Yargıtay Kararı 22. Hukuk Dairesi 2014/4167 E. 2014/12588 K. 12.05.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 22. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/4167
KARAR NO : 2014/12588
KARAR TARİHİ : 12.05.2014

MAHKEMESİ : Didim(Yenihisar) 1. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 10/09/2013
NUMARASI : 2013/63-2013/181

Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

Davacı vekili müvekkilinin davalıya ait işyerinde çalışırken iş sözleşmesinin haksız ve bildirimsiz olarak feshedildiğini ileri sürerek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla; ihbar tazminatı, ücret, hafta tatili ücreti ve genel tatil ücreti alacaklarının hüküm altına alınmasını talep etmiştir.
Davalı vekili, davacının kendisini mali müşavir olarak tanıtarak tesisin mali işler müdürü olduğunu, serbest muhasebeci olan kimsenin böyle çapta bir tesiste mali işler müdürü olmasının mümkün olmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece isteğin kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Karar, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece daha önce davanın kabulü yönünde verilen kararın davalı tarafça temyiz edilmesi üzerine 9. Hukuk Dairesinin 01.03.2011 tarih 2011/121 esas ve 2011/5839 sayılı kararı ile özetle; “Davacının ücret alacağı açısından davalının dayandığı 9 adet avans makbuzu yönünden mahkemece resen teklif edilen yemini davacı vekili reddettiği halde karara dayanak yapılan bilirkişi raporunda bu husus dikkate alınmamış, belirtilen makbuzlarla yapılan ödemeler hesaplanan miktardan mahsup edilmemiştir. Bu şekilde hatalı hesaplama yapılan bilirkişi raporuna dayanılarak fazla miktarda alacağa hükmedilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
Kabule göre de, dava dilekçesiyle 1.000,00 TL ücret alacağı talep edilmiş ve 30.07.2010 tarihinde ıslah yapılmıştır. Dosyada davalının davadan önce temerrüde düşürüldüğüne ilişkin bilgi ve belge bulunmadığı halde dava dilekçesindeki miktara dava tarihinden, ıslah edilen miktara ise ıslah tarihinden faiz yürütülmesi gerekirken ücret alacağının tamamına akdin feshi tarihinden itibaren en yüksek banka mevduat faizi yürütülmesine karar verilmesi ayrı bir bozma nedenidir.” gerekçesi ile bozulmuştur.
Mahkemece bozma kararına uyularak yapılan yargılama sonucunda davanın kabulüne karar verilmiş ise de, bozma gereği tam olarak yerine getirilmemiştir.
Bozma ilamında açıkça davacının ücret alacağı açısından davalının dayandığı 9 adet avans makbuzu yönünden mahkemece resen teklif edilen yemini davacı vekili reddettiği halde karara dayanak yapılan bilirkişi raporunda bu husus dikkate alınmamış, belirtilen makbuzlarla yapılan ödemeler hesaplanan miktardan mahsup edilmesi gerektiği belirtilmesine karşın bilirkişi raporunda hesap edilen alacak miktarından söz konusu makbuzlar mahsup edilmemiş, davacının alacağı maaş yeniden hesaplanıp bu miktar üzerinden avans makbuzların mahsup edilmiştir. Dolayısı ile mahkemece uyulan bozma kararında belirtilen husus dikkate alınmadan karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ : Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebeplerden BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgisine iadesine 12.05.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.