Yargıtay Kararı 22. Hukuk Dairesi 2015/19828 E. 2015/26284 K. 01.10.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 22. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/19828
KARAR NO : 2015/26284
KARAR TARİHİ : 01.10.2015

MAHKEMESİ : İstanbul Anadolu 8. İş Mahkemesi
TARİHİ : 26/06/2013
NUMARASI : 2012/1293-2013/278

DAVA : Davacı, ücret alacağının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.
Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, müvekkilinin asıl işveren olan davalı Sağlık Bakanlığına ait işyerinde değişen alt işverenlere bağlı olarak çalıştığını, 2009 yılında yapılan ihale neticesinde asgari ücretin %40 fazlası olan aylık ücretinin, işveren tarafından Sağlık Bakanlığının 2009/32 sayılı genelgesi gerekçe gösterilerek asgari ücretin %20 fazlasına, 2011 yılında yapılan ihale neticesinde ise asgari ücretin %10 fazlasına düşürüldüğünü, ücreti ve aylık yol ücretinin eksik ödendiğini, bu durumun 4857 sayılı İş Kanunu’nun 22. maddesine aykırılık teşkil ettiğini ileri sürerek, eksik ödenen ücretlerinin tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili, ihale makamı konumunda olan müvekkili kurumun işçilik alacaklarından sorumlu tutulamayacağını savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporuna dayanılarak, davanın kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz:
Kararı davalı vekili temyiz etmiştir.
Gerekçe:
Taraflar arasındaki uyuşmazlık davacıya 2009 yılı mayıs ayından itibaren ödenen aylık ücretinin önceki seneye göre az ödenmesinin 4857 sayılı İş Kanunu’nun 22. maddesi kapsamında geçerli olup olmadığıdır.
4857 sayılı Kanun’un “Çalışma Koşullarında Değişiklik ve İş Sözleşmesinin Feshi” başlıklı 22. maddesinde iş yeri şartlarında yapılacak esaslı değişikliklerin yapılabilme şartları düzenlenmiştir.

4857 sayılı Kanun’un 22. maddesinde: “İşveren, iş sözleşmesiyle veya iş sözleşmesinin eki niteliğindeki personel yönetmeliği ve benzeri kaynaklar ya da işyeri uygulamasıyla oluşan çalışma koşullarında esaslı bir değişikliği ancak durumu işçiye yazılı olarak bildirmek suretiyle yapabilir. Bu şekle uygun olarak yapılmayan ve işçi tarafından altı işgünü içinde yazılı olarak kabul edilmeyen değişiklikler işçiyi bağlamaz. İşçi değişiklik önerisini bu süre içinde kabul etmezse, işveren değişikliğin geçerli bir nedene dayandığını veya fesih için başka bir geçerli nedenin bulunduğunu yazılı olarak açıklamak ve bildirim süresine uymak suretiyle iş sözleşmesini feshedebilir. İşçi bu durumda 17. ila 21. madde hükümlerine göre dava açabilir. Taraflar aralarında anlaşarak çalışma koşullarını her zaman değiştirebilir. Çalışma şartlarında değişiklik geçmişe etkili olarak yürürlüğe konulamaz.” hükmünü içermektedir.
Madde metninde de açıkça işyeri uygulamasıyla oluşan çalışma koşullarında esaslı bir değişikliği ancak durumu işçiye yazılı olarak bildirmek suretiyle yapabilir. Bu şekle uygun olarak yapılmayan ve işçi tarafından altı işgünü içinde yazılı olarak kabul edilmeyen değişiklikler işçiyi bağlamayacaktır.
4857 sayılı Kanun’un 22. maddesinin birinci fıkrasının asıl konuluş amacı işverenin tek taraflı değişiklik işlemlerine karşı işçiyi korumak; işçinin isteği dışında işini, iş yerini ve diğer çalışma şartlarını değiştirecek işveren davranışlarına engel olmaktır.
Somut olayda, Sağlık Bakanlığına bağlı Süreyya Paşa Göğüs Hastalıkları Eğitim ve Araştırma Hastanesi tarafından yeni dönem ihaleye ilişkin teknik ve idari şartnamede ödenecek ücretin Sağlık Bakanlığının genelgesine uygun olarak belirlendiği ve ihaleyi alan şirketin de işçi ile buna uygun iş sözleşmesi imzaladığı, davacının imzaladığı 04.05.2009 tarihli iş sözleşmesinde davacının brüt ücretinin yazılı olduğu, buna göre davacının aylık ücretine ilişkin bu değişikliği yazılı olarak kabul ettiği anlaşılmaktadır. Davacı, sözleşmenin iradesi sakatlanarak imzalatıldığına ilişkin delil ibraz etmemiştir. Saptanan bu durum karşısında ve yukarıda açıklanan maddi ve hukuki olgular göz önünde tutulduğunda, davanın reddi gerekirken kabulüne karar verilmesi isabetsizdir.
Sonuç:
Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebepten BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 01.10.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.