Yargıtay Kararı 22. Hukuk Dairesi 2016/16826 E. 2019/14372 K. 27.06.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 22. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2016/16826
KARAR NO : 2019/14372
KARAR TARİHİ : 27.06.2019

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi taraflar vekillerince istenilmekle, temyiz taleplerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, iş akdinin haklı bir neden olmadan feshedildiğini, alacaklarının ödenmediğini belirterek kıdem ve ihbar tazminatı ile birtakım işçilik alacaklarının davalıdan tahsilini talep etmiştir.
Davalıların Cevaplarının Özeti:
Davalı vekili davanın reddini savunmuştur.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, toplanan delillere ve bilirkişi raporuna göre, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz:
Kararı davacı vekili gerekçeli temyiz dilekçesi sunarak, davalı vekili ise süre tutum dilekçesi ile temyiz etmiştir.
Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere ve davalı tarafın temyiz dilekçesinin gerekçesiz olmasına göre, davalının tüm, davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Hüküm altına alınan kıdem tazminatı alacağına uygulanması gereken faiz başlangıcı konusunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmaktadır.
Davacı, dava dilekçesinde, bütün alacaklara fesih tarihinden itibaren faiz talep etmiştir.
4857 sayılı İş Kanunu’nun 120. maddesi hükmü uyarınca kıdem tazminatını düzenleyen 1475 sayılı İş Kanunu’nun 14. maddesi halen yürürlüktedir.
Anılan 14. maddenin 11. fıkrası hükmüne göre kıdem tazminatının gününde ödenmemesi durumunda mevduata uygulanan en yüksek faize karar verilmelidir. Kıdem tazminatının zamanında ödenmemesi halinde bankalarca mevduata uygulanan en yüksek faiziyle birlikte ödenmesi gerektiği 1475 sayılı Kanunun 14/11. maddesinde öngörülmüştür. O halde faiz başlangıcı fesih tarihi olmalıdır. Mahkemece, kıdem tazminatına ıslah tarihinden itibaren faiz işletilmesi hatalıdır.
3-Diğer yandan, mahkemece davalı lehine 1.500,00 TL vekalet ücretine hükmedilmiş ise de Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre, davalı lehine hükmedilecek vekalet ücreti reddedilen miktarı geçemeyeceğinden ve kararda yalnızca davacının 142,91 TL ulusal bayram genel tatil ücreti talebinin reddine karar verildiğinden davalı lehine 1.500,00 TL vekalet ücretine hükmedilmesi hatalı olmuştur.
Yukarıda bahsedilen hususlar bozma sebebi ise de yeniden yargılamayı gerektirmediğinden hükmün 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun geçici 3. maddesi uyarınca uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun 438/7. maddesi uyarınca aşağıda belirtilen şekilde düzeltilerek onanması uygun bulunmuştur.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, Hüküm fıkrasının 2. bendindeki kıdem tazminatı alacağına ilişkin kısmın hükümden tamamen çıkartılarak yerine; “2- 4.399,03 TL brüt kıdem tazminatı alacağının fesih tarihinden itibaren mevduata uygulanacak en yüksek faiz ile birlikte,” rakam ve sözcüklerinin eklenmesine;
Hüküm fıkrasının 7 numaralı bendinde yer alan “1.500,00-TL” ibaresi çıkarılarak yerine; “ 142,91-TL” rakam ve sözcüklerinin yazılmasına, hükmün bu şekilde DÜZELTİLEREK ONANMASINA, aşağıda yazılı temyiz giderinin davalıya yükletilmesine, peşin alınan temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, 27.06.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.