Yargıtay Kararı 22. Hukuk Dairesi 2016/2257 E. 2019/920 K. 15.01.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 22. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2016/2257
KARAR NO : 2019/920
KARAR TARİHİ : 15.01.2019

MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

Davacı vekili, müvekkili işçinin iş sözleşmesinin haklı sebep olmadan feshedildiğini, işçilik alacaklarının ödenmediğini ileri sürerek, kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, aylık ücret, yıllık izin, asgari geçim indirimi, fazla çalışma, hafta tatili ile ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacaklarının hüküm altına alınmasını talep etmiştir.
Davalı vekili, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporuna dayanılarak, yazılı gerekçeyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Taraflar arasında, kıdem ve ihbar tazminatı alacakları bakımından uyuşmazlık bulunmaktadır.
Somut olayda, Mahkemece, hükme esas alınan bilirkişi raporu doğrultusunda, Sosyal Güvenlik Kurumu kayıtlarına uygun olacak şekilde, davacının davalıya ait işyerinde aralıklı üç dönem halinde çalıştığı kabul edilmiştir.
Çalışmanın aralıklı üç dönem halinde geçtiğinin kabul edilmesine göre, fesih meselesinin her dönem için ayrı ayrı ele alınması gerekirken, Mahkemece sadece son dönem çalışmasının değerlendirmeye tabi tutulması, önceki iki dönem çalışmasının nasıl sona erdiği hususunda bir değerlendirme yapılmaması hatalı olmuştur.
Son dönem çalışması bakımından ise, davacı tanığı …’ın, feshe ilişkin yeterli detayda bilgi ve görgüsünün sorulmaması yerinde değildir. Bu tanık yeniden dinlenerek, feshe ilişkin detaylı bilgisi sorulmalı; ardından anılan tanığın … 21. İş Mahkemesi’nin 2015/592 esas ve … 40. İş Mahkemesi’nin 2016/328 esas sayılı (eski esası: … 15. İş Mahkemesi 2014/1169 esas) dava dosyalarındaki ifadeleri ile eldeki dosya için alınacak ifadesi karşılaştırılarak, varsa çelişki giderilmeye çalışılmalıdır.
3-Çözümlenmesi gereken bir diğer uyuşmazlık, davalı tarafın takas def’inin dikkate alınması noktasındadır.
Somut olayda, davalı vekili, davaya cevap dilekçesinde, işverenin davacıdan 3.000,00 TL alacaklı olduğunu beyan ederek, takas def’ini ileri sürmüştür. Mahkemece, karar gerekçesinde davalının takas def’i yerinde görülmüştür. Ancak hüküm sonucunun “6” numaralı bendinde, bahsi geçen 3.000,00 TL’nin mahsubu infaz aşamasına bırakılmıştır. Ne var ki, takasın def’i olarak ileri sürüldüğü eldeki davada, takas ve mahsup sonucu kalan tutarın hüküm altına alınması gerekeceğinden, 3.000,00 TL’nin mahsubunun infaz aşamasına bırakılması hatalıdır. Bu itibarla, öncelikle, eldeki davada birden fazla işçilik alacağının talep edildiği dikkate alınarak, davalı vekilinden, davaya konu hangi alacağa karşılık takas def’ini ileri sürdüğü hususunda açıklama istenilmeli; ardından neticeye göre yapılacak değerlendirme ile takas-mahsup işlemi uygulanmalıdır.
Yukarıda yazılı sebeplerden kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebeplerden BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 15/01/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.