Yargıtay Kararı 22. Hukuk Dairesi 2015/9788 E. 2016/14141 K. 10.05.2016 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 22. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/9788
KARAR NO : 2016/14141
KARAR TARİHİ : 10.05.2016

MAHKEMESİ :İş Mahkemesi

DAVA : Davacı, kıdem, ihbar tazminatı, ücret alacağı, fazla mesai, yıllık izin, hafta tatili ile ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.
Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, davacının iş sözleşmesinin sebep gösterilmeden ve yazılı bir ihbarda bulunulmadan feshedildiğini belirterek kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, fazla çalışma ücreti, hafta tatili ücreti, yıllık ücretli izin alacağı, genel tatil ücreti ve ödenmeyen ücretlerinin tahsilini talep etmiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz:
Kararı davalı temyiz etmiştir.
Gerekçe:
1-Davacı işçinin fazla çalışma yapıp yapmadığı konusunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmaktadır.
Fazla çalışma yaptığını iddia eden işçi bu iddiasını ispatla yükümlüdür. Çalışmaların ispatı konusunda işyeri kayıtları, özellikle işyerine giriş çıkışı gösteren belgeler, işyeri iç yazışmaları delil niteliğindedir. Ancak, çalışmanın yazılı belgelerle ispatlanamaması durumunda tarafların, tanık beyanları ile sonuca gidilmesi gerekir.
Somut olayda, davacı dava dilekçesinde altı gün 08:00-17:00 arasında bir saat ara dinlenmesi ile çalıştığını iddia etmiştir. Davacının iddiası doğrultusunda çalışma süreleri hesaplandığı taktirde davacı tarafın haftada 3 saat fazla mesai yaptığını iddia ettiği anlaşılmaktadır. Öte yandan taraflar arasında 25.12.2003 tarihli hizmet sözleşmesinin III/ 1. maddesinde fazla mesai ücretinin aylık ücrete dahil olduğunun kararlaştırıldığı anlaşılmaktadır. Bu halde davacının yıllık 270 saate kadar olan fazla mesai ücreti ücrete dahil olup dairemiz ilke kararlarına göre haftalık 5.2 saat üzerinde yapılan fazla çalışmanın değerlendirilebileceği nazara alındığında davacının iddia ettiği haftalık fazla çalışma süresinin dahi 5.2 saatin altında kaldığı nazara alındığında fazla çalışma alacağının reddi yerine kabulüne karar vrilmesi hatalı olup bozma sebebidir.
2-Taraflar arasında fesih uyuşmazlık konusudur.
4857 sayılı İş Kanunu’nun 25. maddesinin II. bendinde, ahlak ve iyi niyet kurallarına uymayan haller sıralanmış ve belirtilen durumlar ile benzerlerinin varlığında işverenin haklı fesih imkanının olduğu açıklanmıştır. Yine aynı maddenin II. bendinin (e) alt bendinde, işverenin güvenini kötüye kullanmak, hırsızlık yapmak, işverenin meslek sırlarını ortaya atmak gibi doğruluk ve bağlılığa uymayan işçi davranışlarının da işverene haklı fesih imkanı verdiği ifade edilmiştir. Görüldüğü üzere yasadaki haller sınırlı sayıda olmayıp, genel olarak işçinin sadakat borcuna aykırılık oluşturan söz ve davranışları işverene fesih imkanı tanımaktadır.
Somut olayda; davacının iş sözleşmesi, işverenin bilgisi olmadan izinde, raporlu ve işten ayrılmış kişilerin yemek kartlarına para yüklemesi yapması nedeniyle işverence 4857 sayılı Kanun’un 25/II-e alt bendi uyarınca haklı nedenle feshedilmiştir. Mahkemece herhangi bir gerekçeye yer verilmeksizin kıdem ve ihbar tazminatı talepleri kabul edilmiştir. Dosyaya yansınyan belgeler, davalı tanığının beyanı, davacı tarafça yargılama aşamasında sunulan cevaba cevap dilekçesinde söz konusu eylemleri kart sahibi kişilerin onayı dahilinde yaptığını kabul etmesi, nazara alındığında davacının eylemi sabittir ve söz konusu eylemleri kart sahibi kişilerin onayını alarak kullanmasının, davacıyı işverene karşı yükümlülüklerinden kurtarmayacağı açıktır. Davacının eylemleri doğruluk ve bağlılığa uymayan işçi davranışları niteliğinde olup davalı işverence yapılan fesih haklı nedene dayanmaktadır. Bu nedenlerle kıdem ve ihbar tazminat taleplerinin reddi gerekirken kabulü hatalıdır.
Sonuç:
Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebeplerden dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 10.05.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.