Yargıtay Kararı 22. Hukuk Dairesi 2014/9108 E. 2014/8645 K. 21.04.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 22. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/9108
KARAR NO : 2014/8645
KARAR TARİHİ : 21.04.2014

MAHKEMESİ : Ankara 4. İş Mahkemesi
TARİHİ : 30/12/2013
NUMARASI : 2012/1369-2013/1666

Y A R G I T A Y K A R A R I

Davacı, iş sözleşmesinin haksız şekilde işverence feshedildiğini ileri sürerek feshin geçersizliğine ve işe iadesine karar verilmesini istemiştir.
Davalı vekili, müvekkili şirketin dünya çapında faaliyet gösteren Votorantim Gurubuna devredildiğini, bunun sonucunda bilgi sistemlerinin merkezden yürütülmesi hedeflendiğinden yeniden yapılanma ve organizasyon çalışmalarına gidilmek suretiyle davacının çalıştığı pozisyonun iptal edildiğini, davacının çalıştığı pozisyonun artık müvekkili şirket yapılanmasında yer alınmadığını, feshin işletme, işyeri ve işin gereklerinden kaynaklandığını savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, Votorantim Gurubuna devredildiği belirtilen işletmede, yeniden meydana getirildiği belirtilen yapılanma neticesinde davacının istihdamını engelleyen durumun somut şekilde ortaya konamadığı, işletmesel karar sonrasında istihdam fazlalığı meydana geldiğinin, kararın tutarlı şekilde uyguladığının ve feshin kaçınılmazlığının kanıtlanamadığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş, karar, davalı vekilince temyiz etmiştir.
Taraflar arasında iş sözleşmesinin feshinin geçerli nedene dayanıp dayanmadığı uyuşmazlık konusu olup, normatif dayanak 4857 sayılı İş Kanunu’nun 18 ve devamı maddeleridir.
4857 sayılı Kanun’un 18. maddesine göre otuz veya daha fazla işçi çalıştıran işyerlerinde en az altı aylık kıdemi olan işçinin belirsiz süreli iş sözleşmesini fesheden işveren, işçinin yeterliliğinden veya davranışlarından ya da işletmenin, işyerinin veya işin gereklerinden kaynaklanan geçerli bir sebebe dayanmak zorundadır.
İşletmenin, işyerinin veya işin gereklerinden kaynaklanan sebepler; sürüm ve satış imkanlarının azalması, talep ve sipariş azalması, enerji sıkıntısı, ülkede yaşanan ekonomik kriz, piyasada genel durgunluk, dış pazar kaybı, ham madde sıkıntısı gibi işin sürdürülmesini imkansız hale getiren işyeri dışından kaynaklanan sebeplerle yeni çalışma yöntemlerinin uygulanması, işyerinin daraltılması, yeni teknolojinin uygulanması, işyerinin bazı bölümlerinin kapatılması ve bazı iş türlerinin kaldırılması gibi işyeri içi sebeplerdir.
İşletmenin, işyerinin ve işin gereklerinden kaynaklanan sebeplerle sözleşmeyi feshetmek isteyen işverenin fesihten önce fazla çalışmaları kaldırmak, işçinin rızası ile çalışma süresini kısaltmak ve bunun için mümkün olduğu ölçüde esnek çalışma şekillerini geliştirmek, işi zamana yaymak, işçileri başka işlerde çalıştırmak, işçiyi yeniden eğiterek sorunu aşmak gibi varsa fesihten kaçınma imkanlarını kullanması, kısaca feshe son çare olarak bakması gerekir.
4857 sayılı Kanun’un 20. maddesinin ikinci fıkrasına göre feshin geçerli nedene dayandığını ispat yükümlülüğü işverene aittir. İşçi, feshin başka bir sebebe dayandığını iddia ettiği takdirde, bu iddiasını ispatla yükümlüdür.
Somut olayda bilgi teknolojileri bölümünde sistem sorumlusu olarak çalışan davacının işletme yönetimince alınan karar doğrultusunda yeniden yapılandırma ve organizasyon değişikliği sonucunda çalıştığı pozisyonun iptal edildiği, şirket bünyesinde çalışmakta olduğu pozisyona uygun iş alternatifinin bulunmadığı gerekçe gösterilerek iş sözleşmesi feshedilmiştir. Bilirkişi raporunda; davacı pozisyonunun iptaline dair alınmış bir şirket kararı olmadığı, organizasyon değişikliği hakkında verilmiş kurumsal bir karar olmadığı, bu nedenle işletmesel karardan bahsedilemeyeceğinden feshin geçersiz olduğu bildirmiş olup, hüküm kurmaya elverişli olmayan yetersiz raporla sonuca gidilmesi isabetli olmamıştır.
Bu nedenle mahkemece, bir insan kaynakları uzmanı, bir işletme yönetimi uzmanı , bir mali müşavirden müteşekkil üç kişilik bilirkişi kurulu oluşturularak, alınan işletmesel karar doğrultusunda gerçekleşecek yapılanma çerçevesinde personel azaltımı konusunda alınan kararın tutarlı olarak uygulanıp uygulanmadığı, fesihte keyfi davranıp davranılmadığı, işletmesel karar sonucu feshin kaçınılmaz olup olmadığı, işçinin kıdem ve niteliklerine göre bir başka işte değerlendirilme olanağı bulunup bulunmadığı, kuşkuya yer vermeyecek şekilde belirlenmeli ve diğer delillerle birlikte bir sonuca varılmalıdır. Yazılı şekilde eksik inceleme ile karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
Sonuç: Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebepten dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 21.04.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.