Yargıtay Kararı 22. Hukuk Dairesi 2015/22193 E. 2015/30031 K. 03.11.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 22. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/22193
KARAR NO : 2015/30031
KARAR TARİHİ : 03.11.2015

Y A R G I T A Y İ L A M I

MAHKEMESİ : Konya 3. İş Mahkemesi
TARİHİ : 15/06/2015
NUMARASI : 2013/309-2015/378

DAVA : Davacı, kıdem, ihbar tazminatı, yıllık izin, ulusal bayram ve genel tatil, fazla mesai, harcırah alacağı, konaklama ücreti ile ücret alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.
Hüküm süresi içinde davalılar avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

Davacı İsteminin Özeti:
Davacı, iş sözleşmesinin haksız şekilde işverence feshedildiğini ileri sürerek, kıdem ve ihbar tazminatları ile ücret, izin, harcırah, konaklama ücreti, fazla çalışma ve genel tatil alacaklarını istemiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalılar, davacının iş sözleşmesinin haklı sebeple feshedildiğini, bu sebeple kıdem ve ihbar tazminatına hak kazanmadığını, diğer alacaklarının ise ödendiğini savunarak, davanın reddini istemişlerdir.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporuna dayanılarak, davacının davalılara ait işyerlerinde 26.03.2002-10.08.2009 tarihleri arasında çalıştığı, iş sözleşmesinin işverence haksız olarak feshedildiği, davacının ödenmeyen işçilik alacaklarının bilirkişi raporu ile tespit edildiği gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Kararın taraflarca temyizi üzerine Dairemizce; Anayasanın 141. maddesi uyarınca, yargı kararlarının gerekçeli olarak yazılması gerektiği gerekçesiyle kararın sair yönleri incelenmeksizin bozulmasına karar verilmiştir.
Bozmaya uyan mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporuna dayanılarak, davacının davalılara ait işyerlerinde 26.03.2002-10.08.2009 tarihleri arasında çalıştığı, iş sözleşmesinin işverence haksız olarak feshedildiği, davalılar arasında organik bağ bulunduğu ve davalıların davacının alacaklarından müştereken ve müteselsilen sorumlu oldukları gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz:
Kararı davalılar vekilleri temyiz etmiştir.
Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalıların aşağıdaki bentlerin kapsamı dışındaki tüm temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Davacı işçi tır şoförü olup, işçinin ücretinin tespiti hususunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmaktadır.
Tır şoförleri yurtiçinde veya yurtdışına sefer yapmak olmak üzere iki şekilde çalışabilirler. Ülke içinde taşımacılık işinde çalışan tır şoförlerinin ücretleri taraflar arasında temel ücret olarak kararlaştırılabileceği gibi, sabit ücrete ilave olarak sefer sayısına ya da katedilen kilometre başına ödenen prim şeklinde gerçekleşebilmektedir.
Uluslararası alanda çalışan tır şoförlerinin ücretleri genelde asgari ücret ve sefere bağlı prim esasına göre belirlenmektedir.
Sefer primi, uygulamada harcırah olarak adlandırılmakta ve gidilen ülkeye göre değişkenlik gösterebilmektedir. Sözü edilen sefer primi, yol geçiş ücretleri ve diğer masraflar için verilen, Türkiye’ye dönüşte belge karşılığı kapatılan avanstan farklı olup, tamamen işçiye ödenen ücret niteliğindedir. Yerleşik Yargıtay kararlarında da uluslararası alanda faaliyet gösteren tır şoförlerinin yasal asgari ücretle çalışmayacağı kabul edilmektedir
Somut olayda; davacı işçinin uluslar arası tır şoförü olarak garanti ücret +sefer primi karşılığı çalıştığı dosya kapsamı ile sabittir. Hükme esas alınan bilirkişi raporunda davacının ücret belirlenirken net 935,00 TL garanti ücret + son bir yılda ödenen sefer primlerinin 365’e bölünmesi ile tespit edilen günlük sefer primi tutarı esas alınmıştır. Davacı tanıklarının davacının aldığı ücrete ilişkin beyanları çelişkili olup, gerek emsal ücret araştırmasında bildirilen miktar ve gerekse garanti ücretin asgari ücretin de üzerinde belirlenmiş olması hususları birlikte değerlendirildiğinde; davacının garanti ücretinin bordroda tahakkuk ettirilen brüt 846,50 TL olduğunun kabulü dosya içeriğine daha uygun düşecektir. Sefer priminin belirlenmesinde ise bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Davacının ücreti 846,50 TL garanti ücret + sefer primi olarak kabul edilmeli ve hüküm altına alınan alacaklar bu ücret üzerinden yeniden hesaplattırılmalıdır. Eksik inceleme ile karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
3-Davacının iş sözleşmesinin kim tarafından feshedildiği ve feshin haklı olup olmadığı hususunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmaktadır.
Somut olayda; davacı işçi verilmeyen işçilik alacaklarının verilmiş gibi gösterilerek ibraname alınmak istenmesi ve bunu kabul etmemesi üzerine ekonomik kriz gerekçe gösterilerek iş sözleşmesinin 10.08.2009 tarihinde feshedildiğini iddia ederken; davalılar davacının her iki şirketten de kendi isteği ile ayrıldığını ve işe devamsızlık yaptığını savunmuşlardır. Dosyada 07-08-09 Eylül 2009 tarihlerinde davacının işe gelmediğine dair tutulan devamsızlık tutanakları ve 10.09.2009 tarihli davalı … Şti. tarafından iş sözleşmesinin devamsızlık sebebi ile feshedildiğine dair fesih bildirimi bulunmaktadır. Davacının sigortalı hizmet cetvelinin incelenmesinde, 2009 yılı ağustos ayından otuz gün çalışmasının bildirildiği ve 06.09.2009 tarihinde de çıkışının bildirildiği anlaşılmaktadır. Davacı tanıklarının tamamı davacıdan öce işten ayrılmış olup, davacının iş sözleşmesinin fesih sebebine ilişkin görgüye dayalı bilgileri bulunmamaktadır. Bozma öncesi ve bozma sonrası dinlenen tanıkların anlatımları, dosyadaki delil durumu ve davalı savunması birlikte değerlendirildiğinde; davacının iş sözleşmesinin 10.08.2009 tarihinde işverence feshedildiğini ispatlayamadığı, 06.09.2009 tarihinde işini terk ettiği ve işverence düzenlenen devamsızlık tutanaklarından sonra iş sözleşmesinin devamsızlık haklı sebebine dayanılarak feshedildiği anlaşılmakla; iş sözleşmesi haklı sebeple feshedilen işçi kıdem ve ihbar tazminatına hak kazanamayacağından, davacının kıdem ve ihbar tazminatı taleplerinin reddi yerine yazılı gerekçe ile kabulü hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
Sonuç:
Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebeplerden dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 03.11.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.