Yargıtay Kararı 22. Hukuk Dairesi 2015/25678 E. 2015/27447 K. 07.10.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 22. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/25678
KARAR NO : 2015/27447
KARAR TARİHİ : 07.10.2015

MAHKEMESİ : Bakırköy 24. İş Mahkemesi
TARİHİ : 03/06/2015
NUMARASI : 2014/476-2015/311

DAVA : Davacı, kıdem tazminatı, fazla mesi, hafta tatili, ulusal bayram ve genel tatil ücreti ile ücret alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.
Hüküm süresi içinde taraflar avukatlarınca temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

Davacı iş sözleşmesini haklı sebeple feshettiğini ileri sürerek kıdem tazminatı ile birlikte bir kısım işçilik alacaklarının davalıdan tahsilini istemiştir.
Davalı davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Bozma ilamına uyan mahkemece bilirkişi raporu dikkate alınarak davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Karar taraflarca temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının tüm temyiz itirazları ile davacının aşağıdaki bentlerin kapsamı dışındaki diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2-Taraflar arasında uyuşmazlık, ikramiye ödetilmesi noktasında toplanmaktadır.
Mahkemenin Yargıtay dairesince verilen bozma kararına uyması sonunda, kendisi için o kararda gösterilen şekilde inceleme ve araştırma yaparak, yine o kararda belirtilen hukuki esaslar gereğince hüküm verme yükümlülüğü doğar; “usuli kazanılmış hak” olarak tanımlayacağımız bu olgu mahkemeye, hükmüne uyduğu Yargıtay bozma kararında belirtilen çerçevede işlem yapma ve hüküm kurma zorunluluğu getirmektedir.
Mahkemenin, Yargıtay’ın bozma kararına uyması ile bozma kararı lehine olan taraf yararına bir usuli kazanılmış hak doğabileceği gibi bazı konuların bozma kararı kapsamı dışında kalması yolu ile de usuli kazanılmış hak gerçekleşebilir. Yargıtay tarafından bozulan bir hükmün bozma kararının kapsamı dışında kalmış olan kısımları kesinleşir. Bozma kararına uymuş olan mahkeme kesinleşen bu kısımlar hakkında yeniden inceleme yaparak karar veremez. Bir başka anlatımla, kesinleşmiş bu kısımlar, lehine olan taraf yararına usuli kazanılmış hak oluşturur.
Yargıtay içtihatları ile kabul edilen “usuli kazanılmış hak” olgusunun, bir çok hukuk kuralında olduğu gibi yine Yargıtay içtihatları ile geliştirilmiş istisnaları bulunmaktadır.
Mahkemenin bozmaya uymasından sonra yeni bir içtihadı birleştirme kararı ya da geçmişe etkili yeni bir kanun çıkması karşısında, Yargıtay bozma ilamına uyulmakla oluşan usuli kazanılmış hak hukukça değer taşımayacaktır.
Bu sayılanların dışında ayrıca, görev konusu, hak düşürücü süre, kesin hüküm itirazı, harç ve maddi hataya dayanan bozma kararlarına uyulmasında olduğu gibi kamu düzeni ile ilgili konularda usuli kazanılmış haktan söz edilemez.
Usuli kazanılmış hakkın hukuki sonuç doğurabilmesi için, bir davada, ya taraflar ya mahkeme ya da Yargıtay tarafından açık biçimde yapılmış olan ve istisnalar arasında sayılmayan bir usul işlemi ile taraflardan biri lehine doğmuş ve kendisine uyulması zorunlu olan bir hakkın varlığından söz edilebilmesi gerekir.
Her ne kadar Dairemizce bozma kararında tazminatlara esas ücretin tespitinde ikramiye eklemesi yapılmasının hatalı olduğu belirtilmiş ise de; Dairemizin ikramiyeye ilişkin bozma kararı maddi hataya dayalı olup, maddi hataya dayalı karara uyulması durumunda usuli kazanılmış hak doğmaz. Emsal çalışanlara ilişkin dosyalarda ikramiye uygulamasının bulunduğunun kabul edildiği anlaşılmakla davalı işyerinde tanık beyanlarına göre ikramiye uygulaması bulunduğu dikkate alınarak giydirilmiş ücretin tespit edilmesi gereklidir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebeplerden BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 07.10.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.