Yargıtay Kararı 22. Hukuk Dairesi 2014/6915 E. 2014/7612 K. 09.04.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 22. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/6915
KARAR NO : 2014/7612
KARAR TARİHİ : 09.04.2014

MAHKEMESİ : Çerkeş Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 02/08/2013
NUMARASI : 2012/65-2013/106

Y A R G I T A Y K A R A R I

Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, davacının Belediye-İş Sendikası üyesi olduğunu ve belediye işçisi olduğu döneme ilişkin toplu iş sözleşmelerinden yararlandığını, davalının toplu iş sözleşmesinden kaynaklı alacak ve haklarını ödemediğini, toplu iş sözleşmesi zamlarının usulüne uygun yapılmadığını ifade ederek ilave tediye, ikramiye, yakacak yardımı, giyim yardımı, iş riski ve sorumluluk zammı, süt ve yoğurt yardımı, ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacaklarının en yüksek işletme kredisi faiziyle birlikte davalıdan tahsilini talep etmiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili, açılan davanın kısmen doğru olduğunu, davacıya ait ücretin kadrosundan da anlaşılacağı üzere toplu sözleşme ile kazanılmış haklarından yakacak yardımı, giyim yardımı, ilave tediye alacağının kısmen ödendiğini, öğrenim yardımının bilgi vererek talep edenlere verildiğini, buna karşılık diğer haklarının tamamen verildiğini veya olmadığını, ayrıca süt ve yoğurt yardımının sözleşmede olmadığını savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna dayanılarak, davacı işçinin toplu iş sözleşmelerinden yararlanmasına rağmen davalı tarafından toplu iş sözleşmesi kaynaklı alacaklarının ödenmediği gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz:
Kararı davalı vekili temyiz etmiştir.
Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre davalı vekilinin aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde Değildir.
2-Davacının ilave tediye alacağı olup olmadığı uyuşmazlık konusudur.
İlave tediye alacağının kapsamı, yararlanacaklar, yararlanma şartları, miktarı ve ödeme zamanı 6772 sayılı Devlet ve Ona Bağlı Müesseselerde Çalışan İşçilere İlave Tediye Yapılması Hakkındaki Kanun ile düzenlenmiştir. Kanun’un 1. maddesinde, Devlet ve ona bağlı kurumların hangileri olduğu, ayrıca yararlanacak kişiler açıkça belirtilmiştir.
Toplu iş sözleşmelerinde ilave tediye bakımından 6772 sayılı Kanuna yollamada bulunulduğu görülmektedir.
Somut olayda hükme esas alınan bilirkişi raporunda ilave tediye ödemelerinin hesaplamadan düşülmediği görülmektedir. Bu şekilde fazla ilave tediye alacağına hükmedilmesi hatalıdır.
3-Davacının toplu iş sözleşmesi kaynaklı iş riski ve sorumluluk zammı alacağı olup olmadığı taraflar arasında uyuşmazlık konusudur.
Toplu iş sözleşmelerinde belediyede çalışan sendika üyesi işçilere her gün için belirli maktu tutarda iş riski ve sorumluluk zammı ödemesi yapılacağı kararlaştırılmıştır. Dosya kapsamında yer alan bordrolarda iş riski ve sorumluluk zammı ödemeleri gözükmektedir. Bunların hesaplanan iş riski ve sorumluluk zammı alacağından mahsup edilmemesi isabetsizdir.
4-Diğer taraftan davacının talepleri değerlendirilirken davalı tarafından kanıtlanan davacının izinde olduğu sürelerin dışlanmaması da yerinde olmamıştır.
5-Kanunda yer alan hükümleri aynen tekrar eden toplu iş sözleşmesi ya da iş sözleşmesi hükümlerine “nötr hüküm” adı verilmektedir. Nötr hükmün toplu iş sözleşmesinde yer alması durumunda toplu iş sözleşmesinden kaynaklanan alacaklara uygulanan özel faiz türü uygulanamaz. İlgili kanun hükmünde özel bir faiz türü öngörülmüşse buna göre; yoksa ücret türünden alacaklar için en yüksek banka mevduat faizine, diğer alacaklar için ise kanuni faize göre faiz talebi hakkında karar verilmelidir. Somut olayda ilave tediyeye ilişkin hüküm nötr hüküm niteliğindedir. Bu itibarla kanuni faiz yerine en yüksek işletme kredisi faizine hükmedilmesi de doğru olmamıştır.
6-Son olarak mahkeme tarafından toplu iş sözleşmesinde yazan tarihlerden itibaren faize hükmedilmiştir. Öncelikle dosya kapsamında somut olaya uygulanan birden fazla toplu iş sözleşmesi söz konusudur. Özellikle ilave tediye alacağı bakımından bir belirsizlik olduğu görülmektedir. Mahkeme gerekçesinde faiz başlangıç tarihlerine ilişkin açıklamalar yer almış ise de hangi alacak kısımları için hangi tarihten itibaren faiz uygulanacağı anlaşılamamaktadır. Mahkeme kararı şu haliyle faiz başlangıcı noktasında infazda tereddüt oluşturacak niteliktedir. Mahkemece yapılacak iş; faiz başlangıç tarihlerini infazda tereddüt oluşturmayacak şekilde ortaya koymak ve özellikle işlemiş faiz hesabı olan seri dosyalarında mükerrer faiz yürütülmemesine dikkat etmektir. Kararın bu sebeple de bozulması gerekmiştir.
Sonuç:
Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebeplerden BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 09.04.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.