YARGITAY KARARI
DAİRE : 22. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2016/29980
KARAR NO : 2020/2749
KARAR TARİHİ : 18.02.2020
MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi taraf vekillerince istenilmekle, temyiz taleplerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, dava dilekçesinde özetle; davacının davalıya ait işyerinde 23.08.2003-04.03.2014 tarihleri arasında aşçı olarak çalıştığını, müvekkilin büyük oranda gece vardiyasında çalıştırıldığını, gündüz vardiyasında çalışma talebinin kabul görmediğini, fazla mesai, ulusal bayram ve genel tatil ücretlerinin ödenmediğini, sigorta primlerinin kuruma gerçek ücret üzerinden ödenmediğini, bu nedenlerle iş akdinin haklı olarak feshediliğini ileri sürerek kıdem tazminatı, yıllık izin ücreti, ödenmemeyen ücret alacağı, fazla mesai alacağı, ulusal bayram ve genel tatil alacaklarının tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili, cevap dilekçesinde özetle; davacının taleplerinin zamanaşımına uğradığını, davacının haftanın 6 günü 23:00-07:30 saatleri arası çalıştığını, 1,5 saat ara dinlenmesi çıkarıldığında haftalık çalışmasının 45 saati aşmadığını, ulusal bayram ve genel tatil ücretlerinin ödendiğini, yıllık izinlerini kullandığını beyanla davanın reddine karar verilmesi gerektiğini savunmuştur.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, toplanılan deliller ve bilirkişi raporuna dayanılarak davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz Başvurusu:
Karar süresi içerisinde davalı vekili tarafından temyiz edilmiş, davacı vekili tarafından ise katılma yolu ile temyiz talebinde bulunulmuştur.
Gerekçe:
Davacı Temyiz Başvurusu Yönünden;
Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulu’nun 16.06.1975 gün ve 1975/6-8 E.K. sayılı kararında, HUMK’nın 427. maddesinin ikinci fıkrasındaki temyiz sınırının iş mahkemesi kararları hakkında da uygulanması öngörülürken, kararın gerekçesinde, “İş Mahkemeleri Kanunu’nda salt ayrık (istisnai) hükümler düzenlenmiştir. İş Mahkemeleri Yasasında açıklık bulunmayan hallerde, HUMK’nın hükümlerinin uygulanması gerektiği” belirtilmiştir. Söz konusu İçtihadı Birleştirme Kararı’nın açıklanan gerekçesinin, İş Mahkemeleri kararlarının katılma yoluyla temyizi için de geçerli olduğunun kabulü yerinde olacaktır (Aynı mahiyette Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 06.10.1993 gün ve E:1993/12-404 E., 1993/553 K., sayılı kararı).
1086 sayılı Kanunun 26.09.2004 gün ve 5236 sayılı Kanunla yapılan değişiklikten önceki 433/2. fıkrası; “Karşı taraf, tebliğ gününden başlayarak on gün içinde cevap dilekçesini, hükmü veren mahkemeye veya bu mahkemeye gönderilmek üzere başka bir mahkemeye verebilir. Cevap veren, hükmü süresinde temyiz etmemiş olsa bile, cevap dilekçesinde hükme ilişkin itirazlarını bildirerek temyiz isteğinde bulunabilir.” hükmünü içermekte olup, anılan hüküm uyarınca bir taraf süresinde temyiz isteğinde bulunmamış olsa bile, karşı tarafın temyiz dilekçesinin kendisine tebliğinden itibaren 10 günlük süre içerisinde karşı temyiz isteğinde bulunması mümkündür. (Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 16.11.2016 gün ve E:2014/22-1260 E., 2016/1068 K., sayılı kararı).
Somut olayda davacı gerekçeli kararın tebliği sonrası yasal süresi içerisinde temyiz talebinde bulunmamış, davalı tarafın temyiz dilekçesinin tebliği üzerine 02.09.2016 tarihli dilekçesi ile katılma yolu ile temyiz talebinde bulunmuş ise de, az yukarıda açıklanan ilkeler çerçevesinde katılma temyiz dilekçesinin yasal 10 günlük süresinden sonra verildiği anlaşıldığından davacının temyiz talebinin REDDİNE, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine,
Davalı Temyiz Başvurusu Yönünden;
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davalının yerinde bulunmayan bütün temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine, 18.02.2020 gününde oybirliği ile karar verildi.