Yargıtay Kararı 22. Hukuk Dairesi 2014/5121 E. 2014/5822 K. 13.03.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 22. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/5121
KARAR NO : 2014/5822
KARAR TARİHİ : 13.03.2014

MAHKEMESİ : Ankara 10. İş Mahkemesi
TARİHİ : 27/12/2013
NUMARASI : 2013/1565-2013/1508

Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

Davacı vekili, müvekkilinin iş sözleşmesinin haklı bir neden olmadan işverence feshedildiğini, fesih bildiriminin yazılı yapılmadığını ileri sürerek feshin geçersizliğine ve işe iadesine, buna bağlı yasal haklarının hüküm altına alınmasına karar verilmesini istemiştir.
Davalı vekili, davacıya feshin hem yazılı hem de sözlü olarak bildirildiğini, kaynak işi davacının sağlık sorunlarına yol açtığı için kendisine başkaca uygun işler teklif edildiği halde kabul etmediğini, bu sebeple iş sözleşmesinin feshedildiğini savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece, davalının işyeri yapılanması, kadro durumu karşısında davacıya uygun herhangi bir kadronun bulunmadığını kanıtlayamadığı, feshin son çare olması ilkesine uyulmadığı gerekçesiyle davacının işe iadesine karar verilmiştir.
Karar davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Taraflar arasında iş sözleşmesinin feshinin geçerli sebebe dayanıp dayanmadığı uyuşmazlık konusu olup, normatif dayanak 4857 sayılı İş Kanunu’nun 18. ve devamı maddeleridir.
4857 sayılı Kanun’un 18. maddesinde iş sözleşmesinin işveren tarafından işçinin yeterliliğinden veya davranışlarından kaynaklanan geçerli bir sebebe dayanılarak feshedilebileceği düzenlenmiştir. Söz konusu geçerli sebepler İş Kanunu’nun 25. maddesinde belirtilen derhal fesih için öngörülen haklı sebepler olduğu gibi, bu nitelikte olmamakla birlikte, işçinin ve işyerinin normal yürüyüşünü olumsuz etkileyen hallerdir. İşçinin sık sık rapor alması kanunun gerekçesinde bu sebepler içinde sayılmıştır. İşçinin yeterliliğinden veya davranışlarından kaynaklanan sebepler ancak işyerinde olumsuzluklara yol açması halinde fesih için geçerli sebep olabilirler. İş ilişkisinin sürdürülmesinin işveren açısından önemli ve makul ölçüler içinde beklenemeyeceği durumlarda, feshin geçerli sebeplere dayandığı kabul edilmelidir.
4857 sayılı Kanun’un 20. maddesinin ikinci fıkrasına göre feshin geçerli sebebe dayandığını ispat yükümlülüğü işverene aittir. İşçi, feshin başka bir sebebe dayandığını iddia ettiği takdirde, bu iddiasını ispatla yükümlüdür.
Dosya içeriğine göre, davacı işçinin davalı şirkete ait işyerinde 21.02.2006-27.05.2013 tarihleri arasında kaynakçı olarak çalıştığı, iş sözleşmesinin davalı işveren tarafından 27.05.2013 tarihli fesih bildirimi ile yürütmekte olduğu kaynak işi sağlık sorunlarına yol açtığı ve başka bir görevde değerlendirilemediği gerekçesiyle geçerli nedenle feshedildiği anlaşılmaktadır.
Mahkemece, davalının işyeri yapılanması, kadro durumu karşısında davacıya uygun herhangi bir kadronun bulunmadığını kanıtlayamadığı gerekçesiyle feshin geçerli sebebe dayanmadığı sonucuna varılmış ise de, davalı davacıya uygun başkaca işler teklif ettiğini beyan etmiştir. Böyle bir teklif yapılıp yapılmadığı hususunda davacı isticvap edilerek, ayrıca davalı tanık beyanları da alınarak sonuca gidilmesi gerekirken, bu yönde bir araştırma yapılmaksızın eksik incelemeyle karar verilmesi hatalı olup, hüküm bu nedenlerle bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ : Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebepten dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 13.03.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.