Yargıtay Kararı 22. Hukuk Dairesi 2014/2429 E. 2014/8372 K. 16.04.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 22. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/2429
KARAR NO : 2014/8372
KARAR TARİHİ : 16.04.2014

MAHKEMESİ : Aksaray İş Mahkemesi
TARİHİ : 08/05/2012
NUMARASI : 2009/203-2012/67

Y A R G I T A Y K A R A R I

Davacı vekil, davacının davalı şirketlerden E. A.Ş’.de 19.03.2007 tarihinde işe başladığını, 01.04.2008 tarihinde işyerinin diğer davalı şirket T. Ltd. Şti.’ne devredildiğini, bu şirkette 12.06.2009 tarihine kadar aralıksız çalıştığını, iş sözleşmesinin işverence haksız olarak feshedildiğini, alacak ve tazminatlarının ödenmediğini ileri sürerek, kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, yıllık izin ücreti, fazla çalışma ücreti, ulusal bayram genel tatil ücreti, hafta tatili ücreti, asgari geçim indirimi ücreti ve ücret alacaklarının faizleriyle birlikte davalılardan tahsilini istemiştir.
Davalılar, davanın reddini istemişlerdir.
Mahkemece, davacının, davalılara ait işyerinde 2 yıl, 1 ay, 14 gün asgari ücretle çalıştığı, iş sözleşmesinin işverence haksız olarak feshedildiği, kıdem ve ihbar tazminatına hak kazandığı, yıllık izin ücreti alacağı olduğu, fazla çalışma yaptığı, hafta tatili ve ulusal bayram genel tatillerde çalıştığı, ücret ve asgari geçim indiri alacağı olduğu gerekçesiyle bilirkişi raporu doğrultusunda davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Kararı kanuni süresi içinde davalı E. Giyim San. Tic. A.Ş. temyiz etmiştir.
1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-İşyeri devrinin iş ilişkisine etkileri ile işçilik alacaklarından sorumluluk bakımından taraflar arasında uyuşmazlık sözkonusudur.
İşyeri devrinin esasları ve sonuçları 4857 sayılı İş Kanunu’nun 6. maddesinde düzenlenmiştir. Sözü edilen hükümde, işyerinin veya bir bölümünün devrinde devir tarihinde mevcut olan iş sözleşmelerinin bütün hak ve borçlarıyla devralan işverene geçeceği öngörülmüştür. Devir tarihinden önce doğmuş ve devir tarihinde ödenmesi gereken borçlar açısından, devreden işverenle devralan işverenin birlikte sorumlu oldukları aynı yasanın üçüncü fıkrasında belirtilmiş, devreden işverenin sorumluluğunun devir tarihinden itibaren iki yıl süreyle sınırlı olduğu hükme bağlanmıştır.
Değinilen Kanun’un 120. maddesi hükmüne göre, 1475 sayılı Kanun’un 14. maddesi halen yürürlükte olduğundan, işyeri devirlerinde kıdem tazminatına hak kazanma ve hesap yöntemi bakımından belirtilen madde hükmü uygulanmalıdır. Anılan maddeye göre, işyerlerinin devir veya intikali yahut herhangi bir suretle bir işverenden başka bir işverene geçmesi veya başka bir yere nakli halinde, işçinin kıdemi işyeri veya işyerlerindeki hizmet sözleşmeleri sürelerinin toplamı üzerinden hesaplanmalıdır. Bununla birlikte, işyerini devreden işverenlerin bu sorumlulukları, işçiyi çalıştırdıkları sürelerle ve devir esnasındaki işçinin aldığı ücret seviyesiyle sınırlıdır.
İşyeri devri fesih niteliğinde olmadığından, devir sebebiyle feshe bağlı hakların istenmesi mümkün olmaz. Aynı şekilde işyeri devri kural olarak işçiye haklı fesih imkânı vermez.
