlığına sorulduğunu, tutulan tutanaktan bu adresin arazi olmadığı, yerleşim yeri ve ikamet olan 3 katlı binanın alt katı olduğu böyle olunca arazi niteliğinde olmadığı anlaşılmakla bu dönem bakımından harcırah alacağı bulunmadığı yönünde gerekçe oluşturulmuştur.
6245 sayılı Harcırah Kanunu 50. maddesinde; “ Aşağıdaki bentlerde gösterilen memur ve hizmetlilere asıl görevlerinin bulunduğu il (Bölge kuruluşuna dahil bulunanlarda bölge) sınırları içinde her türlü arazi üzerinde fiilen çalıştıkları günler için harcırah gündeliği yerine kadro derece ve görevlerinin özelliklerine göre, bütçe kanunlarında belirlenecek miktarlarda gündelik tazminat olarak ödenir. Asıl görevlerinin bulunduğu il veya bölge dışında görevlendirilmeleri halinde ise bu tazminat yerine genel hükümlere göre gündelik ödenir. (2)” düzenlemesi mevcuttur.
Yukarıda anılan maddeye göre arazi tazminatı ödenmesinin başlıca koşulu işçinin asıl görevinin bulunduğu il veya bölge sınırları içerisinde arazi üzerinde çalışmaktır. Davacı kamplarda çalıştırılmış ise de çalıştığı bölgenin kendi asıl görevinin bulunduğu il sınırları içerisinde kalıp kalmadığı araştırılmamıştır. Davacı da davasını açarken bağlı bulunduğu ili bilmediğini belirtmiştir. Dosyadaki belgelerden davacının Trabzon’da ikamet ettiği, Aşağı Karasu Havzası Kemah Sondaj Kampında işe başladığına ilişkin 09.07.1990 tarihli sözleşmenin mevcut olduğu, davacıyla birkaç kez yeniden sözleşmeler akdedildikten sonra 01.07.2006 tarihinde Çanakkale Çan Sondaj Kampı Şefliğinde sözleşme imzalandığı, buradan Seyitömer Sondaj Kampı işyerine nakil belgesinde mutemet yazılı olduğu halde nakledildiği ardından Yatağan Sondaj Kampı Şefliğine nakledildiği ve sonrasında davalı kuruma devredildiği anlaşılmıştır. Davalı kuruma devredildiği sırada ambarcı olduğunun kayıtlı olduğu görülmektedir.
Mahkemece, sözleşmede yer alan bölgenin davacının bağlı olduğu il veya bölge olup olmadığı araştırılmadan ayrıca 01/01/2010 – 31/12/2011 tarihlerini kapsayan dönem için Yatağan Sondaj Kampı şefliğinde geçen çalışma dönemi için bordro kayıt adresinin fiili çalışma adresi olup olmadığı ve fiilen arazide çalışıp çalışmadığı, aynı sicil kaydında çalışan işçiler yönünden çalışılan yerin arazi olduğuna dair kesinleşmiş emsal kararlar olup olmadığı yönünde araştırma yapılması gerekirken eksik incelemeyle karar verilmesi hatalıdır.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebepten dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 25.02.2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.