Yargıtay Kararı 22. Hukuk Dairesi 2015/21757 E. 2015/27677 K. 08.10.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 22. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/21757
KARAR NO : 2015/27677
KARAR TARİHİ : 08.10.2015

MAHKEMESİ : Muş 1. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 07/05/2015
NUMARASI : 2014/76-2015/504

DAVA : Davacı, maaş, ikramiye, tediye ve yıpranma primi alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.
Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, davacının davalıya ait işyerinde Tez Koop-İş Sendikası üyesi iken işyerinde işyeri kolunun değişmesine bağlı olarak 2010 yılında Türkiye Yol- İş Sendikasına üye olduğunu, işyerinde uygulanan toplu iş sözleşmelerinden yararlandırıldığını, ancak sanki o tarihte yeni işe girmiş gibi ücret ve parasal haklarının belirlendiğini, intibakının da yanlış yapıldığım belirterek, Türkiye Yol-İş sendikasına üye olduğu tarihte yapılan intibakın yanlış olduğununu tespiti ve kurumdan ayrıldığı tarih itibariyle bulunması gereken derece ve kademesinin belirlenmesi ile alması gereken yevmiyesinin tespitini; ayrıca ücret fark alacaklarının davalıdan tahsilini istemiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili, davacının intibaka ilişkin iddialarının hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, davacının iddia ettiği değişik sebebiyle Yol-İş Sendikası ile bağıtlanan toplu iş sözleşmesindeki ücreti aldığını, tüm haklardan yararlandığını savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporuna dayanılarak, davalı idare tarafından davacının sendika üyesi olduğu tarih itibariyle derece ve kademesinin yanlış belirlenmesi sebebiyle davacının çalıştığı hizmet süresine göre davacıya yapılan ödemelerde davacı aleyhine durum yaratıldığı ve eksik ödeme yapıldığı gerekçesi ile davanın kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz:
Kararı davalı vekili temyiz etmiştir.
Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Davacı, 2010 yılında işyerinde faaliyette bulunan Yol İş Sendikasına üye olmuş ve sendika aidatı ödemeye başlamıştır. İşyerinde imzalanan 2009-2011 dönemine ait Toplu İş Sözleşmesi 17. maddesinde işe 01.03.2005 tarihinden önce girenlere Ek/l-A, sonra girenlere ise Ek/l-B çizelgesine göre ücret ödeneceği kararlaştırılmıştır. Bu çizelgelerde işçinin yaptığı iş ve kıdemine göre yevmiyeler tespit edilmiştir.
Toplu iş sözleşmesinin kademe ilerlemesi başlıklı 98. maddesinde; “En az bir yıl iş sözleşmesi ilişkisi bulunmak, bulunduğu kademede en az bir yıl çalışmak, bulunduğu derecede ilerleyeceği kademe bulunmak, değerlendirme fişinde kişisel davranış bakımından en az yedi puan almak ve toplam altmış puan almak şartıyla her yıl Şubat ayı içerisinde işçilere bir kademe ilerlemesi yaptırılır ve izleyen Mart ayı başından itibaren uygulanır.
Bir işçinin kişisel davranış puanı, işçinin Disiplin Kuruluna girmiş veya ceza alması halinde yedi puandan aşağıya düşürülebilir.
Mazeretinden dolayı, iş sözleşmesi devam etmekle beraber, işinden ayrı kalan işçinin kademe ilerlemesi yapabilmesi için yukarıdaki şartlara ilaveten, o yıl içinde tatiller dahil, bulunduğu kademe terfii tarihinden geriye doğru toplam doksan gün çalışması gerekir.
İşe ilk defa veya tekrar alınan işçilere, bu maddedeki şartlarla kademe ilerlemesine hak kazandıkları takdirde; bir yılını doldurduğu tarihle, izleyen Mart ayının birinci günü arasındaki süre içinde, bulunduğu kademe ile ilerleyeceği kademe arasındaki ücret farkı tutarı, bir defaya mahsus olmak üzere sözü edilen Mart ayı içinde ödenir. Bu ödeme başka ödemeleri etkilemez. İşçinin kademesinde ilerleme sayılmaz.” hükmü yer almaktadır.