İşyeri devri halinde kıdem tazminatı bakımından devreden işveren kendi dönemi ve devir tarihindeki son ücreti ile sınırlı olmak üzere sorumludur. 1475 sayılı Kanun’un 14. maddesinin ikinci fıkrasında, devreden işverenin sorumluluğu bakımından bir süre öngörülmediğinden, 4857 sayılı Kanun’un 6. maddesinde sözü edilen devreden işveren için öngörülen iki yıllık süre sınırlaması, kıdem tazminatı bakımından söz konusu olmaz. O halde kıdem tazminatı işyeri devri öncesi ve sonrasında geçen sürenin tamamı için hesaplanmalı, ancak devreden işveren veya işverenler bakımından kendi dönemleri ve devir tarihindeki ücret ile sınırlı sorumluluk belirlenmelidir.
Feshe bağlı diğer haklar olan ihbar tazminatı ve kullanılmayan izin ücretlerinden son işveren sorumlu olup, devreden işverenin bu işçilik alacaklarından herhangi bir sorumluluğu bulunmamaktadır.
İşyerinin devredildiği tarihe kadar doğmuş bulunan ücret, fazla çalışma, hafta tatili çalışması, bayram ve genel tatil ücretlerinden 4857 sayılı Kanunun 6. maddesi uyarınca devreden işveren ile devralan işveren müştereken müteselsilen sorumlu olup, devreden açısından bu süre devir tarihinden itibaren iki yıl süreyle sınırlıdır. Devir tarihinden sonraki çalışmalar sebebiyle doğan sözü edilen işçilik alacakları sebebiyle devreden işverenin sorumluluğunun olmadığı açıktır. Bu bakımdan devirden sonraya ait ücret, fazla çalışma, hafta tatili çalışması, bayram ve genel tatil ücreti gibi işçilik alacaklarından devralan işveren tek başına sorumlu olacaktır.
Dosya içeriğinden, davacının 28.04.2007-31.03.2008 tarihleri arasında E. Giyim San. ve Tic. A.Ş., 01.04.2008-30.06.2009 tarihleri arasında T. Tekstil İnş.Gıda İth. İhr. San. ve Tic. Ltd. Şirketinde çalıştığı, işyerinin 31.03.2008 tarihinde E. Giyim San. ve Tic A.Ş. Şirketi tarafından T. Tekstil İnş.Gıda İth. İhr. San. ve Tic. Ltd. Şirketine devredildiği anlaşılmaktadır.
Somut olayda, davalı E. Giyim San. Ve Tic A. Şirketinin feshe bağlı alacaklar olan ihbar tazminatı ve yıllık izin ücreti alacaklarından sorumlu tutulması hatalıdır.
Ayrıca, işyerinin devredildiği 31.03.2008 tarihine kadar doğmuş bulunan fazla çalışma, hafta tatili çalışması, bayram ve genel tatil ücreti ve asgari geçim indirimi ücretlerinden devreden E. Giyim San. ve Tic A.Ş. iki yıl süreyle devralan işveren ile birlikte müştereken müteselsilen sorumlu olup, devir tarihinden sonraki çalışmalar sebebiyle doğan sözü edilen işçilik alacakları sebebiyle devreden işverenin sorumluluğu yoktur. Bu bakımdan devirden sonraya ait fazla çalışma, hafta tatili çalışması, bayram ve genel tatil ücreti ve asgari geçim indirimi ücretleri gibi işçilik alacaklarından devralan işveren tek başına sorumlu tutulmalıdır.
Öte yandan, davalı E.Giyim San. ve Tic A.Ş.’nin kıdem tazminatından sorumluluğunun işyerini devrettiği 31.03.2008 tarihindeki ücret esas alınmak üzere bu tarihten önceki süreye göre hesaplacak kıdem tazminatı ile sınırlı olarak sorumlu tutulması gerekirken, işyerini devrettikten sonraki sürede nazara alınarak belirlenen kıdem tazminatından diğer davalı şirketle birlikte sorumlu tutulması usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir.
SONUÇ : Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebepten BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 16.04.2014 gününde oybirliği ile karar verildi.