Yargıtay Kararı 22. Hukuk Dairesi 2014/5140 E. 2014/5624 K. 11.03.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 22. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/5140
KARAR NO : 2014/5624
KARAR TARİHİ : 11.03.2014

MAHKEMESİ : Bakırköy 15. İş Mahkemesi
TARİHİ : 26/07/2012
NUMARASI : 2011/743-2012/323

Taraflar arasındaki, kıdem, ihbar tazminatı, kötüniyet tazminatı, fazla çalışma, yıllık izin, asgari geçim indirimi, ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacaklarının ödetilmesi davasının yapılan yargılaması sonunda; ilamda yazılı sebeplerle gerçekleşen miktarın faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine ilişkin hükmün süresi içinde duruşmalı olarak temyizen incelenmesi davalı avukatınca istenilmesi üzerine dosya incelenerek işin duruşmaya tabi olduğu anlaşılmış ve duruşma için 02.07.2013 Salı günü tayin edilerek taraflara çağrı kağıdı gönderilmişti. Duruşma günü davalı adına Avukat A. K. geldi. Karşı taraf adına kimse gelmedi. Duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatın sözlü açıklaması dinlendikten sonra duruşmaya son verilerek bırakılan günde Tetkik Hakimi. tarafından düzenlenen rapor sunuldu, dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

Davacı vekili, müvekkili işçinin iş sözleşmesinin haklı neden olmadan işverence feshedildiğini, işçilik alacaklarının ödenmediğini beyanla, kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, kötüniyet tazminatı, yıllık izin, asgari geçim indirimi, fazla çalışma, ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacaklarının hüküm altına alınmasını talep etmiştir.
Davalı vekili, davacının işyerini terk ederek iş sözleşmesini sonlandırdığını, dava konusu alacaklara hak kazanılmadığını beyanla davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna dayanılarak, davalının iş sözleşmesini fesihte haksız olduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Karar davalı vekilince temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Taraflar arasındaki uyuşmazlık, kötüniyet tazminatının koşullarının oluşup oluşmadığı noktasında toplanmaktadır.
4857 sayılı İş Kanunu’nun 17. maddesinin altıncı fıkrasının açık hükmü gereğince, iş güvencesi kapsamında olan işçiler yönünden kötüniyet tazminatına hak kazanılması mümkün değildir.
Somut olayda, davacının kıdeminin altı aydan fazla olması, işveren vekili veya yardımcısı konumunda bulunmaması ve davalının aynı iş kolundaki işyerlerinde çalışan işçi sayısı toplamının otuz rakamının üzerinde olması nazara alındığında, davacının iş güvencesi kapsamında bulunduğu anlaşılmaktadır. Anılan nedenle, 4857 sayılı Kanun’un 17. maddesinin altıncı fıkrası gereğince, davacının kötüniyet tazminatı talebinin reddi gerekirken yazılı gerekçeyle kabulü hatalı olup, bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebepten BOZULMASINA, davalı yararına takdir edilen 990,00 TL duruşma vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 11.03.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.