YARGITAY KARARI
DAİRE : 22. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2016/3113
KARAR NO : 2019/250
KARAR TARİHİ : 09.01.2019
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK
Davacı vekili, fazla mesai ücretinin hüküm altına alınmasını talep etmiştir.
Mahkemece,19/06/2015 tarihli nihai kararla, toplanan deliller ve bilirkişi raporuna dayanılarak davanın reddine karar verilmiştir.
Kararın, davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine, Mahkemece, 19/10/2015 tarihli ek kararla, kararın kesin olması sebebiyle davacı vekilinin temyiz isteminin reddine karar verilmiştir.
Temyiz isteminin reddine ilişkin 19/10/2015 tarihli ek karar da davacı vekilince temyiz edilmiştir.
Somut uyuşmazlıkta; davacı vekili, fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak fazla mesai alacağının tahsili talebi ile dava açmıştır. Alacağın bir kısmının dava edilmesi halinde, kesinlik sınırı dava edilen miktara göre değil, alacağın tamamına göre belirlenir. Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda davacının fazla mesai alacağının olmadığı tespitine yer verilerek hesaplama yapılmadığı dikkate alındığında, dava edilen miktara bakılarak dava değerinin kesinlik sınırı altında kaldığından bahsedilemeyeceğinden, temyiz isteminin kesinlik sebebi ile reddedilmesi isabetsizdir. Anılan sebeple, davacı vekilinin temyiz isteminin reddine dair tesis edilen 19/10/2015 tarihli ek karar, usul ve kanuna aykırı olduğundan, davacı vekilinin ek karara yönelik temyiz isteminin kabulü ile 19/10/2015 tarihli ek kararın BOZULARAK ORTADAN KALDIRILMASINA karar verildi. Dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, müvekkilinin davalıya ait işyerinde 27.04.1988 tarihinde akdedilen iş sözleşmesi ile makine dairesinde işçi olarak çalışmaya başladığını ve iş sözleşmesinin işverence haksız, dayanaksız ve tek taraflı olarak 14.04.2012 tarihinde feshedildiğini, müvekkilinin davalı kurum bünyesinde vardiya usulü ile çalıştığını ve kendisine ödenmesi gereken fazla mesai ücretlerinin ödenmediğini, vardiyalı gece çalışmaları nedeniyle zamlı hesaplanması gereken fazla mesai ücretinin mevduata uygulanan en yüksek faiz oranı uygulamak suretiyle davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili, davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, bilirkişi raporuna göre, yazılı gerekçe ile davanın reddine karar verilmiştir.
Temyiz:
Karar davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2- Bilirkişi raporunda davacının çalışma şekilleri belirlenmiş, işyeri kayıtlarına göre de banka kanalı ile fazla mesai ücretleri ödendiği belirtilerek hesaplama yapılmaksızın rapor tanzim edilmiş, Mahkemece rapor sonrası, davalı iş yerinde fazla mesai yapıldığı ancak davacıya fazla mesai karşılığı ücretin ödendiği gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir. Ancak yapılan inceleme dosya kapsamına uygun değildir. Şöyle ki, davacı fazla mesai yaptığını ispatlamak için tanık dinletmiş ve işyeri kayıtlarına dayanmıştır. Bilirkişi, dosyaya sunulan işyeri kayıtlarında bordroların imzasız olduğunu ancak fazla mesai tahakkuku bulunduğunu ve bunların banka kanalı ile ödendiğini belirtmiştir. Öncelikle davacının yaptığı iş gözönüne alınarak ve gerektiğinde tanıklar da yeniden dinlenmek suretiyle davacının çalışma saatleri belirlenmeli, çalışmalarında vardiya aşımı olup olmadığı tespit edilmeli ve ayrıca işyeri kayıtları da değerlendirilmek suretiyle fazla çalışma yapılan sürelere ilişkin ödemelerin bu süreyi kapsayıp kapsamadığı hesaplanmalı, tahakkuk gözüken bordronun imzasız olması durumunda hesaplanan miktardan, ödeme toplamı mahsup edilmeli, tahakkuk yapılan bordro imzalı ise de ilgili dönem için dışlama yapılarak hüküm kurulmalıdır. Mahkemece, ayrıntılı hesaplama içermeyen rapora itibarla hüküm kurulması hatalı olup, kararın bu sebeple bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebepten BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 09.01.2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.