Yargıtay Kararı 22. Hukuk Dairesi 2016/30662 E. 2020/3571 K. 26.02.2020 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 22. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2016/30662
KARAR NO : 2020/3571
KARAR TARİHİ : 26.02.2020

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi taraf vekillerince istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, müvekkilinin iş sözleşmesinin haklı neden olmaksızın feshedildiğini beyan ederek kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, yıllık izin ve müdürlük görevini vekaleten yürütmesi nedeniyle vekalet ücretinin davalıdan tahsilini talep etmiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili, davacının istifa ettiğini kıdem ve ihbar tazminatı hakkı olmadığını beyan ederek davanın reddini savunmuştur.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece toplanan deliler ve bilirkişi raporu doğrultusunda davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz:
Kararı taraf vekilleri temyiz etmiştir.
Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere davacının tüm, davalının aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine,
2-Taraflar arasındaki uyuşmazlık, davacı tarafın iş sözleşmesinin haklı nedenle feshedilip edilmediği konusundadır.
Davacı iş sözleşmesinin feshedilmesine rağmen kıdem ve ihbar tazminatı ödemesi yapılmadığını beyan etmiş, davalı davacının istifa ederek işten ayrıldığını savunmuştur. Bilirkişi raporunda, davacının 17.08.2004 tarihinde geçici işçi olarak işe başladığı, 26.10.2007 tarihinde 5620 sayılı Kanun kapsamında kendi tercihi ile 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nın 4/b maddesi gereğince sözleşmeli personel statüsüne geçtiği ve istifa ile iş sözleşmesini sonlandırdığı değerlendirilmiştir. Mahkeme gerekçesinde ise davacının geçici işçi statüsünde çalıştığı 02.07.2004-26.10.2007 tarihleri arasındaki dönemde iş sözleşmesinin kıdem ve ihbar tazminatı ödemesi yapılmayacak şekilde sona erdiğinin davalı tarafça ispatlanamadığı kabul edilerek kıdem ve ihbar tazminatı hüküm altına alınmıştır. Ancak varılan sonuç dosya içeriği ile örtüşmemektedir.
Somut olayda; davacının, davalı belediyeye hitaben yazdığı 01.11.2010 tarihli dilekçesinde ” Bingöl Üniversitesinde araştırma görevlisi olarak işe başlayacağımdan halen vekaleten yürüttüğüm imar ve şehircilik müdürlüğü görevimden ve belediyede çalışmakta olduğum sözleşmeli mühendis kadrosundaki memuriyetimden istifa ediyorum” şeklinde beyanda bulunduğu görülmüştür. Davacının davalı işyerinden istifa ederek ayrıldığı, davalı belediyede geçici işçi olarak çalışırken 26.10.2007 tarihinde kendi isteği ile sözleşmeli personel olarak çalışmaya devam ettiği, davalı tarafça iş sözleşmesinin sona erdirilmediği bu nedenle kıdem ve ihbar tazminatına hak kazanmadığı anlaşılmış olup, kıdem ve ihbar tazminatının reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde kabulüne karar verilmesi olup bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı nedenle BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgililere iadesine, 26.02.2020 tarihinde oybirliği ile karar verildi.