Yargıtay Kararı 22. Hukuk Dairesi 2015/35666 E. 2018/19240 K. 20.09.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 22. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/35666
KARAR NO : 2018/19240
KARAR TARİHİ : 20.09.2018

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı vekili, müvekkilinin davalıya ait olan “… Elektrik” isimli iş yerinde 16.12.2010-01.03.2012 tarihleri arasında elektrik ustası olarak asgari ücretle kesintisiz olarak çalıştığını, son dört aylık ücretinin ödemediğini ileri sürerek, ücret alacağının davalıdan tahsilini istemiştir.
Davalı vekili, müvekkilinin iş yerini 16.11.2011 tarihinde açtığını, bu nedenle davacının 16.12.2010-16.11.2011 tarihleri arasında … Elektrik isimli iş yerinde çalışmasının mümkün olmadığını, davacının müvekkilinin iş yerinde sigortalı çalışmadığını savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece, toplanan kanıtlara dayanılarak, davacı ile davalı arasında işçi ve işveren ilişkisi bulunduğu hususu ile varsa bile davacının davalıdan ücret alacağı olduğu hususunun ispatlanamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı davacı vekili temyiz etmiştir.
Somut uyuşmazlıkta, Mahkemece davacı ile davalı arasında işçi ve işveren ilişkisi bulunduğu hususunun ispatlanamadığı kabul edilmiş ise de, varılan sonuç dosya içeriği ile örtüşmemektedir. Dosya içeriğine göre, davacı tanıklarından …’in, davacı ile davalıya ait işyerinde birlikte çalıştıklarını, kendisinin 2011 yılı ekim ayından 2012 yılı şubat ayına kadar çalıştığını, davacının ise daha önce çalışmaya başladığını ve kendisinden bir ya da iki hafta önce işten ayrıldığını, …’ın ise, davacı ile davalıya ait işyerinde birlikte çalıştıklarını, kendisi işe girdiğinde davacının çalışmakta olduğunu, ayrıldığında ise davacının çalışmaya devam ettiğini beyan ettikleri ve davalı tanıklarından …’in, davacının zaman zaman davalının yanında yaptığı iş karşılığı para alarak çalıştığını, …’nin de, davacının davalının yanında üç ay kadar yaptığı iş karşılığı para alarak çalıştığını beyan ettikleri görülmektedir. Böylelikle davacı ve davalı tanık beyanları birlikte değerlendirildiğinde tanık beyanlarının birbirini destekler nitelikte olduğu ve ispat yükü kendisinde olan davacı tarafın çalışma olgusunu ispatladığının kabulüyle sonuca gidilmesi gerektiği anlaşılmaktadır. Bu durumda ise, ücretin ödendiğinin ispatı işverene ait olup, davalı tarafça dava konusu ücret alacağının ödendiğine ilişkin yazılı delil niteliğinde ödeme belgesi sunulmamıştır. Belirtilen tüm bu hususlar dikkate alınarak davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebepten dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 20.09.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.