Yargıtay Kararı 22. Hukuk Dairesi 2016/2585 E. 2019/153 K. 08.01.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 22. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2016/2585
KARAR NO : 2019/153
KARAR TARİHİ : 08.01.2019

MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalılar vekilleri tarafından istenilmekle, temyiz taleplerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, davacının davalı Üniversiteye ait birimlerde alt işveren şirketler nezdinde temizlik işçisi olarak çalıştığını, iş akdinin haksız feshedildiğini belirterek kıdem ve ihbar tazminatı ile fazla çalışma ücreti alacağının davalılardan tahsilini talep etmiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı Üniversite vekili; husumet ve zamanaşımı itirazında bulunarak davacının çalışmalarından şirketlerin sorumlu olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
Davalı şirket vekili husumet ve zamanaşımı itirazında bulunarak davacının belirli süreli sözleşme ile çalıştığını, haklarının ödendiğini, kıdem tazminatından davalı idarenin sorumlu olduğunu belirterek davanın reddini istemiştir.
Mahkeme Kararının Özeti ve Yargılama Safahatı:
Mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporu doğrultusunda, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz Başvurusu:
Karar, davalılar vekilleri tarafından süresinde temyiz edilmiştir.
Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere göre davalıların aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki temyiz itirazlarının reddine,
2-Davacı işçinin fazla çalışma yapıp yapmadığı taraflar arasında uyuşmazlık konusudur.
Fazla çalışma yaptığını iddia eden işçi bu iddiasını ispatla yükümlüdür. İşçinin imzasını taşıyan bordro sahteliği ispat edilinceye kadar kesin delil niteliğindedir. Bir başka anlatımla bordronun sahteliği ileri sürülüp ispatlanmadıkça, imzalı bordroda görünen fazla çalışma alacağının ödendiği varsayılır.
Fazla çalışmanın ispatı konusunda iş yeri kayıtları, özellikle işyerine giriş çıkışı gösteren belgeler, iş yeri iç yazışmaları, delil niteliğindedir. Ancak, fazla çalışmanın bu tür yazılı belgelerle ispatlanamaması durumunda tarafların dinletmiş oldukları şahit beyanları ile sonuca gidilmesi gerekir. Bunun dışında herkesçe bilinen genel bazı vakıalar da bu noktada göz önüne alınabilir. İşçinin fiilen yaptığı işin niteliği ve yoğunluğuna göre de fazla çalışma olup olmadığı araştırılmalıdır.
İmzalı ücret bordrolarında fazla çalışma ücreti ödendiği anlaşılıyorsa, işçi tarafından gerçekte daha fazla çalışma yaptığının ileri sürülmesi mümkün değildir. Ancak, işçinin fazla çalışma alacağının daha fazla olduğu yönündeki ihtirazi kaydının bulunması halinde, bordroda görünenden daha fazla çalışmanın ispatı her türlü delille söz konusu olabilir. Buna karşın, bordroların imzalı ve ihtirazi kayıtsız olması durumunda dahi, işçinin geçerli bir yazılı belge ile bordroda yazılı olandan daha fazla çalışmayı yazılı delille ispatlaması gerekir. Bordrolarda tahakkuk bulunmasına rağmen bordroların imzasız olması halinde ise, varsa ilgili dönem banka ve tüm ödeme kayıtları celp edilmeli ve ödendiği tespit edilen miktarlar yapılan hesaplamadan mahsup edilmelidir.
Fazla çalışmanın yazılı delil ya da tanıkla ispatı imkan dahilindedir. İşyerinde çalışma düzenini bilmeyen ve bilmesi mümkün olmayan tanıkların anlatımlarına değer verilemez.
Fazla çalışmanın belirlenmesinde 4857 sayılı İş Kanunu’nun 68. maddesi uyarınca ara dinlenme sürelerinin dikkate alınması gerekir.
Somut olayda davacı … Eğitim Fakültesinde 20.02.2009-04.01.2012 tarihleri arasında çalıştığını sonra çalışmasını Sağlık Bilimleri Fakültesinde sürdürdüğünü ve … Eğitim Fakültesinde 07:30-17:30 saatleri arasında çalıştığını Sağlık Bilimleri Fakültesinde 07:30-16:30 arası çalıştığını iddia etmiş, hükme esas alınan bilirkişi raporunda davacının 04.01.2012 tarihinden önceki … Eğitim Fakültesindeki çalışmaları nedeniyle 07:30-17:30 saatleri arasındaki çalışmasından 1 saat ara dinlenmesi düşülmesiyle haftalık 9 saat fazla çalışma yaptığı belirlenmesine karşılık hesaplama fesih tarihine kadar yapılmıştır. Bu hesaplama davacı talebini dahi aştığından hesaplamanın 04.01.2012 tarihine kadar yapılması gerekirken 28.02.2014 tarihine kadar yapılması isabetsiz olmuştur.
Sonuç: Temyiz olunan hükmün yukarıda açıklanan sebepten BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 08.01.2019 tarihinde oy birliği ile karar verildi.