Yargıtay Kararı 22. Hukuk Dairesi 2014/5004 E. 2014/7578 K. 09.04.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 22. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/5004
KARAR NO : 2014/7578
KARAR TARİHİ : 09.04.2014

MAHKEMESİ : Ankara 7. İş Mahkemesi
TARİHİ : 25/12/2013
NUMARASI : 2013/1087-2013/1348

Y A R G I T A Y K A R A R I

Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, davacının davalı sendikanın İstanbul 6. şube başkanı olarak profesyonel statüde çalışmakta iken 08.10.2010 tarihinde statüsünün amatörlüğe düşürüldüğünü, Ekim ayından sekiz günlük ücretinin ödenmediğini, 2010 yılına ait ikramiyelerinin eksik ödendiğini, ayrıca hizmet ödeneğinin de ödenmediğini, son ücretinin net 5.000,00 TL civarında olduğunu iddia ederek ücret, ikramiye ve hizmet ödeneği alacaklarının faiziyle birlikte hüküm altına alınmasını istemiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili davacının, çalışmadığı aynı ücretini talep ettiğini, 1-8 Ekim tarihleri arasındaki çalışması karşılığı ücreti ile hizmet ödenekleri ve ikramiyelerinin kendisine ödendiğini, faiz taleplerinin de yerinde olmadığını savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporuna dayanılarak, davacının profesyonel sendika yöneticisi olduğu, statüsünün amatöre düşürüldüğü, ancak bozma doğrultusunda yapılan inceleme neticesinde davacının talep edebileceği alacağı bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Temyiz:
Kararı davacı vekili temyiz etmiştir.
Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Dava profesyonel sendika yöneticisinin ücret, ikramiye ve hizmet ödeneği alacağı taleplerine ilişkindir. Taraflar arasında ise davacının ikramiye ve hizmet ödeneği alacaklarının ödenip ödenmediği konusunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Öncelikle uyuşmazlıkla ilgili hukuki dayanakların ortaya konulması ve hukuksal çerçevenin belirlenmesi gereklidir.
Dava ve karar tarihinde yürürlükte bulunan 2821 Sayılı Sendikalar Kanunu’nun 44. maddesinde, “Sendikalar gelirlerini Sendikalar Kanunu ve tüzüklerinde gösterilen faaliyetler dışında kullanamazlar ve bağışlayamazlar.” denilmiştir.
Yine aynı kanunun 45. maddesinde, “Konfederasyonlar ile sendikaların ve şubelerinin yönetim kurulu üyeleri ile başkanlarına verilecek ücretler, her türlü ödenek, yolluk ve tazminatlar genel kurul tarafından tespit olunur. Bunlar da yönetim kurulunca faaliyet raporunda gösterilir.” hükmüne yer verilmiştir.
Sendika tüzüğünde ise yönetim kurulu başkan ve üyelerine verilecek ücretin ve ödeneklerin, ayrıca tavanın da genel kurulun verdiği yetkiye dayanılarak yönetim kurulunca belirleneceği düzenlenmiştir.
Tüzüğe göre, sendika ve sendika şubesi yönetim kurulunda çalışan ücretli yöneticilere yılda dört aylık giydirilmiş ücretlerinin neti tutarında ikramiye ödemesi yapılırken sendika ve şube personeline de yılda dört aylık ücretlerinin neti tutarında ikramiye ödemesi yapılmaktadır.
Yine tüzükte “Sendikada tam mesai çalışıp ücretini sendikadan alan sendika ve sendika şubesi yönetim kurulu başkan ve üyeliklerinde görev alanların ölüm, maluliyet, emeklilik, seçilememe, seçime girmeme ve istifa gibi nedenlerle görevlerinden ayrılmaları veya yeniden seçilmeleri hallerinde kendilerine sendika veya sendika şubesinin yöneticiliğinde geçen her yıl için ödenecek hizmet ödeneği miktarı bütçe hükümlerine göre belirlenir ve ödenir. Yeni döneme ait hizmet ödeneğinin başlangıcı yeniden seçildiği tarihtir. Şube yönetim kurulu üyeliklerinde görev yapan profesyonel yöneticilerin amatörlüğe düşürülmesi halinde hizmet ödenekleri amatörlüğe düşürüldükleri tarih esas alınarak ödenir. Amatör yöneticilik dönemi için hizmet ödeneği ödenmez. “ hükmü yer almıştır.
Dosya içeriğine göre, davacının davalı sendikanın İstanbul 6 numaralı şubenin başkanı olduğu, profesyonel statüsünün sendika yönetim kurulunca 08.10.2010 tarihinde amatör yöneticiliğe çevrildiği anlaşılmaktadır.
Mahkemece daha önce verilen karar hizmet ödeneğine kıdem tazminatı tavanının uygulanması ve davacıya daha önce yapılan hizmet ödeneği ödemelerinin dikkate alınması ile ikramiye alacağı hesaplanırken tüzükteki tanımın net tutarı ifade ettiği değerlendirmesinin hatalı olduğu gerekçeleriyle bozulmuştur.
Mahkeme tarafından Dairemizin 09.04.2013 tarihli 2012/19598 esas ve 2013/7592 karar sayılı bozmasına uyularak karar verildiği belirtilmiş ise de; davacıya yapılan hizmet ödeneği ödemelerinin davacının hak kazandığı ikramiye tutarlarından mahsubu bozma içeriğinde yer almamaktadır. Bu sebeple bozma kapsamı dışında kalarak davacı açısından usulü kazanılmış hak teşkil eden bu hususun göz ardı edilerek davacıya fazladan yapılan hizmet ödeneği ödemelerinin ikramiye alacağından mahsubu ve davacının ikramiye talebinin reddi yerinde olmamıştır. Mahkeme tarafından bir önceki bozma kararının “2” numaralı bendinin “b” alt bendi dikkate alınarak davacının ikramiye talebi hüküm altına alınmalıdır. Hatalı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmesi isabetsizdir.
Sonuç:
Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebeplerden BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 09.04.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.