Yargıtay Kararı 22. Hukuk Dairesi 2016/10966 E. 2019/8337 K. 11.04.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 22. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2016/10966
KARAR NO : 2019/8337
KARAR TARİHİ : 11.04.2019

MAHKEMESİ:İş Mahkemesi
DAVA TÜRÜ: ALACAK

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, müvekkilinin iş sözleşmesinin haklı bir sebep gösterilmeksizin işverence feshedildiğini öne sürerek kıdem ve ihbar tazminatları ile bir kısım işçilik alacaklarının davalıdan tahsilini talep etmiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili; iş akdine haklı bir sebep olmaksızın işçi tarafından son verildiğini savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece yapılan yargılamaya ve toplanan delillere göre, işverence iş akdinin tazminat gerektirmeyecek şekilde son bulduğunun ispatlanamadığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz:
Kararı davalı vekili temyiz etmiştir.
Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle temyiz nedenlerine göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki tüm temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Taraflar arasında davacının kıdem ve ihbar tazminatlarına hak kazanıp kazanmadığı konusunda uyuşmazlık bulunmaktadır.Somut olayda; davacı işçi iş sözleşmesinin davalı yanca haklı nedene dayanmaksızın feshedildiğini ileri sürmüş, buna karşılık davalı vekilince davacının iş sözleşmesinin kendilerince feshedilmediği aksine davacının haklı bir neden olmadan iş akdine son verdiği savunulmuştur. Mahkemece; işverenin iş akdinin tazminat gerektirmeyecek şekilde son bulduğunu ispatlayamadığı gerekçesiyle kıdem ve ihbar tazminatları taleplerinin kabulüne karar verilmiş ise de, varılan sonuç dosya içeriği ile örtüşmemektedir.Davacı tanığı …, çalışma şartları ve ailevi nedenler ile davacının iş akdine kendisi tarafından son verildiğini beyan etmiştir. Öte yandan, bu davacı tanığının … 42. İş Mahkemesi’nin 2016/183 Esas-2016/177 Karar sayılı dava dosyasında tanık olarak dinlenilen davacı … beyanında; iş akdini kendisinin sonlandırdığını beyan etmiştir. Şu halde, iş akdini davacının sona erdirdiği sabittir. Dolayısıyla, iş akdini sona erdiren tarafın haklı bir nedeni olasa dahi ihbar tazminatına hak kazanması mümkün olmadığından ihbar tazminatı talebinin reddi gerekir.Dairemizin yerleşik hale gelen görüşüne göre; davacı, işverenin haklı bir neden olmadan iş akdine son verdiği iddiasını ispatlayamadığı gibi dava dilekçesinde iş akdinin haklı nedenle işçi tarafından sonlandırıldığı da iddia edilmediğinden işçinin feshinin haklı bir nedene dayalı olup olmadığının tartışılabilmesi de mümkün değildir. Hal böyle olunca; davacının kıdem tazminatına da hak kazanmadığının kabulü gerekmektedir.Açıklanan nedenlerle; Mahkemece, belirtilen hususlar gözetilmeksizin kıdem ve ihbar tazminatları taleplerinin reddi yerine kabulüne karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.3-Taraflar arasındaki bir diğer uyuşmazlık, işçinin kullandırılmayan izin sürelerine ait alacağı bulunup bulunmadığı noktasında toplanmaktadır. 4857 sayılı Kanun’un 59. maddesinde, iş sözleşmesinin herhangi bir nedenle sona ermesi halinde, işçiye kullandırılmayan yıllık izin sürelerine ait ücretlerin son ücret üzerinden ödeneceği hükme bağlanmıştır. Yıllık izin hakkının ücrete dönüşmesi için iş sözleşmesinin feshi şarttır. Bu noktada, sözleşmenin sona erme şeklinin ve haklı nedene dayanıp dayanmadığının önemi bulunmamaktadır.Yıllık izinlerin kullandırıldığı noktasında ispat yükü işverene aittir. İşveren yıllık izinlerin kullandırıldığını imzalı izin defteri veya eşdeğer bir belge ile kanıtlamalıdır.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 31. maddesinde, hakimin davayı aydınlatma ödevi düzenlenmiş olup, madde uyarınca, hakim uyuşmazlığın aydınlatılmasının zorunlu kıldığı durumlarda, maddi veya hukuki açıdan belirsiz yahut çelişkili gördüğü hususlar hakkında, taraflara açıklama yaptırabileceği, soru sorabileceği ve delil gösterilmesini isteyebileceği düzenlenmiştir.
Somut uyuşmazlıkta, davalıya ait işyerinde 7 yıl 10 ay 25 gün çalışması bulunan davacının kıdemine göre hak ettiği yıllık ücretli izinlerini hiç kullanmadığı kabulü ile alacak hesabı yapılmıştır. Davacının çalışma süresi boyunca hiç izin kullanmamış olması hayatın olağan akışına aykırı olduğundan, hakimin davayı aydınlatma ödevi çerçevesinde; mahkemece, davacı asilin çalışma süresi boyunca izin kullanıp kullanmadığı, kullanmış ise kaç gün yıllık izin kullandığı konusunda beyanı alınmalı bundan sonra sonucuna ve tüm dosya kapsamına göre bir karar verilmelidir.
Bu husus gözetilmeden karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.Sonuç:Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebepten dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine,11.04.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.