YARGITAY KARARI
DAİRE : 22. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/33335
KARAR NO : 2014/35535
KARAR TARİHİ : 15.12.2014
MAHKEMESİ : İzmir 11. İş Mahkemesi
TARİHİ : 23/06/2014
NUMARASI : 2013/600-2014/408
Hüküm süresi içinde davacı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili; davalı işyerinde 14.03.2006-11.09.2013 tarihleri arasında kalite müdürü olarak çalışan müvekkilinin iş sözleşmesinin geçerli bir sebep olmaksızın tek taraflı feshedildiğini, feshe ilişkin gerekçelerin gerçek dışı olduğunu, feshin geçerli sebeplere dayanmadığını ileri sürerek feshin geçersizliğine, işe iadesine ve sonuçlarına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili; davacının iş sözleşmesinin “… genel müdürün yönetim hakkına müdahale niteliğindeki talepleri, şirket işleyişi ve genel müdürün yöneticilik vasıflarına ilişkin eleştirileri ve ithamları, ayrıca 05.09.2013 tarihinde Genel Müdür G. Y. ile yapmış olduğu görüşme neticesinde şirket nezdinde görev almak istemediğine dair beyanı da dikkate alınarak iş ilişkisinin devamı halinde ast-üst ilişkisinin sınırını da aşmış olduğundan iş barışının sağlanamayacağı ve davacıdan yeterli verim alınamayacağı kanaatine varıldığı…” sebepleri ile tüm hak ve tazminatları ödenmek suretiyle geçerli sebeplerle feshedildiğini savunarak davanın reddini talep etmiştir.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece davacının genel müdüre yönelik hitabının ve eleştirisinin yönetim zaafiyeti oluşturabileceği, işyeri işleyişini olumsuz etkileyeceği iş sözleşmesinin feshinin geçerli sebeple feshedildiği gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir.
Temyiz:
Kararı davacı temyiz etmiştir.
Gerekçe:
Taraflar arasında iş sözleşmesinin feshinin geçerli sebebe dayanıp dayanmadığı uyuşmazlık konusu olup, kanuni dayanak 4857 sayılı İş Kanunu’nun 18. ve devamı maddeleridir.
4857 sayılı Kanun’un 18. maddesine göre otuz veya daha fazla işçi çalıştıran işyerlerinde en az altı aylık kıdemi olan işçinin belirsiz süreli iş sözleşmesini fesheden işveren, işçinin yeterliliğinden veya davranışlarından ya da işletmenin, işyerinin veya işin gereklerinden kaynaklanan geçerli bir sebebe dayanmak zorundadır.
4857 sayılı Kanun’un 18. maddesi bakımından işçinin davranışlarından kaynaklanan sebepler, işçinin aynı Kanun’un 25/II. maddesinde öngörülen sebepler niteliğinde ve ağırlığında olmayan, işyerinde işin görülmesini önemli ölçüde olumsuz etkileyen, sözleşmeye aykırı davranışlarıdır. İşçinin davranışı ancak işyerinde olumsuzluklara yol açması halinde geçerli sebep olabilir. İşçinin sosyal açıdan olumsuz bir davranışı, toplumsal ve etik açıdan onaylanmayacak bir tutumu işyerinde üretim ve iş ilişkisi sürecine herhangi bir olumsuz etki yapmıyorsa geçerli sebep sayılamaz.
4857 sayılı Kanun’un 20. maddesinin ikinci fıkrasına göre feshin geçerli sebebe dayandığını ispat yükümlülüğü işverene aittir. İşçi, feshin başka bir sebebe dayandığını iddia ettiği takdirde, bu iddiasını ispatla yükümlüdür.
Somut olayda kalite müdürü olarak çalışan davacının iş sözleşmesi 11.09.2013 tarihinde genel müdürün yönetim hakkına müdahale niteliğindeki talepleri, şirket işleyişi ve genel müdürün yöneticilik vasıflarına ilişkin eleştirileri ve ithamları sebebi ast-üst ilişkisinin zedelediği kabul edilerek ihbar ve kıdem tazminatları ödenmek sureti ile feshedilmiştir. Dosya içerisinde yer alan deliller değerlendirildiğinde davacının genel müdürüne yönelik eleştiri niteliği de bulunan bir e-posta yazdığı açık olmakla, söz konusu metinde iş sözleşmesinin feshi sonucunu doğuracak ağırlıkta bir söz bulunmadığı görülmüştür. Davacının hizmet süresi, yaptığı iş, dosya içeriğine göre daha önce olumsuz davranışlarda bulunmaması birlikte değerlendirildiğinde davacı hakkında feshe konu davranışlar sebebiyle disiplinel işlem uygulanması mümkün iken sözleşmesinin feshedilmesi orantısız olmuştur. Davanın kabulü yerine reddine karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
Sonuç:
Belirtilen sebeplerle, 4857 sayılı Kanun’un 20. maddesinin 3. fıkrası uyarınca, hükmün bozulmak suretiyle ortadan kaldırılması ve aşağıdaki gibi karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerekçe ile;
1-Mahkeme kararının BOZULARAK ORTADAN KALDIRILMASINA,
2-Feshin GEÇERSİZLİĞİNE ve davacının İŞE İADESİNE,
3-Davacının kanuni süre içinde başvurusuna rağmen davalı işverence süresi içinde işe başlatılmaması halinde ödenmesi gereken tazminat miktarının davacının kıdemi ve fesih sebebi dikkate alınarak takdiren davacının beş aylık brüt ücreti tutarında BELİRLENMESİNE,
4-Davacı işçinin işe iadesi için işverene süresi içinde müracaatı halinde hak kazanılacak olan ve kararın kesinleşmesine kadar en çok dört aya kadar ücret ve diğer haklarının davalıdan tahsilinin GEREKTİĞİNE,
5-Harç peşin alındığından yeniden alınmasına yer olmadığına,
6-Davacının yapmış olduğu 451,35 TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, davalının yaptığı yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına,
7-Karar tarihinde yürürlükte bulunan tarifeye göre 1.500,00 TL ücreti vekaletin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-Peşin alınan temyiz harcının isteği halinde ilgilisine iadesine, kesin olarak 15.12.2014 gününde oybirliği ile karar verildi.