Yargıtay Kararı 22. Hukuk Dairesi 2014/8887 E. 2014/8840 K. 21.04.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 22. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/8887
KARAR NO : 2014/8840
KARAR TARİHİ : 21.04.2014

MAHKEMESİ : İzmir 6. İş Mahkemesi
TARİHİ : 20/01/2014
NUMARASI : 2013/670-2014/15

Y A R G I T A Y K A R A R I

Davacı İsteminin Özeti:
Davacı işçi, iş sözleşmesinin geçerli sebep olmadan işverence feshedildiğini ileri sürerek feshin geçersizliğine ve işe iadesine karar verilmesini, işe başlatılmama halinde ödenmesi gereken tazminat ile boşta geçen süre ücret ve diğer haklarının belirlenmesini istemiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı işveren iş sözleşmesinin haklı sebeple feshedildiğini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece davacının iş sözleşmesinin feshinin haklı ve geçerli sebebe dayanmadığı gerekçesi ile feshin geçersizliğine ve davacı işçinin işe iadesine karar verilmiştir.
Temyiz:
Kararı taraflar temyiz etmiştir.
Gerekçe:
Taraflar arasında iş sözleşmesinin feshinin geçerli veya haklı sebebe dayanıp dayanmadığı uyuşmazlık konusu olup, normatif dayanak 4857 sayılı İş Kanunu’nun 18 ve devamı maddeleridir.
4857 sayılı Kanun’un 25. maddesinin II. bendinde, ahlak ve iyi niyet kurallarına uymayan haller sıralanmış ve belirtilen durumlar ile benzerlerinin varlığında işverenin haklı fesih imkanının olduğu açıklanmıştır. Yine aynı maddenin II. bendinin (e) alt bendinde, işverenin güvenini kötüye kullanmak, hırsızlık yapmak, işverenin meslek sırlarını ortaya atmak gibi doğruluk ve bağlılığa uymayan işçi davranışlarının da işverene haklı fesih imkanı verdiği ifade edilmiştir. Görüldüğü üzere kanundaki haller sınırlı sayıda olmayıp, genel olarak işçinin sadakat borcuna aykırılık oluşturan söz ve davranışları işverene fesih imkanı tanımaktadır.
Dosya içeriğine göre; tanıtım ve satış sorumlusu olarak davalı işyerinde çalışan davacının iş sözleşmesi, fiilen yapmadığı eczane ziyaretlerini yapmış gibi şirket kayıt sistemine girmek suretiyle yalan beyanda bulunduğu ve ayrıca her ayın 25’ine kadar bir sonraki ayın aylık çalışma programını şirket kayıt sistemine girmesi gerekirken fesih tarihi olan Eylül ayı itibariyle aylık çalışma ziyaretini siteme girmediği gerekçe gösterilerek 4857 sayılı Kanun’un 25/II maddesi uyarınca feshedildiği anlaşılmaktadır. Feshe konu davacının eylemleri, her ne kadar haklı fesih ağırlığında olmasa bile, iş akışını olumsuz etkileyen geçerli fesih ağırlığındadır. İşverence yapılan fesih geçerli sebebe dayanmakta olup davanın reddi gerekirken, yazılı şekilde kabulüne karar verilmesi hatalı olup, bozmayı gerektirmiştir.
Sonuç:
Belirtilen sebeplerle, 4857 sayılı Kanun’un 20. maddesinin 3. fıkrası uyarınca, hükmün bozulmak suretiyle ortadan kaldırılması ve aşağıdaki gibi karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerekçe ile;
1-Mahkemenin kararının BOZULARAK ORTADAN KALDIRILMASINA,
2-Davanın REDDİNE,
3-Harç peşin alındığından yeniden alınmasına yer olmadığına,
4-Davacının yapmış olduğu yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına, davalının yaptığı 116,00 TL yargılama giderinin davacıdan tahsili ile davalıya ödenmesine,
5-Karar tarihinde yürürlükte bulunan tarifeye göre 1.500,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-Peşin alınan temyiz harcının isteği halinde ilgiliye iadesine, kesin olarak 21.04.2014 gününde oybirliği ile karar verildi.