Yargıtay Kararı 22. Hukuk Dairesi 2014/9563 E. 2014/8938 K. 21.04.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 22. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/9563
KARAR NO : 2014/8938
KARAR TARİHİ : 21.04.2014

MAHKEMESİ : Ankara 17. İş Mahkemesi
TARİHİ : 21/01/2014
NUMARASI : 2013/166-2014/7

Y A R G I T A Y K A R A R I

Davacı vekili, müvekkilinin iş sözleşmesinin feshinin haklı veya geçerli sebebe dayanmadığını ileri sürerek feshin geçersizliğinin tespiti ile işe iadesine karar verilmesini istemiştir.
Davalı vekili, davacının iş sözleşmesinin, şirketin başka bir çalışanı ile yüksek sesle tartışarak hakaret ettiği, iş disiplin ve ahlakına, işyeri kurallarına aykırı bir şekilde davranması nedeniyle 4857 sayılı İş Kanunu’nun 25/II. maddesi uyarınca tazminatsız olarak sona erdirildiğini, davacının savunmasında olayı kabul ettiğini bu nedenle davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, davalının haklı feshe konu söz ve davranışları ispat edemediği gerekçesi ile feshin geçersizliğine ve davacının işe iadesine karar verilmiştir.
Karar davalı tarafından temyiz edilmiştir.
Uyuşmazlık iş sözleşmesinin işverence haklı nedene dayalı olarak feshedilip feshedilmediği noktasındadır.
Dosya içeriğine göre, davacının 13.08.2009-04.02.2013 tarihleri arasında davalı işyerinde çağrı merkezi çalışanı olarak görev yaptığı, iş sözleşmesinin, işçinin işverene yahut onun ailesi üyelerinden birine yahut işverenin başka işçisine sataşması veya 84 üncü maddeye aykırı hareket etmesi gerekçesiyle 4857 sayılı Kanun’un 25/II. maddesine dayalı olarak feshedildiği anlaşılmaktadır.
Somut olayda, davalının olaya dair tuttuğu tutanak, davalı tutanak tanıklarının beyanları, davacı ve dava dışı işçinin yazılı savunmaları ve tüm dosya kapsamı değerlendirildiğinde davacı ile dava dışı işçinin 31.01.2013 günü işyerinde yüksek sesle tartışıp kavga ettikleri, bu esnada tarafların birbirine argo sözler söylediği, karşılıklı hakaret ettiği, davacının ve kavgaya taraf olan dava dışı işçinin yazılı savunmalarında bu durumu kabul ettikleri anlaşılmıştır. Hal böyle olunca davacının işverenin diğer işçisine sataştığı ve feshin haklı nedene dayandığı kabul edilmelidir. Bu sebeple davanın reddi yerine yazılı gerekçe ile kabulüne karar verilmesi hatalı olup, bozmayı gerektirmiştir
Belirtilen nedenlerle, 4857 sayılı Kanun’un 20. maddesinin 3. fıkrası uyarınca, hükmün bozulmak suretiyle ortadan kaldırılması ve aşağıdaki gibi karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda belirtilen nedenlerle;
1-Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararının BOZULARAK ORTADAN KALDIRILMASINA,
2-Davanın REDDİNE,
3-Karar tarihi itibariyle alınması gerekli olan 25,20 TL karar ve ilam harcından, peşin alınan 24,30 TL harcın mahsubu ile bakiye 0,90 TL karar ve ilam harcının davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
4-Davacının yapmış olduğu yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına, davalının yaptığı 135,00 TL yargılama giderinin davacıdan tahsili ile davalıya ödenmesine,
5-Karar tarihinde yürürlükte bulunan tarifeye göre 1.500,00 TL vekâlet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-Peşin alınan temyiz harcının isteği halinde davalıya iadesine, kesin olarak 21.04.2014 tarihinde oybirliği ile karar verildi.