Yargıtay Kararı 22. Hukuk Dairesi 2016/17509 E. 2019/4231 K. 25.02.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 22. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2016/17509
KARAR NO : 2019/4231
KARAR TARİHİ : 25.02.2019

MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalılar vekilleri tarafından istenilmekle, temyiz taleplerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, müvekkilinin iş sözleşmesinin haksız olarak feshedildiğini ileri sürerek kıdem tazminatı ile ödenmediğini iddia ettiği bir kısım işçilik alacaklarının davalılardan tahsilini talep etmiştir.
Davalılar Cevabının Özeti:
Davalı … Yüksek Öğrenim Kredi ve Yurtlar Kurumu Genel Müdürlüğü vekili; zamanaşımı def’inde bulunmuş, davalılar arasında asıl işveren-alt işveren ilişkisi bulunmadığını, ulusal bayram ve genel tatil günleri dışında fazla çalışma yapılmadığını, bu günlerdeki çalışmalarının karşılığının ise ödendiğini, yıllık izinlerin 2009 yılından sonra istenilen tarihlerde kullanıldığını, üçlü vardiya halinde çalışıldığını, sosyal ve kültürel faaliyetlerde iki personelin görevlendirildiğini ve karşılığında idari izin verildiğini, davacının iş sözleşmesini haksız olarak feshettiğini beyanla, davanın reddini savunmuştur.
Davalı… Güvenlik Koruma Eğit. Hizm. Tic. Ltd. Şti. vekili; zamanaşımı def’inde bulunmuş, işçilik alacaklarından doğan tüm sorumluluğun kamu kurum veya kuruluşlarına ait olduğunu ve davacı taleplerinin yerinde olmadığını savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
İhbar olunan Koç Güvenlik Ltd. Şti. vekili; müvekkilinin davacının talep ettiği alacaklardan sorumluluğunun bulunmadığını beyan etmiştir.
İhbar olunan diğer şirketlerce davaya cevap verilmemiştir.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve bilirkişi raporuna göre, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz:
Kararı davalılar vekilleri temyiz etmiştir.
Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalılar vekillerinin aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki tüm temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Taraflar arasında davacının fazla çalışmasının bulunup bulunmadığı uyuşmazlık konusudur.
Fazla çalışma yaptığını iddia eden işçi bu iddiasını ispatla yükümlüdür. Ücret bordrolarına ilişkin kurallar burada da geçerlidir. İşçinin imzasını taşıyan bordro sahteliği ispat edilinceye kadar kesin delil niteliğindedir. Bir başka anlatımla bordronun sahteliği ileri sürülüp kanıtlanmadıkça, imzalı bordroda görünen fazla çalışma alacağının ödendiği varsayılır.
Fazla çalışmanın ispatı konusunda işyeri kayıtları, özellikle işyerine giriş çıkışı gösteren belgeler, işyeri iç yazışmaları delil niteliğindedir. Ancak, fazla çalışmanın yazılı belgelerle kanıtlanamaması durumunda tarafların, tanık beyanları ile sonuca gidilmesi gerekir. Bunun dışında herkesçe bilinen genel bazı vakıalar da bu noktada göz önüne alınabilir. İşçinin fiilen yaptığı işin niteliği ve yoğunluğuna göre de fazla çalışma olup olmadığı araştırılmalıdır.
İmzalı ücret bordrolarında fazla çalışma ücreti ödendiği anlaşılıyorsa, işçi tarafından gerçekte daha fazla çalışma yaptığının ileri sürülmesi mümkün değildir. Ancak, işçinin fazla çalışma alacağının daha fazla olduğu yönündeki ihtirazi kaydının bulunması halinde, bordroda görünenden daha fazla çalışmanın ispatı her türlü delille yapılabilir. Bordroların imzalı ve ihtirazi kayıtsız olması durumunda, işçinin bordroda belirtilenden daha fazla çalışmayı yazılı belge ile kanıtlaması gerekir. İşçiye bordro imzalatılmadığı halde, fazla çalışma ücreti tahakkuklarını da içeren her ay değişik miktarlarda ücret ödemelerinin banka kanalıyla yapılması durumunda, ihtirazi kayıt ileri sürülmemiş olması, ödenenin üzerinde fazla çalışma yapıldığının yazılı delille ispatlanması gerektiği sonucunu doğurmaktadır.
Somut olayda; hükme esas alınan bilirkişi raporunda, tanık anlatımlarına göre, davacının çalışmasının Nisan, Mayıs ve Eylül ayları haricindeki tarihler için ortalama vardiya değişimine göre genelde 1 ay 1 kez, diğer ay 2 kez 23:00-08:00 vardiyasına denk geldiği kanaati ile 3 saat haftalık fazla çalışma yaptığı, Nisan ve Mayıs aylarında davacının çalışması toplam 3 hafta 23:00-08:00 vardiyasına denk geldiğinden, 3 saat haftalık fazla çalışma yaptığı ve bunun dışındaki haftalarda haftada ortalama 3 gün 08.00-23.00 saatleri arasında günde 15 saat çalıştığı kabul edilmiş, Eylül/2010 ve 2011 aylarında toplam 3 hafta 23.00-08.00 vardiyasında çalıştığından bahisle 3 saat haftalık; bunun dışındaki haftalarda, ortalama 1 hafta 15.00-23.00 mesaisinde çalıştığı kabul edilerek 14,5 saat haftalık ve yine, Eylül ayında ortalama 1 hafta 08.00-15.00 saatleri arasında çalıştığı kabul edilerek 13,5 saat haftalık fazla çalışma yaptığı belirlenmiştir.
Öte yandan Dairemizin incelemesinden geçen 2016/5920 esas sayılı dosyada; davacı ile aynı işyerinde aynı görev ve dönemde çalışan işçinin, haftada bir vardiya değişimi ile 3 vardiya olarak 08:00-15:00, 15:00-23:00, 23:00-08:00 saatleri arasında, özellikle Nisan -Mayıs dönemlerinde yoğunlaşan çeşitli etkinlik ve organizasyonlarda saat 22:00-23:00’e kadar, Eylül ayına isabet eden kayıt döneminde de saat 20:00’ye kadar davacının çalıştığı kabul edilmiş olup söz konusu dosya kapsamı, dosyamızdaki deliller ile birlikte değerlendirildiğinde, davacının yıllık izin süreleri hariç olmak üzere ayda 2 gün 3 saat fazla çalışma yapmak suretiyle ayda 6 saat fazla çalışma yaptığının kabulü dosya içeriğine uygun düşecektir.
SONUÇ:Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebepten dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 25.02.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.