Yargıtay Kararı 22. Hukuk Dairesi 2016/12954 E. 2019/10168 K. 09.05.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 22. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2016/12954
KARAR NO : 2019/10168
KARAR TARİHİ : 09.05.2019

MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi taraf vekillerince istenilmekle, temyiz taleplerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi Z. Yazvu Sarraf tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, müvekkilinin 29.05.2006 tarihinde Tesco Kipa Konya 1 mağazasında sipariş elemanı olarak çalışmaya başladığını, en son …Anatolium Alışveriş Merkezi içinde yer alan Mamak Kipa mağazasının tüm gıda dışı bölümlerinin departman şefi olarak çalıştığını ve iş akdinin 22.08.2014 tarihine fesih edildiğini, müvekkilinin çalıştığı süre içerisinde uygunsuz bir davranış veya farklı bir nedenle hiçbir şekilde yazılı veya sözlü bir uyarıya maruz kalmadığını, iş akdinin haksız olarak feshedildiğini ve ödenmeyen alacakları bulunduğunu öne sürerek kıdem tazminatı, fazla çalışma, hafta tatili ve ulusal bayram ve genel tatil ücret alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı Cevabı Özeti:
Davalı vekili, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, yapılan yargılama sonucunda yazılı gerekçeyle fazla çalışma ücreti alacağı talebinin kabulüne diğer taleplerin ise reddine karar verilmiştir.
Temyiz:
Karar, taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle temyiz nedenlerine göre davalının tüm davacının aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Davacı işçinin hafta tatili kullanıp kullanmadığı hususu taraflar arasında uyuşmazlık konusudur.
Hafta tatili gününde çalıştığını iddia eden işçi, norm kuramı uyarınca bu iddiasını ispatla yükümlüdür. Ücret bordrolarına ilişkin kurallar burada da geçerlidir. İşçinin imzasını taşıyan bordro sahteliği ispat edilinceye kadar kesin delil niteliğindedir. Bir başka anlatımla bordronun sahteliği ileri sürülüp kanıtlanmadıkça, imzalı bordroda yer alan hafta tatili ücreti ödemesinin yapıldığı varsayılır. Bordroda ilgili bölümünün boş olması ya da bordronun imza taşımaması halinde, işçi hafta tatilinde çalışma yaptığını her türlü delille ispat edebilir.
Hafta tatillerinde çalışıldığının ispatı konusunda işyeri kayıtları, özellikle işyerine giriş çıkışı gösteren belgeler, işyeri iç yazışmaları, yazılı delil niteliğindedir. Ancak, sözü edilen çalışmanın bu tür yazılı belgelerle kanıtlanamaması durumunda tarafların dinletmiş oldukları tanık beyanları ile sonuca gidilmesi gerekir. Bunun dışında herkesçe bilinen genel bazı vakıalar da bu noktada göz önüne alınabilir. Hafta tatili çalışmalarının yazılı delil ya da tanıkla ispatı imkân dahilindedir. İşyerinde çalışma düzenini bilmeyen ve bilmesi mümkün olmayan tanıkların anlatımlarına değer verilemez.
İmzalı ücret bordrolarında hafta tatili ücreti ödendiği anlaşılıyorsa, işçi tarafından daha fazla çalışıldığının ileri sürülmesi mümkün değildir. Ancak, işçinin hafta tatili alacağının bordroda görünenden daha fazla olduğu yönünde bir ihtirazi kaydının bulunması halinde, hafta tatili çalışmalarının ispatı her türlü delille yapılabilir. Buna karşın, bordroların imzalı ve ihtirazi kayıtsız olması durumunda dahi, işçinin bordroda yazılı olanın dışında hafta tatillerinde çalışmaların yazılı delille kanıtlaması mümkündür. Hafta tatili ücretlerinin tahakkuklarını da içeren her ay değişik miktarlarda ücret ödemelerinin banka kanalıyla yapılması durumunda, ihtirazi kayıt yoksa ödenen tutarın dışında hafta tatili çalışması yapıldığının yazılı delille ispatlanması gerekir.
Somut uyuşmazlıkta; Mahkemece, davacı tanığı …’ın bilirkişi raporundan sonra dosyaya giren talimat yolu ile alınmış beyanı dikkate alınarak davacının hafta tatili talebi reddedilmiş ise de; davacı tanıkları … ve …’ın davacının ayda 2 hafta tatili gününde çalıştığını beyan ettikleri görülmektedir.
