Yargıtay Kararı 22. Hukuk Dairesi 2014/33256 E. 2014/35570 K. 15.12.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 22. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/33256
KARAR NO : 2014/35570
KARAR TARİHİ : 15.12.2014

MAHKEMESİ : Ankara 15. İş Mahkemesi
TARİHİ : 24/09/2014
NUMARASI : 2014/179-2014/711

Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili; müvekkilinin iş sözleşmesinin soyut gerekçelerle ve haksız olarak feshedildiğini belirterek feshin geçersizliğine ve işe iadesine karar verilmesini, işe başlatılmama halinde ödenmesi gereken tazminat ile boşta geçen süre ücret ve diğer haklarının belirlenmesini istemiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili; davacının iş sözleşmesinin danışma biriminde norm fazlalığı olması sebebiyle geçerli sebeple feshedildiğini ileri sürerek davanın reddini savunmuştur.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, davacının iş sözleşmesinin davalı tarafından, yeni yönetim anlayışına göre, geçerli sebebe dayanmadan feshedildiği gerekçesiyle davanın kabulüne, feshin geçersizliği ile davacının işe iadesine, altı aylık brüt ücret tutarında işe başlatmama tazminatı belirlenmesine ve boşta geçen süre için en çok dört aya kadar ücret ve diğer hakların davalıdan alınıp davacıya verilmesine karar verilmiştir.
Temyiz:
Kararı davalı vekili temyiz etmiştir.
Gerekçe:
Somut olayda; davalı işverenlikte 01.09.2000-14.01.2014 tarihleri arasında danışma görevlisi olarak çalışan davacının iş sözleşmesi davalı tarafından feshedilmiştir.
Dosya kapsamına göre, fesih bildiriminde ileri sürülen olguların fesih için geçerli sebep oluşturduğunun davalı tarafından ispatlanamadığı anlaşılmaktadır. Bu sebeple, mahkemece feshin geçersizliğine ve davacının işe iadesine karar verilmiş olması dosya içeriğine uygun olduğundan, davalının bu yöndeki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. Ancak, 4857 sayılı Kanun’un 21. maddesinin birinci fıkrasında işe başlatmama tazminatının alt ve üst sınırları gösterilmiş olup söz konusu tazminatın belirtilen sınırlar arasında işçinin kıdemi, fesih sebebi gibi olgular dikkate alınarak belirlenmesi gerekir.
Dosya içeriğine göre söz konusu tazminatın davacının altı aylık ücreti tutarı olarak belirlenmesine karar verilmesi hatalıdır. Fesih sebebine ve davacının kıdemine göre davacının beş aylık ücreti tutarı olarak belirlenmesi dosya içeriğine uygun düşecektir.
Sonuç:
Belirtilen sebeplerle, 4857 sayılı Kanun’un 20. maddesinin 3. fıkrası uyarınca, hükmün bozulmak suretiyle ortadan kaldırılması ve aşağıdaki gibi karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerekçe ile;
1-Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararının BOZULARAK ORTADAN KALDIRILMASINA,
2-İşverence yapılan FESHİN GEÇERSİZLİĞİNE,
3-Davacının kanuni sürede işe başvurmasına rağmen, işverenin süresi içinde işe başlatmaması halinde ödenmesi gereken tazminat miktarının fesih sebebi ve kıdemi dikkate alınarak beş aylık ücreti olarak belirlenmesine,
4-Davacının işe iade için işverene süresi içinde başvurması halinde hak kazanılacak olan ve kararın kesinleşmesine kadar doğmuş bulunan en çok dört aylık ücret ve diğer haklarının davacıya ödenmesi gerektiğinin belirlenmesine,
5-Harç peşin alındığından yeniden alınmasına yer olmadığına,
6-Davacı vekille temsil edildiğinden, karar tarihinde yürürlükte olan tarifeye göre 1.500,00 TL vekâlet ücretinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
7-Davacı tarafından yapılan 111,40 TL yargılama giderinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine, davalının yaptığı yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına,
8-Peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, kesin olarak 15.12.2014 tarihinde oybirliği ile karar verildi.