Yargıtay Kararı 22. Hukuk Dairesi 2014/25958 E. 2014/35484 K. 15.12.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 22. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/25958
KARAR NO : 2014/35484
KARAR TARİHİ : 15.12.2014

MAHKEMESİ : Uşak 1. İş Mahkemesi
TARİHİ : 02/07/2013
NUMARASI : 2013/296-2013/668

Hüküm süresi içinde davacı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

Davacı İsteminin Özeti:
Davacı, kısmi olarak açtığı davada hüküm altına alınan kıdem ve ihbar tazminatı, izin, fazla çalışma, hafta tatili ve genel tatil alacaklarının bakiye miktarları için davalı aleyhine Uşak 4. İcra Müdürlüğünün 2013/542 esas sayılı takip doyası ile icra takibi başlattığını, davalının itirazı üzerine takibin durduğunu belirterek, davalı borçlu tarafından yapılan itirazın iptaline, takip konusu alacağın % 40’ından az olmamak üzere icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı, davanın reddini istemiştir.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, toplanan delillere dayanılarak, icra takip dosyasında davacı tarafından bilirkişi raporunda belirtilen toplam alacak miktarı üzerinden icra takip talebinde bulunulduğu, mevcut bilirkişi raporunun hüküm altına alınan ve kesinleşen miktar yönünden tarafları bağlayıcı olduğu, hüküm dışında kalan bölüm yönünden ise zamanaşımı, ödeme vb. hususların değerlendirilmesi açısından yargılamaya muhtaç olduğu gözetilerek kesinleşen karar ile hüküm altına alınan alacaklar yönünden itirazın iptali ile takibin devamına karar verilmiştir.
Temyiz:
Kararı davacı temyiz etmiştir.
Gerekçe:
Somut olayda; davacı işçi tarafından davalı işveren aleyhine açılan Uşak İş Mahkemesinin 2010/793 esas sayılı dava dosyası ile kısmi olarak talepte bulunularak kıdem ve ihbar tazminatı ile izin, fazla çalışma, hafta tatili ve genel tatil alacaklarının hüküm altına alınması istenmiştir. Uşak İş Mahkemesinin 2010/793 esas sayılı dosyasındaki yargılama sırasında aldırılan bilirkişi raporunda davacının talep edebileceği alacak miktarları hesaplanmış olup, davacı tarafından dava ıslah edilmediğinden taleple bağlı kalınarak dava dilekçesinde talep edilen miktarlar hüküm altına alınmıştır. Mahkeme kararı kesin olmamasına rağmen hüküm fıkrasında kesin olduğu belirtilmiş ve davalının temyiz talebi kesin hüküm temyiz edilemeyeceğinden mahkemece reddedilmiştir. Davalı ret kararını temyiz etmiş ve bu defa ek kararın tebliğinden itibaren kanuni sürede temyiz edilmediğinden temyiz talebi reddedilmiştir. Davalı ikinci ek kararı temyiz etmemiş ve karar bu şekilde temyiz edilmeksizin kesinleşmiştir. Davacı tarafından, açılan kısmi davada bilirkişi raporu ile hesaplanan ancak hüküm altına alınmayan bakiye alacaklar yönünden davalı aleyhine Uşak 4. İcra Müdürlüğünün 2013/542 esas sayılı takip doyası ile icra takibi başlatılmış olup, mahkemece icra takip dosyasında davacı tarafından bilirkişi raporunda belirtilen toplam alacak miktarı üzerinden icra takip talebinde bulunulduğu, mevcut bilirkişi raporunun hüküm altına alınan ve kesinleşen miktar yönünden tarafları bağlayıcı olduğu, hüküm dışında kalan bölüm yönünden ise zamanaşımı, ödeme vb. hususların değerlendirilmesi açısından yargılamaya muhtaç olduğu gözetilerek kesinleşen karar ile hüküm altına alınan alacaklar yönünden itirazın iptali ile takibin devamına karar verildiği anlaşılmaktadır. İcra takibine konu alacak miktarı kesinleşen ilamda hüküm altına miktarlar olmayıp, esasen bu hususta başlatılmış bir ilamlı icra takibi de bulunmamaktadır. Bu sebeple öncelikle mahkemece takip konusu edilmeyen ve kesinleşen ilam ile tespit edilen miktarlar yönünden itirazın iptali kararı verilmesi isabetli olmamıştır. Ayrıca, davacı tarafından bakiye miktarlar için icra takibi başlatıldığına göre; mahkemece bakiye miktarlar yönünden işin esasına girilerek varsa zamanaşımı, ödeme vs. def’ilerin değerlendirilmesi ve itirazın iptali isteği hakkında bir karar verilmesi gerekir. Yazılı gerekçe ile davacının talebi dışına çıkılarak ve asıl talebi değerlendirilmeden sonuca gidilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
Sonuç:
Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebeplerden dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 15.12.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.