YARGITAY KARARI
DAİRE : 22. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/35505
KARAR NO : 2018/19293
KARAR TARİHİ : 20.09.2018
MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, davacının davalı işyerinde 01.06.2011 tarihinde … Şube Müdürü sıfatı ile çalışmaya başladığını, davalı işveren tarafından 21.07.2014 tarihinde iş akdine son verildiğini, ödenmeyen işçilik alacaklarının bulunduğunu öne sürerek fazla mesai, hafta tatili, ikramiye ve prim alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili, davacının şirketten alacağı bulunmadığını, davacının alacağının bulunmadığını, performans tabloları ve prime hak kazanma koşulları değerlendirildiğinde davacının prime hak kazanmadığını savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme Karannın Özeti:
Mahkemece, dinlenen tanık beyanları doğrultusunda normal mesai saatlerinin haftanın beş günü 08.30-17.30 saatleri arasında olduğu, günlük bir saat ara dinlenmenin mahsubu ile haftalık çalışmanın kırk saat olduğu, her hafta olmasa da cumartesi günleri toplantı yapıldığı, ancak her cumartesi çalışma toplantı yapıldığı kabul edildiğinde dahi davacının haftalık çalışma süresinin haftalık kırk beş saati aşmadığı, işyerinde hafta tatilinde çalışma yapıldığının davacı tarafça ispatlanamadığı, ikramiye alacağının bulunmadığı ve işyerindeki prim uygulama sistemine göre davacının prim alacağının da bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Temyiz:
Kararı davacı vekili temyiz etmiştir.
Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlan yerinde değildir.
2-Taraflar arasında davacının ödenmeyen prim alacağı bulunup bulunmadığı konusunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda; 2011/2012/2013 ve 2014 yılı prim hesaplama sistemleri ile her yıl için davalı işverence hazırlanan davacıya ait prim hesaplama tablosu karşılaştırılarak davacının prim alacağı olmadığı sonucuna ulaşılmıştır. Ne var ki, bilirkişi raporunda dikkate alınan prim hesaplama tablosu davalı işverence hazırlanmış olup tablonun gerçeğe uygunluğunun denetimi yapılmamıştır. Açıklanan nedenle, Mahkemece konusunda uzman bilirkişiler aracılığı ile işyeri kayıtları üzerinde yapılacak inceleme ile her yıl belirlenen prim hesaplama sistemine göre davacı bakımından hazırlanan prim hesaplama tablosunun doğru olup olmadığı tespit edilmeli, prim hesaplama sistemine göre davacının prim hesap tablolaları oluşturularak davacının prim alacağına hak kazanıp kazanmadığı denetime elverişli şekilde belirlendikten sonra sonucuna göre prim alacağı konusunda karar verilmelidir.
Mahkemece bu husus gözetilmeden yazılı şekilde karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
Sonuç:Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebeplerden BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, 20.09.2018 gününde oybirliği ile karar verildi.