Yargıtay Kararı 22. Hukuk Dairesi 2014/5045 E. 2014/5557 K. 11.03.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 22. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/5045
KARAR NO : 2014/5557
KARAR TARİHİ : 11.03.2014

MAHKEMESİ : İzmir 5. İş Mahkemesi
TARİHİ : 28/06/2012
NUMARASI : 2005/882-2012/454

Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili,davacının davalı banka şubesinde müdür olarak çalıştığım iş sözleşmesinin davalı işveren tarafından haksız feshedildiğini belirterek kıdem ve ihbar tazminatı alacağının tahsilini talep etmiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı işveren vekili, davacının ihmali sonucu bankayı zarara uğrattığım gerekçesiyle iş sözleşmesinin haklı sebeple feshedildiğini belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, yapılan yargılama sonucunda toplanan deliller ve bilirkişi raporuna dayanılarak davanın kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz:
Kararı davalı vekili temyiz etmiştir.
Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-İş sözleşmesinin, işçinin doğruluk ve bağlılığa aykırı davranışları sebebiyle işverence haklı olarak feshedilip feshedilmediği noktasında taraflar arasında uyuşmazlık söz konusudur.
4857 sayılı İş Kanunu’nun 25. maddesinin II. bendinde, ahlak ve iyi niyet kurallarına uymayan haller sıralanmış ve belirtilen durumlar ile benzerlerinin varlığında işverenin haklı fesih imkanının olduğu açıklanmıştır. Yine aynı maddenin II. bendinin (e) alt bendinde, işverenin güvenini kötüye kullanmak, hırsızlık yapmak, işverenin meslek sırlarını ortaya atmak gibi doğruluk ve bağlılığa uymayan işçi davranışlarının da işverene haklı fesih imkanı verdiği ifade edilmiştir. Görüldüğü üzere kanundaki haller sınırlı sayıda olmayıp, genel olarak işçinin sadakat borcuna aykırılık oluşturan söz ve davranışları işverene fesih imkanı tanımaktadır.
Davacının şube müdürü olduğu banka şubesinde başka bir çalışanın, 392 adet müşteriye ait hesaplarda müşterilerin yazılı-sözlü talimatları ve yetkisi olmadığı halde gişe ve yatırım fonu işlemleri yaparak zimmetine para geçirerek bankayı zarara uğrattığı, Yargıtay aşamasından geçen ceza dosyası ile de zimmet suçunu işlediği anlaşılmaktadır.
Somut olayda, davalı banka şubesinde şube müdürü olarak çalışan davacının şubede başka bir çalışan tarafından işlenen zimmet suçu ve bu suç ile verilen cezanın ağırlığı dikkate alındığında gerekli denetim ve özenini göstermediği bu sebeple iş sözleşmesinin işveren tarafından haklı sebeple feshedildiği anlaşılmaktadır. Bu durumda davacının denetim ve gözetim yükümlülüğünü ihlal eylemi doğruluk ve bağlılıkla bağdaşmadığından işverenin feshinin haklı fesih olarak kabul edilmesi gerekir. Bu sebeple davacının iş sözleşmesinin haklı sebeple feshedildiği kabul edilecek kıdem, ihbar tazminatının reddi gerekirken yazılı şekilde kabulü hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebepten dolayı BOZULMASINA, peşin alman temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 11.03.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.