Yargıtay Kararı 22. Hukuk Dairesi 2016/16829 E. 2019/14426 K. 27.06.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 22. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2016/16829
KARAR NO : 2019/14426
KARAR TARİHİ : 27.06.2019

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (İş)Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi taraf vekillerince istenilmekle, temyiz taleplerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, müvekkilinin davalı iş yerinde çalıştığını, müvekkilinin maaşların gecikmeli ödenmesi, son ay maaşının ödenmemesi, haketmiş olduğu fazla mesai ücreti ve yıllık izin ücretlerinin ödenmemesi gerekçesi ile iş akdinin müvekkil tarafından feshedilerek işten ayrıldığını, bu nedenle toplam 7.750,00 TL alacağın davalıdan alınarak müvekkiline verilmesini talep etmiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili, davanın reddine karar verilmesini talep ve beyan etmiştir.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporuna dayanılarak davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz:
Kararı taraf vekilleri temyiz etmiştir.
Gerekçe:
Davalı temyizi yönünden;
Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının sebep bildirilmeyen temyiz itirazlarının reddine,
Davacının temyizine gelince;
1-Mahkemece fazla mesai ile ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacakları ile ilgili takdiri indirim sebebiyle kısmen ret kararı verilmesi üzerine reddedilen alacak miktarı üzerinden hüküm tarihinde yürürlükte olan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca davalı yararına vekalet ücretine hükmedilmesi hatalıdır. Takdiri indirim sebebiyle reddedilecek miktar, davalı lehine hükmedilecek vekalet ücreti tespitinde nazara alınmamalıdır. Bu durum bozma sebebi ise de, bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, hükmün 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun geçici 3. maddesi uyarınca uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun 438/7. maddesi uyarınca aşağıda belirtilen şekilde düzeltilerek onanması uygun bulunmuştur.
2-Kıdem tazminatının zamanında ödenmemesi halinde bankalarca mevduata uygulanan en yüksek faiziyle birlikte ödenmesi gerektiği 1475 sayılı Kanunun 14/11. maddesinde öngörülmüştür. O halde faiz başlangıcı fesih tarihi olmalıdır.
Somut uyuşmazlıkta hüküm altına alınan kıdem tazminatı alacağının tamamına taleple bağlılık ilkesi uyarınca dava tarihinden faiz işletilmesi gerekirken, ıslah edilen tutara dava tarihi yerine ıslah tarihinden itibaren faize hükmedilmesi yine dava dilekçesinde talep edilen ıslah öncesi 3.000,00 TL’ ye talebi aşarak fesih tarihinden itibaren faiz işletilmesine karar verilmesi isabetsizdir. Ne var ki bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, hükmün 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun geçici 3. maddesi uyarınca uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun 438/7. maddesi uyarınca aşağıda belirtilen şekilde düzeltilerek onanması uygun bulunmuştur.
SONUÇ: Temyize konu olan kararın hüküm kısmında yer alan “ Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca 1.500,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine ” şeklindeki 7. bendin hükümden çıkartılmasına, yine 2. bendin ilk cümlesine yer alan ” 8.277, 37 TL brüt kıdem tazminatı alacağının 3.000,00 TL ‘ sinin haksız fesih tarihi olan 21/07/2014 tarihinden, 5.277,37 TL’ sinin ıslah tarihi olan 23/07/2015 tarihinden itibaren mevduata uygulacak en yüksek faiz ile birlikte ” ibaresinin hükümden çıkartılarak yerine ”8.277,37 TL brüt kıdem tazminatı alacağının dava tarihinden itibaren mevduata uygulanacak en yüksek faiz ile birlikte” rakam ve sözcüklerinin yazılmasına, kararın bu şekli ile DÜZELTİLEREK ONANMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz eden davalıya yükletilmesine, 27.06.2019 gününde oybirliği ile karar verildi.