Yargıtay Kararı 22. Hukuk Dairesi 2014/8548 E. 2014/8454 K. 17.04.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 22. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/8548
KARAR NO : 2014/8454
KARAR TARİHİ : 17.04.2014

MAHKEMESİ : İzmir 2. İş Mahkemesi
TARİHİ : 27/12/2013
NUMARASI : 2013/31-2013/729

Y A R G I T A Y K A R A R I

Davacı, iş sözleşmesinin geçerli bir sebep olmaksızın feshedildiğini ileri sürerek feshin geçersizliğine ve işe iadesine karar verilmesini, işe başlatılmama halinde ödenmesi gereken tazminat ile boşta geçen süreye ilişkin ücret ve diğer haklarının belirlenmesini istemiştir.
Davalı işveren, davacının iş sözleşmesinin kıdem ve ihbar tazminatları ödenerek görevlerini aksattığı, bedelini ödemeden davalı mağazadan alışveriş yaptığı, bilgisayara müzik yüklerken sisteme virüs bulaştırılarak kasa arızasına sebep olduğu, mazeretsiz ve bildirimsiz görev yerini terk ettiği, yalan bilgi aktardığı gerekçesiyle geçerli sebeple feshedildiğini belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, feshe konu edilen olayların fesih sebebi oluşturacak ağırlıkta olmadığı, işveren açısından iş ilişkisinin sürdürülmesinin önemli ve makul ölçülerde mümkün olmadığının ispatlanamadığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
Karar, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Taraflar arasında iş sözleşmesinin feshinin geçerli sebebe dayanıp dayanmadığı uyuşmazlık konusu olup, normatif dayanak 4857 sayılı İş Kanunu’nun 18. ve devamı maddeleridir.
4857 sayılı Kanun’un 18. maddesinde iş sözleşmesinin işveren tarafından işçinin yeterliliğinden veya davranışlarından kaynaklanan geçerli bir sebebe dayanılarak feshedilebileceği düzenlenmiştir. Söz konusu geçerli sebepler 4857 sayılı Kanun’un 25. maddesinde belirtilen derhal fesih için öngörülen haklı sebepler olduğu gibi, bu nitelikte olmamakla birlikte, işçinin ve işyerinin normal yürüyüşünü olumsuz etkileyen hallerdir. İşçinin sık sık rapor alması kanunun gerekçesinde bu sebepler içinde sayılmıştır. İşçinin yeterliliğinden veya davranışlarından kaynaklanan sebepler ancak işyerinde olumsuzluklara yol açması halinde fesih için geçerli sebep olabilirler. İş ilişkisinin sürdürülmesinin işveren açısından önemli ve makul ölçüler içinde beklenemeyeceği durumlarda, feshin geçerli sebeplere dayandığı kabul edilmelidir.
4857 sayılı Kanun’un 20. maddesinin ikinci fıkrasına göre feshin geçerli sebebe dayandığını ispat yükümlülüğü işverene aittir. İşçi, feshin başka bir sebebe dayandığını iddia ettiği takdirde, bu iddiasını ispatla yükümlüdür.
Dosya içeriğine göre, davacı işçinin davalı şirkete ait işyerinde 01.09.2010-17.12.2012 tarihleri arasında mağaza müdürü olarak çalıştığı, iş sözleşmesinin davalı işveren tarafından 17.12.2012 tarihli fesih bildirimi ile yazılı talimatlara rağmen görevi dahilindeki görevleri yerine getirmemek, bedelini ödemeden mağazadan alışveriş yapmak, müzik yüklemek suretiyle kasa arızasına ve sisteme virüs bulaşmasına sebep olmak, mazeretsiz ve bildirimsiz olarak görev yerini terk etmek, mağazanın geç açılmasına sebep olmak gibi konularda bir çok uyarı aldığı, son olarak bölge müfettişi ile birlikle yemek yiyip toplantı yaparak bazı kararlar aldığını belirterek personele yalan bilgi aktardığı, kendi görüşlerini bölge müfettişinin görüşleri olarak yansıttığı gerekçesiyle feshedildiği anlaşılmaktadır.
Somut olayda, davacının feshe konu edilen olaylar haricinde son olarak da başka bir çalışana bölge müdürüyle görüşmüş gibi bilgi aktardığı, davacının unvanı nazara alındığında işyerindeki güven ortamını zedelediğinin anlaşılması karşısında davalı işverenden iş ilişkisini sürdürmesi beklenemeyeceğinden iş sözleşmesinin feshinin geçerli sebebe dayandığı gözetilmeden yazılı şekilde karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
Belirtilen sebeplerle, 4857 sayılı Kanun’un 20. maddesinin 3. fıkrası uyarınca, hükmün bozulmak suretiyle ortadan kaldırılması ve aşağıdaki gibi karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda belirtilen sebeplerle;
1-Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararının BOZULARAK ORTADAN KALDIRILMASINA,
2-Davanın REDDİNE,
3-Karar tarihi itibariyle alınması gerekli olan 25,20 TL karar ve ilam harcından, peşin alınan 24,30 TL harcın mahsubu ile bakiye 0,90 TL karar ve ilam harcının davacıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
4-Davacının yapmış olduğu yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına, davalının yaptığı 160,00 TL yargılama giderinin davacıdan tahsili ile davalıya ödenmesine,
5-Karar tarihinde yürürlükte bulunan tarifeye göre 1.500,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-Peşin alınan temyiz harcının isteği halinde davalıya iadesine, kesin olarak 17.04.2014 tarihinde oybirliği ile karar verildi.