Yargıtay Kararı 22. Hukuk Dairesi 2014/4558 E. 2014/5278 K. 10.03.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 22. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/4558
KARAR NO : 2014/5278
KARAR TARİHİ : 10.03.2014

MAHKEMESİ : Ankara 3. İş Mahkemesi
TARİHİ : 06/11/2013
NUMARASI : 2012/784-2013/1175

Hüküm süresi içinde davacı ve dahili davalı avukatları tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

Davacı vekili, feshin geçersizliğine ve işe iade, işe başlatılmama halinde ödenmesi gereken tazminat ile boşta geçen süre ücret ve diğer haklarının belirlenmesini istemiştir.
Davalı Türk Telekomünikasyon A. Ş. vekili, davacı ile davalı arasında işçi işveren ilişkisi bulunmadığını, davacının işvereninin A… Rehberlik ve Müşteri Hizmetleri A. Ş. olduğunu, A… A. Ş.’nin müvekkili şirketten bağımsız bir şirket olduğunu, davanın husumet sebebiyle reddine karar verilmesi talep etmiştir.
Davalı A… Rehberlik ve Müşteri Hizmetleri A. Ş vekili, davacının uyarılara rağmen edimlerini yerine getirmediğini, bu sebeple iş sözleşmesinin haklı sebeple feshedildiğini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece, feshin geçersizliğine ve davacının işe iadesine yönelik karar verilmiştir.
Kararı davacı ve davalı A.. Rehberlik ve Müşteri Hizmetleri A. Ş. temyiz etmiştir.Taraflar arasında uyuşmazlık konusu davacının iş sözleşmesinin haklı ya da geçerli sebeple feshedilip feshedilmediği noktasındadır.
4857 sayılı İş Kanunu’nun 18. maddesine göre otuz veya daha fazla işçi çalıştıran işyerlerinde en az altı aylık kıdemi olan işçinin belirsiz süreli iş sözleşmesini fesheden işveren, işçinin yeterliliğinden veya davranışlarından ya da işletmenin, işyerinin veya işin gereklerinden kaynaklanan geçerli bir sebebe dayanmak zorundadır.
4857 sayılı Kanun’un 18. maddesi bakımından işçinin davranışlarından kaynaklanan sebepler, işçinin aynı Kanun’un 25/II. maddesinde öngörülen sebepler niteliğinde ve ağırlığında olmayan, işyerinde işin görülmesini önemli ölçüde olumsuz etkileyen, sözleşmeye aykırı davranışlarıdır. İşçinin davranışı ancak işyerinde olumsuzluklara yol açması halinde geçerli sebep olabilir. İşçinin sosyal açıdan olumsuz bir davranışı, toplumsal ve etik açıdan onaylanmayacak bir tutumu işyerinde üretim ve iş ilişkisi sürecine herhangi bir olumsuz etki yapmıyorsa geçerli sebep sayılamaz.
4857 sayılı Kanun’un 20. maddesinin ikinci fıkrasına göre feshin geçerli sebebe dayandığını ispat yükümlülüğü işverene aittir. İşçi, feshin başka bir sebebe dayandığını iddia ettiği takdirde, bu iddiasını ispatla yükümlüdür.
Somut olayda, davacının iş sözleşmesinin haklı sebep iddiası ile feshedildiği görülmektedir. Dosya içerisinde haklı feshe ilişkin taraf delilleri toplanmamış, tanık deliline dayanılmasına rağmen taraf tanıkları dinlenmemiştir. Davacı hakkında farklı tarihlerde tutulan teknik içerikli tutanaklar bulunmaktadır. Tutanak içeriklerinin doğruluğu hususunun konusunda uzman teknik bilirkişi vasıtasıyla tespiti gereklidir. Taraf delilleri toplanmadan mahkemece eksik araştırma ve inceleme ile karar verilmiş olması hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
HÜKÜM:Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebepden dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 10.03.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.