Davacı tanıkları … ve …’ın haftanın altı günü çalışıldığını beyan ettikleri ve beyanlarının … ilindeki çalışmaya ilişkin olduğu anlaşılmak ile … ilindeki çalışma nedeniyle davacının hafta tatili çalışmasının olmadığının kabulünde bir isabetsizlik bulunmamakta ise de; davacının …ilindeki çalışmasına yönelik tanık beyanlarının çelişkili olduğu görülmekle, Mahkemece öncelikle davacı tanıkları …, … ve …’in hafta tatili konusundaki beyanları arasındaki çelişki giderilmeli sonucuna göre davacının 01.04.2011 tarihinden sonra ayda 2 hafta tatilinde çalışması olup olmadığı değerlendirilmelidir.
Mahkemece bu husus gözetilmeden eksik inceleme ile karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
3- Taraflar arasında davacının fazla çalışma yapıp yapmadığı konusunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Fazla çalışma yaptığını iddia eden işçi bu iddiasını ispatla yükümlüdür. Ücret bordrolarına ilişkin kurallar burada da geçerlidir. İşçinin imzasını taşıyan bordro sahteliği ispat edilinceye kadar kesin delil niteliğindedir. Bir başka anlatımla bordronun sahteliği ileri sürülüp kanıtlanmadıkça, imzalı bordroda görünen fazla çalışma alacağının ödendiği varsayılır.
Fazla çalışmanın ispatı konusunda işyeri kayıtları, özellikle işyerine giriş çıkışı gösteren belgeler, işyeri iç yazışmaları delil niteliğindedir. Ancak, fazla çalışmanın yazılı belgelerle kanıtlanamaması durumunda tarafların, tanık beyanları ile sonuca gidilmesi gerekir. Bunun dışında herkesçe bilinen genel bazı vakıalar da bu noktada göz önüne alınabilir. İşçinin fiilen yaptığı işin niteliği ve yoğunluğuna göre de fazla çalışma olup olmadığı araştırılmalıdır.
İmzalı ücret bordrolarında fazla çalışma ücreti ödendiği anlaşılıyorsa, işçi tarafından gerçekte daha fazla çalışma yaptığının ileri sürülmesi mümkün değildir. Ancak, işçinin fazla çalışma alacağının daha fazla olduğu yönündeki ihtirazi kaydının bulunması halinde, bordroda görünenden daha fazla çalışmanın ispatı her türlü delille yapılabilir. Bordroların imzalı ve ihtirazi kayıtsız olması durumunda, işçinin bordroda belirtilenden daha fazla çalışmayı yazılı belge ile kanıtlaması gerekir.
İşçiye bordro imzalatılmadığı halde, fazla çalışma ücreti tahakkuklarını da içeren her ay değişik miktarlarda ücret ödemelerinin banka kanalıyla yapılması durumunda ise işçinin ihtirazi kayıt ileri sürmesi beklenemeyeceğinden, ödenenin üzerinde fazla çalışma yapıldığının her türlü delil ile ispatı mümkündür.
Somut uyuşmazlıkta; Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda 01.04.2011 tarihi öncesi ispat yokluğu gerekçesiyle fazla çalışma ücret alacağı hesabı yapılmamış, hesaplama bu tarihten sonrası için yapılmıştır. Ne var ki, davacının talimat yolu ile dinlenilen bazı tanıklarının beyanı bilirkişi raporundan sonra dosyaya girmiştir. Buna göre, davacı tanığı …, işyerinde 2008-2012 yılları arasında, davacı tanığı … ise 26.5.2008-31.7.2010 tarihleri arasında çalıştığını beyan etmiş olup adı geçen tanıkların beyanından davacının haftanın altı günü günde 10 saat bir saat ara dinlenme ile birlikte haftada 9 saat fazla çalışma yaptığı sonucuna varılmaktadır.
Öte yandan, bu tanıkların davacı ile … ilinde birlikte çalıştıkları anlaşılmakta ise de, çalışmanın hangi tarihler arasında olduğu dosya kapsamından anlaşılamadığından araştırılmaya muhtaçtır.
Şu halde, açıklanan nedenler ile bu iki tanığın davacı ile birlikte çalıştıkları dönem netleştirilerek dava zamanaşımı savunması nedeniyle hesaplama başlangıç tarihi olarak dikkate alınması gereken 11.09.2009 tarihinden 01.04.2011 tarihine kadar davacının fazla çalışması olup olmadığı belirlenmeli sonucuna göre karar verilmelidir.
Mahkemece bu husus gözetilmeden eksik inceleme ile karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
Ayrıca; hükme esas alınan bilirkişi raporunda fazla çalışma ücreti alacağı takdiri indirim ile birlikte 10.940,33 TL olarak hesaplanmasına karşın hüküm yerinde hafta tatili alacağı olarak hesaplanan 8.107,76 TL miktar hüküm altına alınmıştır. Kabul şekline göre, bu hususun gerekçesinin açıklanmaması da doğru bulunmamıştır.
Sonuç:
Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebeplerden BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgililere iadesine, 09.05.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.