Derece terfi başlıklı 99. maddesinde; “işçilerin çok dereceli pozisyonlarda, alt derecelerden üst dereceye terfii edebilmeleri için;
a)Bulundukları derecede iki yıl çalışmış olmaları,
b)Kademe ilerlemesine hak kazanmaları.
c)Bir önceki yıl kademe ilerlemesi yapmış olması ve son yıla ait değerlendirme fişinde de en az yetmiş puan almış olması
d)Terfii edebileceği üst derece olması şarttır.
Derece terfii, kademe ilerlemesi yapıldıktan sonra ve kademe ilerlemesine hak kazanacağı dönemlerde yaptırılır.
Derece terfii ile işçi ancak bir üst dereceye yükselebilir.
Derece terfiine hak kazanan işçi, kademe ilerlemesi yaptırıldıktan sonra bulunacak gündeliğine, bulunduğu derece ile yükseltileceği derecenin birinci kademe gündelikleri arasındaki fark ilave edilmek suretiyle bulunacak rakam, yükseltileceği derecenin kademeleri arasında mevcutsa bu kademeye, değilse bu rakama en yakın lehte kademeye intibak ettirilir. Derece terfiine esas tarihler ve derece terfiine esas teşkil eden kademeye 103. maddeye göre tesbit edilen 1 Mart günü esas teşkil eder.” hükmü yer almaktadır.
Toplu İş Sözleşmesinin 98. ve 99. maddeleri birlikte değerlendirildiğinde işyerinde daimi olarak çalışan işçilerin kademe ve derece ilerlemeleri nesnel şartlara bağlanmıştır.
Toplu İş Sözleşmenin 17. maddesinde 01.03.2005 tarihinden önce işe giren işçilere “Ek/A” . sonra işe girenlere Ek 1/B. çizelgesinin uygulanacağı açıkça belirtilmiştir.
Davacının 01.03.2005 tarihinden önce işe girdiği ve Ek 1/A. çizelgesinden yararlanacağı tartışmasızdır. Ancak davacının daimi kadroya atanmadan önce geçici işçi olarak davalı işveren bünyesinde çalıştığı sabittir. Toplu İş Sözleşmesinin 98. ve 99. maddeleri nazara alındığında davacının geçici işçi olarak çalıştığı dönemler dikkate alınarak toplam kıdemine göre kademe ve derece ilerlemesi yaptırılamaz. Bu durumda davacının yevmiyesi Ek 1/A. çizelgesinden kendisine uyan kısmının en alt derecesine göre tespit edilerek varsa fark ücret, alacakları hesaplanarak hüküm altına alınmalıdır. Davacının geçici işçi olarak çalıştığı toplam süre dikkate alınarak derece ve kademesi tespit edilerek buna uygun Ek 1/A. çizelgesine göre talep edilen işçilik alacaklarının hüküm altına alınması hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
3- Hükme esas alınan bilirkişi raporunda, davacının işyeri şahsi sicil dosyasındaki başlangıç pozisyonunun belirtilen derece sınırlarını gösterir değerleri, toplu iş sözleşmesinin ilgili maddesindeki, bulunduğu pozisyon karşılığı derecenin ilk kademesinden başlatılacağına dair düzenlemeye göre değerlendirilirken, davacının başlangıç pozisyonunun derecesinin üst sınırı kademe olduğu kanaatine vararak toplu iş sözleşmesinin amacı dışında yorumlanması suretiyle hatalı sonuca ulaşılmıştır. Örneklemek gerekirse, toplu iş sözleşmesinde düz işçi olarak çalışanın ilk başlangıç derecesinin sınırları 1-8 olarak belirlenmiş olup bu durumdaki işçinin 1. derecenin 8. kademesi olarak başlaması gerektiğini kabul ederek yapılacak bir hesaplama hatalı olacaktır. Çünkü buradaki “8” rakamı bu pozisyondaki işçinin kıdem başlangıcı olmayıp derece üst sınırıdır. Somut olayda açıklanan şekildeki hatalı yoruma göre hazırlanan bilirkişi raporuna dayanılarak karar verilmesi bozma sebebidir.
Sonuç:
Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebeplerden dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 08.10.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.