Yargıtay Kararı 22. Hukuk Dairesi 2014/9452 E. 2014/11594 K. 06.05.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 22. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/9452
KARAR NO : 2014/11594
KARAR TARİHİ : 06.05.2014

MAHKEMESİ : Kocaeli 6. İş Mahkemesi
TARİHİ : 04/10/2012
NUMARASI : 2012/366-2012/86

Hüküm süresi içinde davalı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili dava dilekçesinde, davacının, 01.04.2008 tarihinden itibaren davalı işyerinde çalışmakta olduğunu, 13.12.2010 tarihinde, süresi sona eren toplu iş sözleşmesi yerine, davalı işverenin tüm işçileri işyeri yemekhanesinde toplayarak bireysel iş sözleşmesi imzalamalarını ya da iş sözleşmelerinin sona erdirileceğinin duyurulduğunu, bireysel iş sözleşmelerini imzalamayanların iş sözleşmelerinin sona erdirildiğini, bu durumun işten atılan işçilerin 05.01.2011 tarihinde açmış oldukları davalarda saptandığını, davacının işten atılma korkusu ile tek yanlı olarak kendisine dayatılan bireysel iş sözleşmesini imzalamak zorunda kaldığını, 2822 sayılı Toplu İş Sözleşmesi Grev ve Lokavt Kanunu’nun 6. maddesine göre, süresi sona eren toplu iş sözleşmesinin zam hükümleri dışında kalan hükümlerinin iş sözleşmesi olarak yeni toplu iş sözleşmesi imzalanana kadar uygulanmaya devam ettiğini, davalının baskı altında davacıyı bireysel iş sözleşmesi yapmaya zorlayarak toplu iş sözleşmesinin ileriye dönük iş sözleşmesi olarak uygulanmasının önüne geçtiğini, davacının ücreti ve ücrete bağlı haklarını eksik ödediğini ileri sürerek, fark ücret, ikramiye, ağır iş zammı alacağı, gıda yardımı, giyim yardımı, yakacak yardımı ve yıllık izin harçlığı alacakları istemiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı, davanın reddine karar verilmesi gerektiğini savunmuştur.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporuna dayanılarak, davanın kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz:
Kararı davalı temyiz etmiştir.
Gerekçe:
Taraflar arasında, 13.12.2010 tarihli belirsiz süreli iş sözleşmesinin davacıya baskı altında imzalatılıp imzalatılmadığı konusunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Davacı taraf, anılan sözleşmeyi, baskı altında imzaladığı, zorlandığı veya hile yapıldığı yönünde herhangi bir yazılı delil ibraz etmemiş, şahit de dinletmemiştir. Öte yandan, diğer işçilerin açtıkları işe iade davalarının baskıyı ispatladığını iddia etmiş ise de, sözkonusu işe iade davalarının incelenmesinden, işveren tarafından iş ve işyerinin gerekleri sebebi ile alınan üretim kademelerinin değiştirilmesi, yeni çalışma yöntemlerinin uygulanması sebebi ile işyerinin bağlantılı bölümlerinin daraltılmasına ilişkin işletmesel karar çerçevesinde daha küçük bir organizasyon yapısı oluşturulması gerekçesiyle aynı işyerinde çalışan bir kısım işçilerin iş sözleşmelerinin feshedildiği anlaşılmaktadır. İşe iade davalarında ilgili mahkemece, feshe gerekçe yapılan işletmesel karar yönünden inceleme yapılarak, sonucuna göre karar verilmektedir. Dolayısıyla, işe iade davalarının kabul ile sonuçlanıp kesinleşmesi, temyize konu davadaki iş sözleşmelerinin baskı ile yapıldığına delil teşkil etmemektedir. Bu durumda, davanın reddine karar verilmesi gerekirken, yanlış değerlendirme ile yazılı şekilde kabulüne karar verilmesi usul ve kanuna aykırı olup bozmayı gerektirmiştir.
Sonuç:
Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebepten dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 06.05.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.