Yargıtay Kararı 22. Hukuk Dairesi 2014/5845 E. 2014/7388 K. 08.04.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 22. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/5845
KARAR NO : 2014/7388
KARAR TARİHİ : 08.04.2014

MAHKEMESİ : Antalya 4. İş Mahkemesi
TARİHİ : 12/12/2013
NUMARASI : 2013/99-2013/637

Y A R G I T A Y K A R A R I

Davacı vekili, müvekkilinin iş sözleşmesinin haklı veya geçerli sebep olmadan işverence feshedildiğini ileri sürerek, feshin geçersizliğine ve işe iadesine karar verilmesini, işe başlatmama halinde ödenmesi gereken tazminat ile boşta geçen süre ücret ve diğer haklarının belirlenmesini istemiştir.
Davalı alt işveren vekili, davacının ahlak ve iyiniyet kurallarına uymayan davranışta bulunmasından dolayı iş sözleşmesinin haklı sebeple feshedildiğini savunarak, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece 30.06.2011 tarih ve 2011/213 esas, 2011/331 karar sayılı ilamı ile feshin geçersizliği ile davacının işe iadesine karar verilmiştir. Davalının hükmü temyizi üzerine, Dairemizin 29.05.2012 tarih ve 2011/6380 esas, 2012/11720 karar sayılı ilamı ile asıl işveren A.. İ..nin davaya dahil edilmesi gerektiğinden bahisle bozulmasına karar verilmiştir.
Mahkemece bozma ilamına uyularak, asıl işveren davaya dahil edilmiş ve yargılama sonunda önceki gibi feshin geçersizliği ile davacının davalı E. Enerji Turizm Tem. Madencilim İth. ve İhr. Tic. Ltd. Şti.’ye iadesine, işe başlatmama tazminatı ve boşta geçen süre ve sair haklardan davalıların müştereken ve müteselsilen sorumlu tutulmalarına karar verilmiştir.
Karar, davalılarca temyiz edilmiştir.
Taraflar arasında, iş sözleşmesinin feshinin haklı sebebe dayanıp dayanmadığı uyuşmazlık konusu olup, normatif dayanak 4857 sayılı İş Kanunu’nun 18 ve devamı maddeleridir.
4857 sayılı Kanun’un 20. maddesinin ikinci fıkrasına göre feshin geçerli sebebe dayandığını ispat yükümlülüğü işverene aittir. İşçi, feshin başka bir sebebe dayandığını iddia ettiği takdirde, bu iddiasını ispatla yükümlüdür.
4857 sayılı Kanun’un 19. maddesinin 1. fıkrasına göre işveren fesih bildirimini yazılı yapmak ve fesih sebebini açık ve kesin bir şekilde belirtmek zorundadır. Fesih bildirimi yazılı yapılmamışsa veya fesih sebebi açık ve kesin bir şekilde belirtilmemişse aynı Kanun’un 21. maddesi gereğince geçerli sebep gösterilmediği kabul edilir.
Buna karşılık, aynı Kanun’un 25. maddesinde öngörülen, işverenin haklı sebeple derhal feshinde ise yazılı şekil şartı aranmamaktadır.
Dosyadaki bilgi ve belgelerden, davacının iş sözleşmesinin, 07.04.2011 tarihli tutanakla tevsik edildiği üzere, kendi işi dışında annesine ait olan ihale yoluyla başka firma adı altında özel idarede kiralık olarak çalışan kamyonların işlerini takip ettiği ve kendi sorumluluklarını yerine getirmediğinden bahisle feshedildiği anlaşılmaktadır.
Somut olayda, dosyadaki bilgi ve belgelerden, her ne kadar davacının görev saatleri içerisinde kendi sorumluluklarını ihmal ederek annesine ait kamyonların işlerini takip ettiği anlaşılamamakta ise de, davacının sair zamanlarda bu işleri takip ettiği anlaşılmaktadır. Davacının eylemi her ne kadar fesih için haklı neden ağırlığında değil ise de, işbu eylemlerinden dolayı işveren ile işçi arasındaki güven ilişkisinin sarsıldığının kabulü ile iş sözleşmesinin geçerli sebeple feshedildiğini kabul etmek gerekir. Mahkemece, fesih geçerli sebebe dayandığından davanın reddine karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirmeyle kabulü hatalı görülmüştür.
Belirtilen sebeplerle, 4857 sayılı Kanun’un 20. maddesinin 3. fıkrası uyarınca, hükmün bozulmak suretiyle ortadan kaldırılması ve aşağıdaki gibi karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda belirtilen sebeplerle;
1-Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararının BOZULARAK ORTADAN KALDIRILMASINA,
2-Davanın REDDİNE,
3-Karar tarihi itibariyle alınması gerekli olan 25,20 TL karar ve ilam harcından, peşin alınan 24,30 TL harcın mahsubu ile bakiye 0,90 TL karar ve ilam harcının davacıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
4-Davacının yapmış olduğu yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına, davalının yaptığı 180,00 TL yargılama giderinin davacıdan tahsili ile davalıya ödenmesine,
5-Karar tarihinde yürürlükte bulunan tarifeye göre 1.500,00 TL vekâlet ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
6-Peşin alınan temyiz harcının isteği halinde ilgilisine iadesine, kesin olarak 08.04.2014 tarihinde oy birliği ile karar verildi.