Yargıtay Kararı 22. Hukuk Dairesi 2014/23485 E. 2014/30992 K. 11.11.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 22. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/23485
KARAR NO : 2014/30992
KARAR TARİHİ : 11.11.2014

MAHKEMESİ : Konya 1. İş Mahkemesi
TARİHİ : 07/06/2013
NUMARASI : 2010/119-2013/372

Hüküm süresi içinde davalılar avukatları tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

Davacı İsteminin Özeti:
Davacı,asıl işveren olan davalı M.. Belediyesine ait işyerinde, değişen alt işverenlere bağlı olarak 11.03.1998 – 02.11.2009 tarihleri arasında çalıştığını, iş sözleşmesini emeklilik sebebi ile sonlandırdığını, işyerinde fazla çalışma yaptığını, hafta tatilleri ile ulusal bayram genel tatil günlerinde çalıştığını, ve hak yıllık izinlerinin kullandırılmadığını ileri sürerek, kıdem tazminatı ile bir kısım işçilik alacaklarının tahsilini istemiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı M.. B.. vekili, ihale makamı olan müvekkilinin işçilik alacaklarından sorumlu tutulamayacağını savunmuştur.
Davalı O..Tah. A.Ş. vekili ise; öncelikli zaman aşımı def’ini ileri sürerek, davacın şirketlerine bağlı olarak iki yıl süre ile çalıştığını, önceki alt işverenlere bağlı gerçekleşen çalışma süresine ilişkin işçilik alacaklarından sorumlu tutulmayacaklarını, işyerinde fazla çalışma yapılmadığını ve ulusal bayram genel tatil günlerinde de çalışılmadığını ileri sürerek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporuna dayanılarak, iş sözleşmesinin emeklilik sebebi ile fesheden davacı işçinin kıdem tazminatına hak kazandığı, fazla mesai ve hafta tatilleri ile ulusal bayram genel tatil günlerinde çalışma iddiasının şahit beyanları ile ispatlandığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz:
Kararı davalılar vekilleri temyiz etmiştir.
Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalıların aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Davacı işçinin, hafta tatili ve ulusal bayram ve genel tatillerde çalışma karşılığı ücretlere hak kazanıp kazanmadığı hususu taraflar arasında uyuşmazlık konusudur.
Hafta tatilleri ile ulusal bayram ve genel tatil günlerinde çalıştığını iddia eden işçi, bu iddiasını ispatla yükümlüdür. İşçinin imzasını taşıyan bordro sahteliği ispat edilinceye kadar kesin delil niteliğindedir. Hafta tatilleri ile ulusal bayram ve genel tatillerde çalışıldığının ispatı konusunda işyeri kayıtları, özellikle işyerine giriş çıkışı gösteren belgeler, işyeri iç yazışmaları, yazılı delil niteliğindedir. Ancak, sözü edilen çalışmanın bu tür yazılı belgelerle ispatlanamaması durumunda, tarafların dinletmiş oldukları şahit beyanları ile sonuca gidilmesi gerekir. Bununla birlikte, işyerinde çalışma düzenini bilmeyen ve bilmesi mümkün olmayan tanıkların anlatımlarına değer verilemez.
İmzalı ücret bordrolarından, hafta tatilleri ile ulusal bayram ve genel tatil ücretlerinin ödendiği anlaşılıyorsa, işçi tarafından daha fazla çalışıldığının ileri sürülmesi mümkün değildir. Ancak, işçinin alacağının bordroda görünenden daha fazla olduğu yönünde bir ihtirazi kaydının bulunması halinde, hafta tatilleri ile ulusal bayram ve genel tatil çalışmalarının ispatı her türlü delille yapılabilir. Bordroların imzalı ve ihtirazi kayıt taşımaması durumunda dahi, işçinin bordroda yazılı olanın dışında ulusal bayram ve genel tatil çalışmalarının yapıldığını yazılı delille kanıtlaması imkân dahilindedir.
Somut olayda, davalı işverence ibraz edilen puantaj kayıtları ve ücret bordrolarının incelenmesinde; davacıya ilave yevmiye adı altında aylık otuz günlük ücreti dışında değişen miktarda günlük ücret tahakkuk ettirildiği ve ayrıca ücret bordrolarının bir kısmında hafta tatili ve genel tatil ücret tahakkukları bulunduğu görülmektedir
Hükme esas alınan bilirkişi raporunda; puantaj kayıtlarına göre davacının bazı dönemlerde hafta tatilleri ile genel tatil çalışmalarının puantaj kayıtlarında gösterildiği ve ücret bordrolarında ile karşılığı ücretlerinin tahakkuk ettirildiği belirtilmiş ise de, ücret bordrolarının imzasız olması ve banka kayıtlarının bulunmaması sebebi ile işveren tarafından ödeme yapılmamış olduğu kabul edilerek hesaplama yapılmıştır.
Bilirkişi raporu bu yönü ile denetime elverişli ve hüküm kurmaya yeterli şekilde düzenlenmemiştir. Mahkemece dosya içerisine ibraz edilen puantaj kayıtları ve ücret bordroları üzerinde denetime elverişli şekilde inceleme yaptırılarak, hangi aylara ilişkin puantaj kayıtları ve ücret bordrolarına hafta tatil ve genel tatil çalışması ve ücret tahakkukları bulunduğu, ücret bordrolarının puantaj kayıtlarına uygun düzenlenip düzenlenmediği belirlenmeli ve ilgili dönemlere ilişkin banka kayıtları dosya içerisine alınarak ücret bordrolarında belirlenen miktarların davacıya ödenip ödenmediği denetlenmelidir. Davacıya banka yolu ile ödeme yapılmış ise ilgili dönemler hesaplama dışında bırakılarak sonuca ulaşılmalıdır. Karar bu yönü ile eksik incelemeye dayalı olup, bu husus bozmayı gerektirmiştir.
3-İşçilik alacaklarının zaman aşımına uğrayıp uğramadığı konusunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmaktadır.
Zamanaşımı, alacak hakkının belli bir süre kullanılmaması yüzünden dava edilebilme niteliğinden yoksun kalmasını ifade eder. Bu tanımdan da anlaşılacağı üzere zaman aşımı, alacak hakkını sona erdirmeyip sadece onu “eksik bir borç” haline dönüştürür ve “alacağın dava edilebilme özelliği”ni ortadan kaldırır. Bu itibarla zamanaşımı savunması ileri sürüldüğünde, eğer savunma gerçekleşirse hakkın dava edilebilme niteliği ortadan kalkacağından, artık mahkemenin işin esasına girip onu incelemesi mümkün değildir.
Somut olayda, davacı 16.04.2013 tarihli dilekçesi ile hafta tatili ile genel tatil ücret alacakları taleplerini ıslah yolu ile arttırmıştır. Davalı vekili ıslah ile talep edilen bu miktarlar yönünden süresi içerisinde zaman aşımı def’ini ileri sürmüştür. Islah tarihi itibarıyla zaman aşımına uğrayan alacak miktarları söz konusudur. Islahtan sonra yapılan zamanaşımı savunması değerlendirilmeden sonuca gidilmesi hatalıdır.
Sonuç:
Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebeplerden dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 11.11.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.