Yargıtay Kararı 22. Hukuk Dairesi 2014/440 E. 2014/4822 K. 04.03.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 22. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/440
KARAR NO : 2014/4822
KARAR TARİHİ : 04.03.2014

MAHKEMESİ : Sakarya İş Mahkemesi
TARİHİ : 26/04/2011
NUMARASI : 2010/475-2011/281

Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

Dava, nitelik itibariyle, davacının dava dışı P… Üretim Sanayii ve Ticaret Ltd. Şti.’nin 1996 yılı Haziran ve 1998 yılı Ağustos Tasarruf Kesintisi gecikme zammı borcunun tahsiline yönelik, davacı aleyhine düzenlenen ödeme emirlerinin iptali istemine ilişkindir.
Mahkemece davacı hakkında doğrudan yapılmış bir takip bulunmadığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
Davacının, 20.03.1989 tarihinde kurulan P… Yemek Üretim Pazarlama San. Tic. Ltd. Şirketinin ikiyüz hissesinin yüzyetmiş hissesine sahip kurucu ortaklarından olduğu, 01.01.1994 tarihinden itibarende münferiden şirketi temsil ve ilzam yetkisinin bulunduğu, hissesinin tamamını 17.12.2007 tarihli noter tasdikli hisse devir ve temlik sözleşmesi ile devrettiği, 04.01.2008 tarihli şirket ortaklar kurulu kararı ile davacının hisse devrinin kabulüne ve devir hususunun şirket pay defterine işlenmesine ve davacı hisse devri ile ortaklıktan çıkmış olduğundan müdürlük görevinin sona erdiğine ve imza yetkisinin iptaline karar verildiği davacının hisse devrinin Türkiye Ticaret Sicil Gazetesi’nde 17.01.2008 tarihinde tescil ve ilan edildiği anlaşılmaktadır.
Davanın kanuni dayanaklarından olan 01.04.1988 tarihinde yürürlüğe giren 3417 sayılı Çalışanların Tasarrufa Teşvik Edilmesi Ve Bu Tasarrufların Değerlendirilmesine Dair Kanunun 4. maddesi, işverenlerin, işçilerin ücretlerinden yapacakları tasarruf kesintileri ile sağlayacakları işveren katkılarım tahakkuk ettirerek ücret ödemesinin yapıldığı ayı takip eden ayın sonuna kadar T.C. Ziraat Bankasında işçiler adına açtıracakları “Tasarruf Teşvik Hesabı’na” yatıracaklarını hüküm altına almış, 7. maddesi ile de işverenler tarafından Tasarrufu Teşvik Kesintileri Aylık Bildirim Formlarının zamanında Ziraat Bankasına gönderilmemesi ve kesinti ve katkı tutarlarının ödenmemesi halinde Kurumun re’sen veya ilgililerin başvurusu halinde 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanununun primlerin tahsiline ilişkin hükümleri uyarınca tahsil olunarak alınacak gecikme zammı ile birlikte ilgili banka hesabına yatırılacağı öngörülmüştür.
29.04.2003 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 4853 sayılı Çalışanların Tasarruflarını Teşvik Hesabının Tasfiyesi ve Bu Hesaptan Yapılacak Ödemelere Dair Kanun ile 3417 sayılı Kanun yürürlükten kaldırılmış, anılan Kanunun 7. maddesinde; 3417 sayılı Kanunun mülga 2. maddesi kapsamındaki hak sahipleri tarafından bu Kanun kapsamına giren alacaklarla ilgili olarak yargı mercilerine açılmış ve devam eden davalar ile icra takipleri hakkında bu Kanun hükümlerinin uygulanacağı, 8. maddesinde; “3417 sayılı kanun hükümlerine göre, ücretlerden yapılması gereken tasarruf kesintileri ile katkı paylarını süresi içinde ilgililer adına açılmış bulunan Tasarrufu Teşvik Hesaplarına yatırmayan işverenlerden; yatırılması gereken miktarlar ile gecikme zammı, resen veya ilgililerin başvurusu halinde Sosyal Sigortalar Kurumunca 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanununun primlerin tahsiline ilişkin hükümleri dairesinde tahsil olunarak TC. Ziraat Bankası şubelerindeki ilgili Tasarrufu Teşvik Hesaplarına yatırılır.” hükmü öngörülmüştür.
3417 ve 4853 sayılı Kanunlar uyarınca tasarrufu teşvik alacaklısına sağlanmaya çalışılan güvence; işveren karşısında güçsüz konumda bulunan çalışanın, belirtilen kesinti, katkı payı ve nema toplamı yönünden oluşan alacağını kamu alacağı seviyesine çıkararak, onun 6183 sayılı Kanun uyarınca davalı Kuruma tanınan olağanüstü takip ve tahsil yollarından yararlandırılmasını sağlamak istenmiştir.
506 sayılı Kanun’un 80. maddesi hükmüne göre, Sigorta primlerini ve diğer alacaklarını haklı sebepleri olmaksızın, süresi içerisinde tahakkuk ve tediye etmeyen kamu kurum ve kuruluşların tahakkuk ve tediye ile görevli kamu görevlileri mesul muhasip, sayman ile tüzelkişiliği haiz diğer işverenlerin üst düzeydeki yönetici veya yetkilileri Kuruma karşı, işverenleri ile birlikte müştereken ve müteselsilen sorumludur. Hal öyle olunca, 506 sayılı Kanun’un 80. maddesi hükmüne göre, 01.01.1994-17.12.2007 döneminde borçlu işveren limited şirketin müdürlüğünü yapmış olan davacı, işveren şirketin bu dönemdeki tasarruf teşvik kesintisi ve gecikme zammından oluşan tüm borcundan dolayı Kuruma karşı işverenle birlikte müştereken ve müteselsilen sorumlu bulunmaktadır.
Nitekim kurum, yukarıda anılan kanuni düzenleme çerçevesinde Sakarya İl Müdürlüğünün 2010/50 sayılı takip dosyası ile dava dışı P… Yemek Ür.Paz.Tic Limited Şirketi ile şirket ortağı sıfatı ile davacı N.. A.. ve yine dava dışı diğer ortak Semiha Aydın aleyhine 1996/6.-1998/8 dönemine ilişkin tasarrufu teşvik kesintileri primlerini ve gecikme zammının tahsili için 506 sayılı Kanunun 80. maddesine istinaden 6183 sayılı Kanun yoluyla icra takibine geçmiş ve davacıya ortak sıfatıyla 27.04.2010 tarihinde ödeme emrinin tebliği üzerine eldeki iş bu dava kanuni yedi günlük süre içinde açılmıştır. Bu sebeple davacı hakkında 6183 sayılı Kanun kapsamında bir takip bulunmakta olup kurum vekilinin cevap dilekçesinde yetkisini aşar şekilde davacıya şirketi temsilen ödeme emri gönderildiği, davacının şahsi yönünden ise bir takip bulunmadığı yönündeki beyanına itibar edilemez. Bu kapsamda tahsil edilecek tasarruf teşvik kesintisi ile katkı payı ve bunların neması işçiye ait bir hak olsa da; kanun gereği, işverenden tahsil yükümü Sosyal Güvenlik Kurumuna ait olduğu gözetilip işin esasına girilerek taraf delilleri toplanarak oluşacak sonuca göre karar verilmelidir.
Mahkemece bu maddi ve hukuki olgular gözetilmeksizin yazılı şekilde karar verilmesi usul ve kanuna aykırı olup bozmayı gerektirir.
O halde davalı Kurumun bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ : Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebepten BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 04.03.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.